AKP niye yumuşadı!

Şu sıralar AKP’deki “yumuşama”(!) tartışılıyor. Davutoğlu’nun Erdoğan’ın tersine “gerilim” değil, “diyalog” istediği öne sürülüyor. Davutoğlu hafta sonu bazı gazete ve televizyonların genel yayın yönetmenleri ile buluştu. Bu toplantıdan sonra gazeteler ve bazı köşe yazarları birdenbire, “yumuşama” vurgusu yapar oldu.

TÜSİAD da “yumuşama”dan(!) yana. Belli ki “merkez”de böyle bir karar alınmış. Hürriyet konuyu iyice abarttı. Pazartesi günü manşetini büyük puntolarla “yumuşama”ya(!) ayırdı. Patronun hükümetle anlaşma çabası öne çıkmış görünüyor.

Peki AKP “yumuşadı”(!) mı? “Yumuşadı”(!) ise neden yumuşadı?

MECBURİYETTEN

Davutoğlu “yumuşama”(!) mesajları verince ister istemez “Davutoğlu Erdoğan’ı sattı mı?” sorusu gündeme geldi. Tabi ki böyle bir durum sözkonusu değil. Peki neden? Hemen yanıt verelim: “Mecburiyetten!”

Nasıl mı? Dilimiz döndüğünce anlatalım:

İŞLER İYİ DEĞİL

AKP’de işler iyi değil. Bunu AKP’deki yöneticiler de il ve ilçe başkanları da biliyor. PKK ile yürütülen açılım “tersten” meyve vermeye başladı. NATO ve ABD, PKK’nın tam arkasında. PKK, da “Büyük dayısına” güveniyor. İstediği gibi hareket ediyor.

Okul açma girişimi de bundan! Bu da halkın tepkisinin büyümesine neden oluyor. Fatura doğal olarak AKP’ye kesiliyor.

IŞİD konusu da aynı. “Biz bu işe niye bulaştık?” sorusu tartışılıyor. Suriye için harcanan onca para bir yana, sonuç tam anlamıyla felaket. Milyonlarca Suriyeli Türkiye’de. Hemen hemen bütün illerde güvenlik sorunu da yaratmış durumda.

Erdoğan’ın davet ettikleri şimdi AKP’nin belası. Herkes yaşananlardan AKP’yi sorumlu tutuyor. Türkiye’nin her tarafına yayılan, ama kim oldukları bilinmeyen, “sakallı militanlar” da giderek daha fazla sorgulanıyor.

EKONOMİK KRİZ

En büyük sorun da ekonomik kriz. Sıcak para saltanatında sona gelinmiş durumda. Hiçbir veri iyi değil. Büyüme beklentinin çok altında. İşsizlik, rakamlarla oynansa bile artıyor. Enflasyon, özellikle de “halkın enflasyonu” sürekli büyüyor. Ayşe Teyze, Fatma Abla, Nuri Amca, ... krizi artık daha net hissediyor.

Ekonomi “faiz, devalüasyon” sarmalı içinde çırpınıyor. Ekonominin başındaki Babacan ve bürokratlar da durumun farkında. Herkes diken üstünde. Bankalar genel olarak “izlemeye” alınsa da sıkıntı büyük.

İnşaat sektörünü söylemeye gerek yok. Patlayacak bir olayın domino etkisi göstereceğinden herkes hemfikir.

DURUM BÖYLE OLUNCA

Eğitimde, sağlıkta yaşananları, çiftçilerin halini, ... daha anlatmadım. Her şey dünden daha kötü. Kahin olmaya gerek yok. Yarın da bugünden kötü olacak. Tabi durum böyle olunca da “yumuşama”(!) kaçınılmaz oluyor. Durumu maç deyimi ile açıklarsak, AKP “maçı soğutmaya” çalışıyor. “Zaman kazanma” çabası sözkonusu!

Tabi halkı kandırabilirlerse!

ANKETLER

AKP sıkıntıya girince yine anketlere sarıldı. Piyasaya sürülen anketlere bakılırsa AKP oyları yüzde 51’in üstünde. Klasik bir yöntem. Yerel seçimler öncesinde de durum aynıydı. AKP oyları hep yüzde 50’lerde çıkmıştı. Bütün çabalara rağmen yüzde 43’lerde kaldı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a destek yüzde 60’a yakın çıkıyordu. Ama muhalefetin Ekmeleddin İhsanoğlu tercihi sayesinde bile kıl payı seçilebildi.

Şimdi de durum aynı. AKP’deki paniği önlemek için anketlerin ipine sarılmış durumdalar. Yakında farklı, ama “aynı” araştırma şirketlerinin sonuçları devreye girecektir. Hiç merak etmeyin Davutoğlu’nun başında olduğu AKP’nin desteği yüzde 50’nin altına düşmeyecek!

İhtiyaçları var! Hem de çok ihtiyaçları var.