25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fehmi Koru, MİT’in FETÖ içindeki ajanı!

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-

Ben içerdeyken Fehmi Koru niye dışarıda?”

Zaman gazetesinin eski imtiyaz sahibi FETÖ imamlarından Alaattin Kaya önceki gün bu soruyu mahkemede sordu.

Diyor ki Fetullah Gülen’e mektup götüren iki isimden biri olarak ben hapiste iken o dışarıda!

Sahi savcılık Fehmi Koru ismini niye hiç aklına getirmedi?

Keza ihtiyatlılığı ile tanınan Fehmi Koru’nun bu aralar sürekli olarak FETÖ’cüler adına mağduriyet yazıları yazmasını yine görev gereği görenler var.

Ankara’nın öbür yakasındaki fısıltılar şöyledir:

Fehmi Koru arabulucu olarak Pensilvanya’ya gönderilerek aslında konumu afişe edilmiş ve görevli olduğu ortaya konmuştur.

Koru cemaatçi olmadığını, çocuklarını onların okuluna göndermeyerek ortaya koymuştur.

Diyeceksiniz Fetullah bu durumu biliyor muydu?

Bilmese onu Pensilvanya’da niye ağırlasın?

Bakalım Koru bu yakıştırmalara ne cevap verecek?


ALMAN ŞANSÖYLE BUGÜNÜ 20 YIL ÖNCE HABER VERMİŞTİ!

Yıl:1996.

Dönemin Başbakan’ı Mesut Yılmaz’la Almanya’dayız.

Şansöyle Kohl ikili görüşmede Yılmaz’a şunu söylüyor:

- “Size dürüst ve açık olacağım. Ne yaparsanız yapın Türkiye asla AB üyesi olamaz. Zira Avrupa Birliği artık din birliğine evrildi. Kim tersini söylüyorsa o size yalan söylüyor.”

Dünkü Avrupa Parlamento kararı dahil yaşananlar bu bakışı teyid ediyor. Dolayısı ile AB bağlamında nefes tüketmek artık boş uğraştır.

Yok amaç dışarıdan sermaye çekmek adına AB’ı kullanmak ise bunun da sakıncaları var. Zira sürekli zaman kaybediyoruz. Buradan hareketle Türkiye derhal Gümrük birliğinden çıkmalı ve AB ile özel bir statüyü müzakereye başlamalıdır. Bu şekilde Tanzimat ve Islahat fermanları ile başlayan teslimiyet süreci hafifleyebilir.


SURİYE POLİTİKASINDA KİN VE İNAT!

Tekrar tekrar soruyoruz.

Türk Silahlı Kuvvetleri neden Suriye’de?

Nedir politik hedefi?

Suriye’nin toprak bütünlüğü yani bölünmemesinin Beşar Esad ile beraber olmaktan başka yolu var mı?

Olmadığına göre bu patinaj neden?

Uyarıyoruz; eğer bu belirsizlik devam ederse dün olduğu gibi sadece şehitler gelmez aynı zamanda şunlar olacak:

- TSK’nın itibarı bir kere daha yara alacak.

- Rusya ve İran ile ilişkiler yine bozulacak.

Bakın Beşar Esad ile omuz omuza vermek aynı zamanda PYD’yi ve Suriye’yi gömmek demek!

Öyle ise kişisel kin uğruna bu inat olacak şey midir?


HANİ FAİZ HAİNLİKTİ?

Devlet adamı, mikrofona değil, kararları ile konuşana denir!

İyi hatiplik ve hamaset kafi gelseydi Hitler açık ara şampiyon olurdu.

Buradan hareketle devleti yönetenlerin söyledikleri kadar söylemedikleri önemlidir.

Öyle çünkü bir gün ‘yüksek faiz hainliktir’ derken ertesi gün üstelik sizin riyasetinizde yapılan toplantının akabinde faiz artarsa imaj vurgunu yersiniz.

Para, buyruk ve kabadayılığı takmaz.

Yapılması gereken faizi aşağı çekecek şartları oluşturmaktır ki bunun yolu üretime dayalı ekonomi modeline geçiştir.