25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

AKP de F tipi örgüt de dolar milyarderi

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Milyar dolarlar çarpışıyor. AKP’de de F tipi örgütte de para çok. Evlerdeki paraların boşaltılması bile saatler sürüyor. Sabah saat 08.02’de başlayan işlemler gece geç saatlere kadar devam ediyor. Gece 23.15’e geldiğinde evde hala 30 milyon euro kalıyor. Evdeki paranın bir milyar doları aştığı iddia ediliyor.

“Bunlar sadece nakit para. Eş dost üzerindeki fabrikalar, şirketler, arsalar, villalar, oteller, buna dahil değil” iddiaları konuşuluyor. 2002 yılında Rahmi Koç da bir milyar dolar paradan söz etmişti. Öyle görünüyor ki bu para hiç durmadan doğurmuş.

F tipi örgüt farklı mı?

F tipi örgüt için de aynı şey geçerli. “AKP iktidarında en çok büyüyen iki örgüt var. Biri PKK, diğeri F tipi örgüt” diye yazmıştım. Bu her geçen gün doğrulanıyor. PKK malum. Sigara, petrol, uyuşturucu kaçakçılığından büyük paralar kazanıyor. F tipi örgüt hem devletin en mahrem yerlerine kadar girmiş, hem de parasal olarak büyümüş.

F tipi örgütün parasal büyüklüğü ürkütüyor. 50 milyar dolara hükmettiği ifade ediliyor. Amerika’daki bazı gruplar bile kaygılı. Milyarlarca dolara hükmeden örgütün kontrolden çıkmasından endişe ediliyor. Örgütü “belli sınırlar içine çekilmesi” tartışılıyor.

Devlet eliyle büyüdü

Peki F tipi örgüt nasıl bu kadar büyüdü? Milyarlarca dolar servete nasıl ulaştı? Bu sorulara yanıt aranıyor. Uzmanlar F tipi örgütün, 2002 yılında AKP ile birlikte koalisyon ortağı olarak iktidara gelmesine dikkat çekiyorlar. Hükümette ve bürokrasideki güç kullanılarak işadamlarına salınan salmalar, toplanan paralar büyük boyutlarda. “Devlet gücüyle ve AKP Hükümeti eliyle büyütüldü” görüşü hakim.

Örgütün yan kuruluşlarının düzenledikleri organizasyonlara bakınca bunu anlamak da kolaylaşıyor. Sponsor kuruluşların tamamına yakını kamu kuruluşları. Halkın parası örgüte peşkeş çekiliyor.

Bir anı

2010 yılıydı. F tipi örgütün işadamları örgütü uluslar arası bir toplantı düzenlemişti. Masrafları kamu kuruluşlarına pay etmişlerdi. Üstelik de fatura vermek istemiyorlardı. İhracatçı Birliklerinin bağlı olduğu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen görevden alınmış, yerine Zafer Çağlayan gelmişti.

Dış Ticaret Müsteşarlığı onayı ile İhracatçı Birlikleri Ortak Fonundan talep edilen para 4 milyon euro idi. Oysa ki söz verilen yabancı konukların masrafı en fazla 300 bin euro civarındaydı. Bürokratlar 4 milyon euro’luk ödemeye imza atmak istemeyince bu işadamı örgütünün Genel Sekreteri M.G., Zafer Çağlayan’a bürokratları şikayet etti. Çağlayan’ın Tüzmen’i sevmediğini bildiği için, “Sayın bakanım, bu bürokratlar Tüzmen’in adamları. Sizin başarılı olmanızı istemiyorlar” dedi.

Sonrasının ne olduğunu, 4 milyon euro’nun ödenip ödenmediğini bilmiyorum. Ama bu tür organizasyonlarda bütün masrafları kamu kurumlarına yıkıp, üstüne de milyonlarca kâr ettiklerini biliyorum.

***

Paralı siyaset

Seçim kampanyaları hızlanıyor. Türkiye’de siyaset çok pahalandı. 1970’li yıllarda adaylar sadece kartvizit ve ancak el kadarcık basılı broşürlerle propaganda yaparlardı. Şimdi propaganda için büyük paralar harcanıyor.

Son günlerde iktidar ve muhalefet partilerinin genel başkanlarının konuşmalarını dinliyorsunuz. Her gün aynı konuşmayı yapıyorlar. Konuşmalarda yer adı dışında değişiklik yok. Propaganda harcamaları büyüdükçe, fikir küçülüyor.

Propagandada parti amblemleri ikinci plana düşerken, lider ve aday fotoğrafları öne çıkıyor. Eskiden Demirel “Mührü kır atın böğrüne bas” derdi. İnönü, Ecevit, “Mührü Altı Ok’a bas” diye çağrılar yapardı. Şimdi bundan eser yok!