26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FERHAN ŞENSOY/ Üçüncü dünya savaşı ön elemeleri -(TAMAMI)

FERHAN ŞENSOY/ Üçüncü dünya savaşı ön elemeleri -(TAMAMI)
A+ A-

Akaryakıta muntazaman zam. Akış mı pahalandı? Akar mı bulunmuyor? Akmayan yakıt mı kullanalım? Taşıt mı kullanmayalım? Olduğumuz yerden kımıldamayıp ayak altında mı bulunmayalım? Elektriğe dönüp dönüp zam. Elek mi pahalandı? Trik mi karaborsa? Doğal gaza zammı kanıksadık zaten, her nedense? Doğal gaz, doğanın gaz çıkarması. Doğa gazını def-i tabii eyliyor. Osuruyor yani. Osuruğa niçin para ödüyoruz?

Ve fakat biber gazına zam yapılmaması dikkat dingildetici. Ota, bota yapılan zam yağmurundan hiç etkilenmiyor biber gazı. Biber mi ucuzladı? Gaz mı bedava? Ona da aynı oranda zam gerek, bu durumda daha az sıkarlar, ekonomik davranırlar, gibisinden salak düşünceler faytonla geçiyor beynimin içinden... Biber gazı çok pahalandı diye, belki de biber gazı vergisi pat diye düşecek önümüze. Sen niye biberiyorsun, ne hakla gazıyorsun, diyemeden mükellef olmamız mümkün. Faytoncu:

-Takma kafana ağbi!

diyor. Ancak atlar memnun değiller durumundan. Başkaldıran kişnemeler arzediyorlar. Kamçılıyor atları zamlardan şikayet ederek, seçimlerde mühürü ampule basmayı kanıksamış faytoncu.

Şehit cenazeleri kalkıyor her gün yurdun dört bir yanından. Hükümet süzgün, muhalefet üzgün, ordu mahcup, İmralı’nın üstünde kol geziyor amerikalı kargalar.

Savaş nedir bilmeyen küçücük çocuklar, Suriye sınır boyunda boş mermi kovanı toplamaca oynuyorlar. En çok toplayan kazanıyor savaş içindeki bu çocuk oyununu.

-Ben buldum!

-Ben senden önce gördüm!

diye kavga çıkıyor çocuklar arasında.

Gıllıgışlı başlıyor 3. Dünya savaşı ön elemeleri. Muhtarın hakem olmasına karar veriliyor. Çocuklar buldukları kovanları muhtara getirecekler, muhtar sayılı olarak teslim alacak, çetele tutacak. Her çocuk getirdiği kovan sayısınca puan alacak, puan cetveli tutulacak. Sınır boyunda silahlar sustuğunda şampiyon belli olacak.

Puan cetvelinin üst sıralarındaki şampiyon adayları bir an önce silahların susmasını dilerken, en alt sıradakiler karşıt düşüncedeler, “önümüzdeki savaşlara bakacağız” tavrındalar.

Muhtarın dikkatini çeken bir garip durum; kovanların hepsi türk malı! Bizim Suriyeli muhaliflere verdiğimiz mermiler bunlar. Desteklediğimiz, silah verdiğimiz muhalifler mi bize ateş ediyorlar? Muhalifler muhalif değiller mi yoksa?

Çocuklardan biri bir gün pat diye daha değişik bir kovan atıyor muhtarın önüne;

-Muhtar amca, bunu üstünde USA yazıyor! Amerikan malı. Bunun 2 puan olması lazım!

Hır çıkıyor çocuklar arasında. Durumu padişaha soran muhtar, türk malı mermi kovanının bir puan, amerikan mermi kovanının üç puan, olmasına karar veriyor. Az bulunan çok değerli elbette. Bir amerikan mermi kovanı, üç türk mermi kovanıyla takas edilebiliyor, para bütünletmek gibi.

-Al sen şu bozukları, bir amerikan ver!

diye küstahlaşmak da mümkün.

Son Dakika Haberleri