19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kumpasla alınınca büyük proje durdu

Şizofreni ilacı geliştiren ve patent alan ancak FETÖ kumpası nedeniyle çalışmaları yarım kalan Prof. Dr. Tayfun Uzbay, ‘Devlet desteklerse proje tamamlanır. Yılda 3-4 milyar Türkiye’nin kasasında kalır’ dedi

Kumpasla alınınca büyük proje durdu
A+ A-

Mustafa K. Erol / Aydınlık
[email protected]

Pror. Dr. Tayfun Uzbay, 2009’da GATA’da çalışırken ekibiyle birlikte geliştirdiği şizofreni ilacının patentini almıştı. Eğer ilaç üretilip piyasaya çıksaydı Türkiye’nin kendine ait ilk ilacı olacaktı. Ancak ilaç üretilemedi. Çünkü Tayfun Uzbay ilaç patentini aldıktan sonra önce Genelkurmay’da hakkında üst üste davalar açıldı. Davalardan kurtulduğu sırada Askeri Casusluk Davası’ndan tutuklandı. Pror. Dr. Uzbay, 2012’de tutuklanınca projesini durdurmak zorunda kaldı. Kumpasa uğradığı netleşip serbest kaldığında ise ekibini ve laboratuvarını kaybettiği için çalışmalarını sürdüremedi. Ancak halen şizofreni ilacıyla patent sahini olan Pror. Dr. Tayfun Uzbay devletin kendisine kaynak yaratması halinde ilacı üretebileceğini belirtti. Piyasaya sürülmesi durumunda Türkiye hem ilaç ithal etmeyecek hem de kendine ait ilacı ihraç etme şansı yakalayacak. Bu da Türkiye’ye yılda 3 ila 4 milyar dolar arasında bir kazanç getirecek. Üsküdar Üniversitesi’nde çalışmalarını sürdüren Pror. Dr. Uzbay, Aydınlık’ın sorularını yanıtladı.

AGMATİN VE ŞİZOFRENİ ARASINDA BAĞ KURDUK

Şizofreni ile ilgili çalışmalarınız nasıl başladı ve gelişti?

Şizofrenin, dopaminin aşırı salınmasıyla ilgili bir hastalık olduğu çok yaygın bir hipotezidir. Ve zaten şizofreniyle ilgili ilaçların tümü bu hipoteze dayanarak üretiliyor. Ben dopamin hipotezinin yetersiz kaldığını düşünüyordum. Hastalığı tamamen tedavi etmiyordu. Sadece ilaçla bastırıyordu. Peki şizofreniyi nasıl inceleyecektim? Önce deney hayvanlarında şizofreni modellemek gerekiyordu, GATA’da yaptık. Türkiye’de bunu ilk yapan biz olduk.

Siz hangi adımı geliştirdiniz?

Biz şizofreni modellediğimiz deney hayvanlarına agmatin adlı bir beyin kimyasalını dışarıdan verdik. İyileştirmedi, kötüleştirdi. Ayrıca şizofreni modellemediğimiz hayvana da agmatin verdik. Yüksek dozda verince şizofreni belirtisi ortaya çıktı. Agmatinle şizofreni arasında bir bağ kurmaya çalıştık. Literatürü derinlemesine incelemeye başladık. Agmatin üzerinden ortaya çıkan belirtiyi, mevcut dopamin bazlı ilaçların baskılayamadığını gördük, bunun için bir ilaç geliştirilmesi gerektiğini düşündük. Şizofreni hastası insanların kanlarını aldık ve agmatin düzeylerinin yüksek olduğunu gördük. Daha sonra bu buluşu yayınladık. Böylece agmatin ile şizofreni arasındaki bağı kurmuş olduk.

Söz konusu bağın önemi ne? İlaç geliştirmeye giden yolu nasıl adımladınız?

Şizofreninin, agmatin yüksekliğine sebep olan enzimi baskılayarak tedavi edilebileceğini gördük. Taradığımız zaman bu baskılamayı yapan 3 tane molekül bulduk. 3 moleküle patent almayı düşündük. Birinci basamakta bunun orijinal bir buluş olduğunu tescil ettirmeniz lazım. Bulgularımızı koyduk. Aday moleküllerimizi ilaç olarak öngörüyoruz dedik ve dosyamızı hazırladık. Türk Patent Enstitüsü’ne verdik. Türk Patent Entitüsü buna kendisi karar vermiyor. Başka bir ülkede hakem kuruluna gönderiyor. Dosyamız Avusturya’ya gitti. Patent verdiler. Böylece Türkiye şizofreni alanında bir buluş yapmış oldu. Patenti aldık ve sonra da bunu uluslarlarası hakemli dergilerde yayınladık.

SALDIRI BAŞLADI

Buluşu yaptıktan sonra ne oldu?

San Diego Üniversitesi’nde seminer verdim. Üniversite’den iki profesör, projeye yardımcı olmayı kabul etti. Birlikte bir proje oluşturduk. Önce bunu deney hayvanlarında deneyek, daha sonra insana vereceğimiz dozu belirleyecektik. İlaç bütün aşamalardan geçerse Türkiye Cumhuriyeti ruhsat verecekti ve bu ilaç olarak Türkiye’ye gidecekti. Normal işleyiş böyle olacaktı.

Neden olmadı?

2012’de hapse atıldım ama öncesinde de bir sürü şey var. Bana sahte belgeden ve ‘mobing’den dava açıldı. Mahkemeye gidip gelirken, arabada bilimsel makale yazmaya çalışıyordum. Yine de o dönem çalışmalarımı sürdürmeye çaba gösterdim. Mobingten para cezası verip ertelediler. Sahte belgeden beraat ettim. Ama beraat eder etmez 2012’de Askeri Casusluk Davası’ndan tutuklandım. Tüm bu davalar ve tutuklanmam çalışmalarımı sekteye uğrattı.

DEVLET KAYNAK YARATMALI

Hapisten çıktıktan sonra neden devam etmediniz?

Çıktıktan sonra GATA’dan dışlandım. Ekibimin motivasyonu kalmamış, yerime başka biri atanmış... Yine sahte belge iddiasıyla dava açıldı. Üniversitelerde bir süre iş bulamadım. Casuslukla suçlanmışsınız, insanlar iş vermiyor. En sonunda burada, Üsküdar Üniversitesi’nde çalışıyorum. Dekanlık da yapıyorum, yüksek lisans öğrencileriyle ilgileniyorum. Tabi burası bir vakıf üniversitesi, devlet gibi her imkanı sağlayamıyor.

Şimdi devam etmek için devletin projeyi desteklemesi, kaynak yaratması gerekiyor. İlaç önemli bir alan.

Her şey yolunda gitseydi ve ilaç üretilmiş olsaydı?

Türkiye’nin ilk ilacı olacaktı. Türkiye’nin bulduğu ortaya koyduğu nezle ilacı bile yok. Türkiye şizofreni ilaçlarını ithal ederken önemli bir döviz harcıyor. Türkiye’nin dışarıdan şizofreni ilacı almadığı ve kendi ilacını ihraç ettiği durumda ülkemizin yılda 3-4 milyar kârı olurdu.

Son Dakika Haberleri