AKP’de 2 melek de fazla mesai yapıyor

Bazı dostlarım uyarıyor.
“Bu ara AKP’nin daha çok sevaplarını yazıyorsun.”
Doğrudur. Onlar öne çıktı.
Cevabım: Sahada yeni olgular var. Görmek durumundayız.
Günahlarını zaten biliyoruz ve şerbetliyiz.
***
Tablonun bütünü nasıl?
Durum, İslam inancındaki gibi.
Malum: Her omzumuzda birer melek var.
Soldaki günahlarımızı, sağdaki sevaplarımızı kaydediyor.
Gördüğüm: AKP’nin iki meleği de boş durmuyor. Hatta fazla mesaide.
Yeni olan: Sağdaki meleğin de çalışmaya başlaması.
Malum: Uzun süredir işsizdi.
***
Bölünme tehdidi ve Suriye üzerinden konuşalım.
AKP liderliği herkese “ders” verdi!
“Büyük Şeytan” ABD’ye uydu.
“Sol”daki meleğe çok iş çıkardı.
İçte: Güneydoğuda egemenliği PKK’ya terketti.
Dışta: Bir ülke nasıl çıkmaza sokulur, tam teşekküllü gösterdi.
***
Hep birlikte izliyoruz: Bir süredir durum farklı. “Sağ”daki meleğe de iş çıktı.
İçte: Devlet, kendi egemenliğini geri alıyor.
Dışta: Suriye politikasını düzeltmeye çabalıyor.
***
Yazdıklarım:
Bir: Türkiye İran’la yakınlaşma adımı attı.
İki: Rusya’yla da arayışta.
Üç: “Esad’sız Suriye” vurgusu yapılmıyor. “Temas” ihtimali konuşuluyor.
Bunlar: Yenidir. Ciddidir. İyidir.
***
“Evet” ama yetmiyor.
Bir: Türkiye’nin stratejik ihtiyaçları büyük.
Fakat, AKP’nin “düzeltme” hızı tereddütlü.
Olması gereken: Suriye ve Rusya’yla mutabakat. Açık ve hemen.
***
İki: ABD cephesiyle kuşkulu girişimler içinde. Mesela: “İslam Ordusu.”
Pazarlama sloganı çok fiyakalı: Haçlı oyunlarına karşı İslam ittifakı.
Kimin öncülüğünde: Haçlının baş kasiyeri Suudi Arabistan’la.
Ömründe Haçlıya çakıl taşı bile atmamışlarla.
***
Üç: İçeride Cumhuriyeti tasfiye hamlelerini sürdürüyor.
Bunları kaydedelim.
***
Gelelim ABD ile son pazarlıklara.
Önceden vurguladım: Düğüm, 98 km’lik “cep”te.
Cerablus-Azez (Mare) hattı yani.
Mevcut durum: Bu alan IŞİD’in elinde.
Sorun: IŞİD’den alıp kime teslim edilmeli?
***
Dosya, Tayyip Erdoğan’la Washington’da tekrar masaya yatırılıyor (31 Mart 2016).
ABD’nin pozisyonu: Alanın denetimini “SDG/Suriye Demokratik Güçleri’ne” verelim.
SDG: PKK/PYD’nin takma adı.
ABD’nin amacı: 98 km’lik hatla birlikte “koridor”u tamamlamak.
Yani, üç PKK kantonunu birleştirmek.
Türkiye’nin pozisyonu: Alanı, “Ilımlı” Suriye muhalefeti kontrol etsin.
Aldığım bilgiler: Anlaşma sağlanamıyor.
***
ABD’nin bir diğer teklifi:
“Arabuluculuk yapmaya hazırız.”
“PKK’yla tekrar masaya oturun.”
Kesin bilgi: Erdoğan reddediyor.
***
ABD heyeti Ankara’ya yeni bir “plan”la geliyor.
Özeti: 98 km’lik hattı iki dilime bölelim.
Türkiye sınırına bitişik 20 km derinlikteki alan: “Ilımlı” muhaliflere bırakalım.
Ötesine: Yani Menbiç hattına SDG girsin.
***
Erdoğan buna da itiraz ediyor. Gerekçeleri:
Bir: PKK kantonları yine birleşiyor. Sadece biraz aşağıdan.
İki: Türkiye’nin Halep’teki muhaliflerle bağı koparılıyor.
***
Bugünlerde iki iddia ya da tespit konuşuluyor.
İlki: AKP aslında ABD planını kabul etti. Fiilen göz yumacak.
İkincisi: AKP istese bile razı olamaz.
Gerekçe: Terörle mücadele, yeni bir süreç başlattı.
AKP artık “iktidarın” tek sahibi değil. “Temel kurumlar” inisiyatif ve alan kazandı.
Evet: Türkiye terörle mücadelede mevziler elde etti. Fakat bölünme riski sürüyor.
Suriye’de “koridor”a izin verilirse, PKK tehdidini önlemek mümkün olmaz.
Dolayısıyla: “Koridor”a yol verenler iktidarda kalamaz.
AKP de durumun farkında. Seçim serbest.
***
Son bazı açıklamalar dikkat çekici.
Bir: Hem PKK, hem HDP’de müzakere vurgusu arttı.
İki: Selahattin Demirtaş “yarım” dönüş işaretleri veriyor.
“Hendek”le, “özyönetim”le araya mesafe yaratmaya çalışıyor.
***
Bir yorum:
ABD’nin derdi, Ankara’nın bölgeyle yakınlaşmasını önlemek.
Suriye planına Türkiye’yi razı etmek.
“Hendek” çatışmaları sürerken mümkün olmadığını gördü.
Tek taraflı da olsa, “ateşkes” arayışında.
Demirtaş’ın açıklamalarını bu çerçevede okumak lazım.