AKP’de, TSK’daki paralelciler darbe yapacak korkusu

F Tipi örgütün fetih hedefinde 4 kurum vardı.

Bunlardan polis’i tamamen, yargıyı kısmen ele geçirdi.

MİT’e elemanlar soksa da egemenlik kurması Hakan Fidan operasyon fiyaskosu sonrasında engellendi.

Dördüncü kurum TSK’dır ve bu alçak örgüt sınırlı olsa bile oraya da sızmıştır.

TSK’ya paralelciler sızdı demek TSK’ya hakaret değil onu sahiplenmektir zira Türk Ordusunda emirleri şeyhler değil, komutanlar verir. Şeyhlerin etkili olduğu bir yapıya ordu denmez. Dolayısı ile gösterdiğimiz hassasiyet TSK’yı koruma adınadır..

Önceki gün ODA TV’de yayınlananlar ortadadır.

Paralel Yapı TSK’da cirit atmaktadır ve gereken hemen yapılmalı yani o çete derhal tasfiye edilmelidir.

Bilgilerime göre Necdet Özel Paşa’nın hassasiyeti paralelci avı ambalajı ile bu örgüt ile ilişkisi olmayanların zarar görmemesi içinmiş... Necdet Paşa aylardır bu konuda ince eleyip sık dokuyormuş ki bu tutumu doğrudur. Ancak yavaş hareket etme bazı spekülasyonları beraberinde getiriyor.

Ankara’nın öbür yakasında TSK içindeki paralelcilerin Pentagon ile beraber darbe yapabileceği fısıltıları dolaşıyor ki bunu dillendirenler iktidar yanlılarıdır.

Olması gereken yarın toplanacak olan Yüksek Askeri Şura’da bu çeteye mensup olanların TSK ile ilişkilerinin kesilmesidir. Bu yapılmaz ise bir şeyin şüyuu vukuundan beter misali TSK’nın imajı bir kere daha yara alacaktır.

HSYK’YA ŞİKAYET ETİĞİM HAKİM!

İki ayrı hakaret dosyasından mahküm oldum.

Bir tanesi 2.Asliye Ceza mahkemesindeki 2013-645 nolu dosya, diğeri 2014-549 nolu dosya.

Birinci dosyadaki yazımdan ötürü bizzat savcı beraatimi istedi, hakim ceza verdi... İkincisinde bilirkişi raporunda ‘suç ve hakaret yok’ kesin tespitine rağmen hakim yine ceza verdi..

Önemli husus ceza veren hakimin ısırarlı talebime rağmen her iki davada da dosyamı temyize yani Yargıtay’a göndermeyip kapatmasıdır... Üç ay ceza ve cezanın paraya çevrilmesi deyip dosyayı kapattı... On küsür hukuk uzmanına gösterdiğim dosyalarda verilen mahkümiyet kararı tam bir hukuk faciası ama hakim ben öyle uygun gördüm dedi.

Kararı veren hakim Zeynep Şahin bunu niye yaptı bilmem ama ben bu durumu bir dilekçe ile HSYK’ya bildirip yeniden yargılanma talep ettim... Dilerim HSYK işlenen bu hukuk cinayetine müdahil olur ve dosyamın asgariden Yargıtay’a gönderilmesinin önünü açar ya da yeniden yargılamaya karar verir....

ATATÜRKÇÜ KANAMAYI MİT İLE ÖRTEMEZSİN!

Ne imiş efendim MİT, CHP’ye operasyon yapıyormuş!

Operasyonun hedefinde de CHP içindeki ulusalcılar varmış.

Bu ajitasyona komik bile denemez zira çok basit!

Biraz daha destekli sallasa belki inandırıcı olabilirdi.

Ne yani Emine Ülker Tarhan’ı MİT mi istifa ettirdi?

Yahu Emine Hanım CHP’nin getirildiği “Ben Dersimli Kemal” çizgisine isyan için oradan ayrıldı.

Pardon bu durumda Kılıçdaroğlu’nun kurultayda “Ben Dersimli Kemal’im “ demesi MİT’in Kılıçdaroğlu’nun beynine uzaktan müdahalesinin sonucu mu?

Bu kadar hafiflik bugünkü CHP yönetimine bile fazladır!

Atatürkçü kanama ve çığlığı MİT argümanı ile örtemezsin Kılıçdaroğlu!

KOVULAN ÜÇ YANDAŞ GAZETECİNİN BİLDİĞİ SIR?

Yandaş medyanın üç silahşörü.

Mustafa Karaalioğlu, Mehmet Ocaktan ve Yusuf Ziya Cömert kapıya kondu.

Bu üç isim sıradan değiller, Tayyip Erdoğan’a çok yakın isimler ki biri AKP eski mebusudur.

Dolayısı ile 3 ismin kovulması Tayyip beye rağmen olamaz ve hele bunu Ethem Sancak yapmaz-yapamaz.

Gelelim perde gerisine:

Bu üç ismin Abdullah Gül ile olan gizli ilişkileri belirlendi.

Dahası, yine bu üç ismin Tayyip Bey için “Artık ümitsiz vakıa” dedikleri tespit edilmiş ve kalemleri kırılmış.

Belli ki bu üç isimde Erdoğan ve muhtemel akıbeti ile alakalı olarak kamuoyunun bildiğinin çok ötesinde özel bilgiler var ki Tayyip beyin dışında yeni arayışlara girmeleri bundan ötürüdür..

Bu yaprak dökümü bana Erdoğan’ın gideceğini çağrıştırıyor ne dersiniz?