AKP’de suçluluk telaşı!

ABD koordinatörlüğünde AKP ile PKK arasında sürdürülen “açılım” görüşmelerinde deniz bitti. PKK Hakkari Yüksekova’da 3 askerimize 25 kurşun sıktı. Diyarbakır’da 4 aylık hamile eşi ile alışverişe çıkan Hv. Astsubay Üstçavuş Nejdet Aydoğdu arkadan vurularak şehit edildi. Halkta büyük tepki var. Tepkiler de giderek AKP iktidarını hedef almaya başladı.

Nitekim Yüksekova’da şehit olan Uzman Çavuş Ramazan Gülle’nin Konya’da yapılan cenaze töreninde halk AKP’li Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’a tepki gösterdi. Bakanın da yer aldığı protokole bağıran vatandaşlar, “Protokol arkada dursun. Şehitler bizim şehitlerimiz, onların şehidi gelmiyor” dedi.

“SÜRECE MAHKUM DEĞİLİZ”

Dönemin Başbakanı Erdoğan ve AKP’liler “açılım” konusunda çok kararlıydılar. Kürsülerde, “Siyasi yaşamımıza malolsa bile çözüm sürecini sürdüreceğiz” demişlerdi. Şimdi tam tersi havadalar. Pazartesi günü yapılan Bakanlar Kurulu toplantısından sonra açıklama yapan Bülent Arınç, “Çözüm sürecine mahkum değiliz” ifadesini kullandı.

AKP, “siyasi yaşamımıza malolsa ...”dan, “mahkum değiliz”e gelmiş durumda!

“AÇILIMI BİTİRİN,

YOKSA BİZ BİTECEĞİZ”

AKP tabanı uzunca bir süredir “açılım”a tepkili. PKK’nın Hakkari Yüksekova’da 3 askerimizi şehit etmesinden sonra bu tepki hızla büyüdü. Tabandan gelen tepkinin beklenenin üstünde olması AKP yöneticilerini telaşlandırdı.

AKP kulislerinde bir AKP MKYK üyesinin bir il başkanıyla konuşması anlatılıyor. “Biz bu işin eninde sonunda başımıza bela olacağını söylemiştik. Dinletemedik. Yüksekova şehitlerinden sonra yağmur gibi telefon alıyoruz. Örgütlerden, ‘Bu işi bitirin, yoksa biz biteceğiz’ çığlıkları geliyor” dediği belirtiliyor.

Afyon kampında kapalı kapılar arkasında sert tartışmaların olması bekleniyor.

HÜKÜMET SAVUNMADA

Halkta tepki yükselince hükümet “suçluluk telaşıyla” sağa sola saldırıyor. Başbakan, yardımcıları, bakanlar suçu üzerlerinden atma peşinde. Sanki bugüne kadar PKK ile İmralı’da, Kandil’de, Ankara’da kapalı kapılar arkasında iş çeviren başkasıymış gibi hareket ediyor. HDP ile “Kebap partilerini” unutturmaya çalışıyor.

DAVUTOĞLU’NUN TEHDİTLERİ

Davutoğlu her çıktığı kürsüde tehditler savuruyor. “Hesabını soracağız” nutukları atıyor. İşlenen suçların üstünü örtmeye çalıştığı o kadar açık ki!

Bir psikolog dostumla buluşmuştum. Bir simitçide oturduk. Karşımızdaki ekranda Davutoğlu vardı. Yine tehditler savuruyordu. Gülümsedi. “Tipik bir vaka” dedi. Sonra da “Devlet memuruyum beni daha fazla konuşturma. Ne demek istediğimi anlamışsındır” diye ilave etti.

YÜKSEKOVA KATİLLERİ

YAKALANDI MI?

Davutoğlu Yüksekova’da askerlerimizi şehit eden PKK’lıları yakaladıklarını söylüyor. Bilmiyorum, ama bana pek inandırıcı gelmedi. Sanki toplumdaki tepkileri hafifletme çabası var. Umarım yanılırım. Reyhanlı patlaması sonrası yakalananlara benzemez.

Bu arada, Genelkurmay da katillerin isimlerini açıkladı. Ama basın duyurusunda “yakalandı” ifadesi yok.

TEK DERT 2015 SEÇİMLERİ

AKP ne yapacağını bilmez halde. Suriye ve Ortadoğu politikasında da “açılım” politikasında da durum aynı. Türkiye’yi çıkmaza sokarken kendileri de çıkmaza girdiler. Halk “bir dakika” demeye başlayınca da paniklediler.

AKP’nin şu anda tek derdi 2015 seçimleri. İktidardan düştükleri anda Yüce Divan’da yargılanacaklarını bildiklerinden, ne yapıp edip iktidarda kalmaya çalışıyorlar. Ama işler pek iyi gitmiyor. Artık çuval dikiş tutmuyor.

Dedik ya! AKP de PKK da sıkıntıda. Kaderleri de ortak!