25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

AKP oyları nasıl düşürülür?

Doğu Perinçek

Doğu Perinçek

Gazete Yazarı

A+ A-

Can Ataklı, 12 Şubat 2014 akşamı Ulusal Kanal’daki Günün Yorumu’nda önemli bir soruyu gündeme getirdi: AKP oyları nasıl düşürülür?

Mesele budur. AKP iktidarını devirebilmek için, AKP oylarını aşağı çekmek gerekiyor.

Böldüğü için devrilecek

Yanıtımız şudur: AKP, Türkiye’yi böldüğü için devrilecektir. Milletin birliğini, vatanın bütünlüğünü, Kemalist Devrimi savunursak, AKP oylarını düşürürüz.

AKP’nin zayıf karnı, ABD Projesine bağlanarak PKK ile işbirliği yapması ve Türkiye’yi bölmesidir. Bölünme, ancak kanlı çatışmalar ve hatta savaşlarla olabilir. BDP’nin “Güneydoğu’da fiilen özerklik uygulayacağız” ilanı, savaş niyetinin açıklanmasıdır. Müttefikleri AKP iktidarıdır.

Bugün halkın en büyük kaygısı, Güneydoğu’da PKK’nın iktidar alanları yaratmış olmasıdır. Bunun 2003 yılından sonra izlenen politikaların sonucu olduğu görülmektedir. Halkın bugün en duyarlı olduğu konu, Türkiye’nin bütünlüğüdür. O nedenle AKP, Türkiye’yi böldüğü için, bu gerçek seçmen tarafından görüldüğü ölçüde oy kaybedecektir.

Açılımların Türkçesi

AKP’nin niçin iktidar koltuğuna oturtulduğunu doğru saptarsak, niçin iktidardan gideceği sorusuna da gerçekçi yanıtlar verebiliriz.

Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Fethullah Gülen üçlüsü, 2002 yılında, ABD’nin savaş takvimine göre, bir Atlantik operasyonuyla hükümet koltuklarına oturtuldu. Verilen görev, “Kürt Açılımı” idi. AKP’nin tarihsel misyonu, AKP yöneticileri tarafından da böyle tanımlandı. Diğer Açılımlar da, en sonunda Kürt Açılımı’nın alt başlıklarıdır.

“Kürt Açılımı”, seçmene Demokrasi Açılımı, Barış Açılımı, Kardeşlik Açılımı gibi örtülerle sunuldu. Ancak Açılımların Türkçesi, Türkiye’yi bölmektir.

Hatırlanacak olursa, AKP en büyük itibar kaybına Habur Açılımı sırasında uğradı. Oslo Görüşmeleri, AKP ile PKK arasındaki işbirliğini sergiledi. Bu işbirliğinin patronu ABD idi.

AKP, Açılım sürecinde PKK’yı nerdeyse iktidar ortağı yaptı. Türkiye bölündü ve iki ayrı iktidar alanı yaratıldı. Oslo Görüşmesi Tutanakları, PKK’nın beğenmediği valileri, komutanları, devlet memurlarını görevden aldırma yetkilerine kavuştuğunu gösterdi.

AKP’nin mayın temizleme görevlisi

Gazete köşelerinde önemli bir soru gündeme getiriliyor: AKP bu kadar itibar kaybına uğradığı halde, CHP’nin oyları niçin artmıyor?

Çünkü CHP, Türkiye’nin bölünmesi sürecinde AKP’nin gizli ortağı durumundadır.

Türkiye’yi bölmek, mayın tarlasına girmektir. Nereden baksanız böyledir. CHP’nin oylarını yüzde 20’lere hapseden de budur. AKP, sandık başarılarını CHP’yi mayın tarlasına sürerek güvence altına aldı.

Hatırlayınız, Türkiye’nin bölünme sürecini yürüten bütün politika ve uygulamalarda CHP hep AKP ve PKK’nın önüne fırladı. Hemen akla gelenler:

- Avrupa Özerklik Şartı’nın kabulü,

- Dersim’de özür,

- Anayasadan Türk kavramının çıkarılması ve vatandaşlık tanımı,

- 2013 Nevruzundaki Barış ve Demokrasi Açılımı’na destek.

- Tayyip Erdoğan’ın PKK ve Barzani ile Diyarbakır buluşmasına destek.

- Suriye’de Esat’ın devrilmesi ve bir Kürt Koridoru açılması.

Yandaş muhalefet

Bölünmenin önünü açan CHP, E. Ora. Nusret Güner’in deyişiyle “yandaş muhalefet” haline geldi. Yalnız bölücülük konusunda değil bu yandaşlık. CHP yönetimi, AKP’nin ikizi gibidir. Ricciardone’nin ayağına koşarak görev belirlemekten Cumhuriyet yıkıcısı diğer uygulamalara kadar bütün canalıcı sorunlarda CHP’nin AKP’den eksiği yok fazlası var.

Böylece AKP-PKK ortaklığı, Türkiye’yi bölme misyonunu Ana Muhalefetle paylaşarak seçmen gözünde normalleştirdi. CHP’ye bakıldığı zaman, Türkiye’nin bölünmesine muhalefet görülmüyor.

CHP, AKP’yi Türkiye’nin bütünlüğü cephesinden yıpratacağı yerde, AKP’nin bölücülüğüne perde ve kalkan olan bir misyonu üstlendi.

Halkın duyarlılığı birlik ve bütünlükte

AKP oylarını indirecek mücadeleyi İşçi Partisi yürütüyor. AKP-PKK ortaklığını sergiliyor ve bunun sonuçlarını halka anlatıyor.

Bugün seçimin sonucunu, milletin birliği ve vatanın bütünlüğü konusundaki seçmen duyarlılığı belirleyecektir.

Yolsuzluk, ikincil bir konumdadır. Yapılan araştırmalar da bunu doğruladı. AKP seçmeni, iktidarın yolsuzluklarını görüyor fakat oyunu değiştirmeyeceğini belirtiyor. Ancak aynı seçmen, bölünme konusunda kaygılıdır. Bu duyarlılık belli bölgelerde daha da yoğundur.

Bugün İşçi Partisi, PKK’nın halk üzerindeki itibarına ağır darbe indiren bir mücadele yürütüyor. Seçimleri etkileyecek belirleyici mücadele budur.

Hani nerde CHP ve MHP?

Onlar da “enstrüman”ın itibarını koruma cephesindeler. Çünkü enstrüman, onların sisteminin enstrümanı!

Yandaş muhalefet, iktidarın güvencesidir.

Yandaş muhalefet AKP oylarını indiremiyor ve indiremez.

Bugün AKP oyunu aşağı çekecek mücadeleyi tek başına İşçi Partisi yürütmektedir.

Keşke böyle olmasa!

Keşke CHP ve MHP de bizimle birlikte bölücülüğü etkisiz hale getiren ve AKP’ye zayıf karnından vuran bu mücadelenin içinde olsalar! Ancak Ricciardone izin verir mi?

Bölenler yıkılacak

Birleştirenler iktidar olacak!

Can Ataklı’nın çok önemli sorusunun stratejik cevabı şudur:

Türkiye’yi bölenler, iktidarıyla ve yandaş muhalefetiyle yıkılacaklardır.

Türkiye’yi birleştirenler iktidar olacaktır.

Önümüzdeki iki yıl içinde yapılacak üç seçimde aşama aşama görülecektir: Seçmen oylarını Türkiye’nin birlik, bağımsızlık, özgürlük ve barış ihtiyacı belirleyecektir.