AKP ve HDP’nin misyonunu ifşa eden Esad

AKP ve HDP Irak ve Suriye’nin parçalanma sürecinde palazlanmış ve en nihayet ABD ve Batı’nın yeni müttefik gücü olarak, “ılımlı İslam’ın ve demokratik Türkiye’nin sentezi AKP”, “Batıya yakın, dünya medeniyetini tehdit eden ölüm makinesi IŞİD’e karşı savaşan, laik ve modern özgürlük savaşçıları HDP-YPG” olarak hayatımıza sokulmuştur. Aydınlık yazarı Mehmet Ali Güller, 15 Şubat 2015’te, “Haziran’a MİT sabotajı” başlığı altında önemli iddiaları gündeme taşımıştı. “Erdoğan’ın “sır küpü”, Öcalan’ın “Çok güvenirim” dediği MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Öcalan’a HDP projesi sundu: PKK, HDP ile Türkiye solunu yutmalıydı! Öcalan projeyi “BDP’yi Türkiyelileştirmek” diye sundu. HDP, o zamanki adıyla BDP, Haziran Halk Hareketi’ne karşı çıkmıştı. BDP yetkilileri meydanlara çıkan milyonları tıpkı müzakere ortakları AKP gibi “darbeci” diye suçlamıştı. O zaman da dikkat çektik, “Bu bir MİT operasyonuydu!” demişti.
HDP’NİN BAAS DÜŞMANLIĞIHDP’nin aslında bir Erdoğan, MİT-Öcalan projesi olduğunu ibraz eden bu yazıya karşılık şu lahzaya kadar bir yalanlama yapılmadı. AKP-HDP projesi, Emperyalist-Siyonist Dünya tekelci sermaye sınıfının, 65 senedir Türkiye’ye dayattığı Menderes-Evren-Özal-Erdoğan rejiminin Cumhuriyet devriminden intikam almak ve bölgesel işbirliği ve barışını baltalamak için, önce vatan ve bağımsızlık diyen laik, cumhuriyetçi ve uygar Türk ve Arap kavmiyetinin varlığını ortadan kaldırmaya hedeflidir. ABD menşeli Türk-Kürt birlikteliği üzerinden Arap milli orduları ve Arap milli merkez ülkeleri Irak ve Suriye’yi haritadan silmektir. İsrail ve ABD’nin kâbusu olan Esad ve BAAS düşmanlığının, AKP ve HDP’de revaçta olmasının sebebi budur. Suriye’de Esad iktidarı ve BAAS nizamı üzerine, somut veriler arz ederek, ciltler dolusu olumlu veya olumsuz kitaplar yazabilirsiniz. Ancak burada mesele, mevcut sorunlu nizamları daha şeytani projelerle değiştirmektir. Tarihte eşine az rastlanır kahpe ve acımasız bir saldırıya maruz kalmasının gerekçesi budur. Amaç, bu kuvvetler üzerinden, 100 sene önce Suriye’nin güneyine, talan ve katliam ile kurulan İsrail benzeri bir projeyi Kürdistan adıyla Suriye’nin kuzeyine inşa etmektir. Suriye’de BAAS nizamı ve Esad iktidarı Filistin’i Suriye’nin merkezi meselesi haline getirerek İsrail’i her daim müthiş rahatsız etmiştir. Bugün de, Suriye ve Esad, ülkesinin bölünmezliği ve halkının birliği uğruna direnmeye kararlı olduğu için bedel ödemektedir. İşte bu sebeple, önce AKP’nin dini-dar mezhepçi saldırılarına maruz kaldı. Erdoğan-Davutoğlu rejimi, “Alevi Esad iktidarı” zihniyetiyle saldırdı. Aleni olarak, ABD-İsrail menşeli BOP tasdikli, “bir Türk, Kürt ve Sünni Arap bölgesel ittifakının kurulması” için yırtındı. Ardından, “halkların özgürlüğü, Rojava devrimi, yeni Stalingrad: Kobani, IŞİD’e karşı direniş” şatafatlı sol soslarıyla süslenmiş söylemleriyle HDP ve yayın organlarının saldırılarına maruz kaldı. Birisi dini-dar Sünni ve Türk İslam sentezi garabetiyle terbiye edilmiş NATO-Türkçü söylemlerle “Türkmenlere yardım” yalanlarıyla, diğeri mazlum edebiyatı ve “direnen Suriye Kürtleri” propagandasıyla Suriye’nin dini-dar ve bölücü sürecine katkı yaptı ve yapmaya devam ediyor.
AYNI MADALYONUN İKİ YÜZÜEn nihayet Demirtaş, ağırlandığı Batı başkentlerinde, Türk ordusunun PKK’ya yönelik operasyonlarını eleştirerek süreci Irak ve Suriye’ye benzetti: “Bağdat’ta o dönemin Baas rejimi de benzer uygulamalarla başladı. Önce gazla copla, yetmedi arkasından tankla topla yetmedi arkasından savaş uçakları ile kendi şehirlerini bombaladılar. Böyle başladı işte, Suriye böyle Suriye haline geldi. Irak bu şekilde iç savaşa sürüklendi. Şimdi aynısını Türkiye’de dayatıyorlar” dedi. Özetle Türk ordusunun, Irak ve Suriye orduları gibi yakıp yıkan öldüren makineye benzetti. Seçimlere az bir süre kala HDP, AKP’yi AKP’de HDP’ye büyük bir muhalefet gösterecektir. Aldanmayın, her ikisi aynı madalyonun iki yüzü gibidir. Türkiye bu madalyonun sultasından kurtulmadıkça bölgemize huzur egemen olmayacaktır. Bu ümitle, Türk halkının 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyoruz. Suriye halkının bölgemizin ikinci ulusal kurtuluş savaşının zaferle müjdelenmesini diliyoruz.