19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Suriye'de çözüm için kritik soru: Cui bono?

Emre Albayrak

Emre Albayrak

Site Yazarı

A+ A-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fırat Kalkanı harekatına ilişkin yaptığı açıklamada, "Devlet terörü estiren zalim Esed'in hükümdarlığına son vermek için biz oraya girdik, başka bir şey için değil" dedi. (29 Kasım 2016 tarihli haber siteleri)

Batı’nın Suriye’ye yönelik saldırısı 2011 Mart’ından bu yana sürüyor. Beş buçuk yıldan beri terör örgütlerini piyon olarak kullanmaya devam ediyorlar ancak hem bölge ülkelerini hem de Suriye halkını bölünmeye bir türlü ikna edebilmiş değiller. Çünkü Esad hala iktidarda ve halk arkasında. Başka türlü iktidar olarak kalabilmesi de mümkün değil.

ABD’nin başını çektiği emperyalist blok, Ortadoğu’daki ulus-devletlere saldırısını kukla 2. İsrail devletini kurmak amacıyla gerçekleştiriyor. Hedef, ABD kontrolündeki Barzani bölgesiyle birlikte Musul’dan başlayarak Suriye’nin kuzeyindeki PKK/PYD’yi Akdeniz’e ulaştırmak ve ABD himayesinde bir ‘‘Kürt devleti’’ yaratmak. Tabii burada bir sonraki aşama Türkiye’nin bölünmesi suretiyle Güneydoğu bölgemizin İskenderun’a dek söz konusu devletin bir parçası haline gelmesi.

Türkiye ise 24 Temmuz 2015’ten bu yana ABD’nin kara gücü PKK/PYD ile savaş halinde. O tarihten bu yana ülkemizde bombalar patlıyor, darbe girişimleri tertipleniyor. Netice itibariyle Türk-Amerikan Savaşı en hareketli yıllarını yaşıyor.

Bu tarihlerde ABD tehlikesine karşı bölge ülkeleriyle dostluk ilişkilerini geliştirme ve savunma alanında işbirliği yapma eğilimi yükseldi. FETÖ’nün Rus savaş uçağını düşürmesi bölge devletleriyle ilişkilerimizi bozmak ve Türkiye’yi bölgede yalnızlaştırmaktı. Buna rağmen ülkemiz Asya ülkeleriyle ilişkileri geliştirme yönünde adımlar attı. Türkiye AB yerine Şhangay İşbirliği Örgütü(ŞİÖ)’ne girmeyi tartışır hale geldi. Beklenen son adım ise haliyle Suriye Hükümeti ile anlaşarak ABD’yi kan ve gözyaşı getirdiği topraklara gömmekti.

Şimdi en başa dönelim. Tayyip Erdoğan’ın, TSK’nın Suriye’ye Esad’ı devirmek için girdiğini söylemesi en başta kendi iktidarını fena halde sarsacaktır.

Niye mi? Çünkü Erdoğan’ın özellikle son iki senedir iktidarda kalabilmesinin tek bir sebebi var. Türkiye’nin ABD’ye karşı toprak bütünlüğünü korumaya çalışması! Öyle veya böyle. İsteyerek ya da istemeden. Fiili olarak Erdoğan’ın konumu değişti.

Fırat Kalkanı operasyonu tam da böyle bir dönemde başladı. TSK, sözde koridoru ortadan ikiye böldü.

Şimdi kalkmış Erdoğan böyle bir açıklama yapıyor.

Buna en başta ordumuz ve tekmil milletimiz karşı çıkacaktır. Cumhurbaşkanı ve hükümetin görevi Suriye'nin kuzeyindeki terör yuvası koridoru engellemektir. Bunlar ABD piyonu PKK ve IŞİD'den başkası değildir. Esad liderliğindeki Suriye'nin devlet otoritesine saygı gösterilmelidir. Suriye'nin toprak bütünlüğü Türkiye'nin toprak bütünlüğüdür. Zira Esad'a yönelik bir saldırı olursa bu Tayyip Erdoğan’ın yalnız başına tarihin çöplüğüne gömülmesi anlamına gelir!

Hukuk’ta ‘‘Cui Bono’’ diye latince bir terim var. Cinayetleri çözmek için soruluyor. Kimin yararına, ne faydası var anlamına geliyor. Şimdilerde politikada saflaşmaları tahlil etmek için de kullanılıyor.

Soralım. Esad’a saldırmak kimin yararına? ABD’nin. Türkiye’yi kim bölmek istiyor? ABD.

Başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olmak üzere AKP cenahının kendisine yöneltmesi gereken soru budur!