25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

8 yıl önce TAK!..

Mehmet Faraç

Mehmet Faraç

Eski Yazar

A+ A-

Ankara’da 35 kişinin ölümüyle sonuçlanan intihar saldırısını da beklendiği gibi PKK’nın yan kollarından “TAK” üstlendi?.. Peki, nedir bu TAK?.. Kim, nasıl kurdu, nasıl yönetiliyor, amacı nedir ve en önemlisi de neden durdurulamıyor?..
Bu soruların yanıtını aslında yıllar önce vermiştik... Madem TAK adlı terör hücresi yine gündemde, o halde örgütün nasıl yapılandırıldığına dikkat çeken 15 Ocak 2008’deki yazımızda yer alan çok düşündürücü bilgileri anımsatmakta yarar var...
Çünkü 2003’te kurulan ancak 2008’de vahşete varan eylemlerle ortaya çıkan TAK, o yıllarda İstanbul’da otobüslere yönelik molotoflu ve bombalı saldırılarda 3 kişiyi katletmişti... İşte 8 yıl önceki saptamalarımız;
“(Teyrebazen Azadiya Kürdistan) ‘Kürdistan Özgürlük Şahinleri’ (TAK), örgüt içinde ‘Kürt İntikam Tugayı’ olarak tanımlanıyor... PKK’nın bu şehir birimi büyük kentlerde bombalama ve sokak eylemlerini yönlendiriyor. PKK’nın 1 milyon dolarlık harcamayla yapılandırdığı örgüt, bombalı saldırıların yanı sıra kundaklama ve kışkırtma eylemlerini de organize ediyor... Örgütün sitesinde bomba yapımı tüm detaylarıyla anlatılıyor. Kuzey Irak’tan getirilen A-4 patlayıcılarla başta İstanbul olmak üzere büyük kentler ve turizm merkezlerinde bombalı saldırılar gerçekleştiren TAK militanları, Güneydoğu illerindeki intifada eylemlerini İstanbul’a yaymak için birimler oluşturuyor, harekete geçiriyor...”

Eski PKK’lılar...
Peki, TAK nasıl yapılandı, arkasında ve bünyesinde kimler var?.. Bakınız, 2008’de bu konuda neler yazmışız;
“TAK aslında eski PKK’lılardan oluşuyor... Örgüt üyeleri TAK’ı kurmak için PKK’dan 1.5 yıl önce ayrıldıklarını itiraf ediyor. Örgütün sitelerinde, eylem yöntemleri ve bomba yapımı tüm detaylarıyla anlatılıyor, eylemler üstleniliyor, hedefler sıralanıyor. PKK’nın Kandil Dağı’ndaki yöneticilerinden Murat Karayılan, büyük kentlerde sivillere yönelik saldırı planlarında sorumluluğu üstlenmemek adına, TAK militanlarının örgüte bağlı bir grup olduğu konusundaki saptamaları her defasında ısrarla reddediyor. Ancak PKK’dan koparak (Partiya Welatparezen Demokraten Kürdistan)- ‘Kürdistan Yurtsever Demokrat Parti’yi (PWD) kuranlar, TAK’ın nasıl ortaya çıktığı konusunda ilginç iddialar sıralıyor...”
Terör dalgası!..
8 yıl önceki TAK anlatımındaki bilgiler yukarıdakilerle de sınırlı değil... Çünkü PKK’dan ayrılarak başka bir örgütte yapılanan eski militanların şaşırtıcı bilgilerini de sıralamıştık o yazıda... İşte o sarsıcı detaylar;
“PKK’nın ölüm listesinde olan ve örgüt içinde uzun süre faaliyet gösteren PWD yöneticisi Hıdır Sarıkaya, Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının ardından ‘Kürt İntikam Tugayı’ olarak da adlandırılan ‘özel bir terörist grup kurulduğunu, başına da Nasır adlı militanın getirildiğini’ söylüyor. Nasır’ın 2 ay sonra görevi bırakması üzerine kendisinin Kandil’e çağrıldığını belirten Sarıkaya, o günleri şöyle anlatıyor:
‘Kandil’de Osman Öcalan ve Cuma (Cemil Bayık) ile konuştum. Bana, tamamen terör dalgası yaratacak özel bir terörist güç kurduklarını söylediler. Bunun PKK’dan bağımsız bir güç olacağını ve sadece Cuma ile ilişki içinde, sonsuz yetkili olacağını ifade ettiler. Bu grup için ayrılan ödenek 1 milyon dolardı. Bu gücün komutasını da bana vermek istediler. Ben üstlenmeyeceğim eylemi yapmayacağımı, eylem yapmayan ama istihbarat toplayan bir örgütün daha çok gerekli olduğunu söyledim. Bu terör grubunun başında olmayı esasta Cemal (Murat Karayılan) istemişti. Çünkü ‘vur ama üslenme’ tarzı ona uygundu. Ancak herhalde siyasal kaygılarla bu görev ona verilmemişti. Daha sonra 2003 Ağustos’u sonundaki askeri konsey toplantısında Cemal, ‘yaptığımız öneri kabul edildi ve TAK kuruldu’ dedi.”

Hayalet örgüt!..
TAK’la ilgili detaylı bilgiler verdiğimiz 8 yıl önceki inceleme yazısında, eski PKK’lı Hıdır Sarıkaya’nın çarpıcı başka açıklamalarını da yansıtmıştık... İşte o günlerde, devletin ne yazık ki dikkate almadığı ayrıntılar;
“TAK’ın PKK dışındaymış gibi gösterildiğine dikkat çeken Sarıkaya, bu birimle ilgili tutanakların KONGRA GEL arşivinde olduğunu söylüyor... Sarıkaya, TAK’ın eylemlerini ‘Abbas’ (Duran Kalkan) ve Cemil Bayık’ın onayladığını, planlamasını Murat Karayılan’ın yaptığını, pratik uygulama bölümünün de ‘Bahoz’ kod adlı Feyman Hüseyin tarafından yürütüldüğünü iddia ediyor. Kandil-Diyarbakır-İstanbul hattında tezgâhlanan ve büyük kentler ile turizm bölgelerinde yoğunlaştırılmaya çalışılan kanlı eylemlerin perde arkasını eski PKK’lılar böyle deşifre ediyor. İddialara ve saptamalara yorum katmaya da gerek kalmıyor.”
Evet, yukarıdaki satırlar TAK’ın kurulmasından 5 yıl sonra, yani 2008’de kaleme alınmıştı... Bu yazının üzerinden geçen sürede TAK büyük şehirlerde onlarca kanlı eylem yaptı ve yarattığı vahşetle giderek kendisini doğuran PKK’nın bile önüne geçti!..
O halde asıl soru şudur, şehirlerde kaos yaratmak için görevlendirilen TAK nasıl oldu da son 8 yıl içerisinde bir türlü enterne edilemedi?..
İstanbul’da molotof kokteyllerle belediye otobüs yakarak eylemlere başlayan örgüt nasıl oldu da istihbarat ve güvenlik duvarlarını aşarak Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentini bile “üs” olarak seçebildi ve büyük katliamlar yapabildi?.. İşte asıl mesele!..