AKP’li gözüyle..!

Son günlerde yaşananlar baş döndürüyor. Peş peşe kararlar alınıyor.
FETÖ tasfiyesi konusunda toplumun bütün kesimlerinde tam mutabakat var. Ama hükümetin aldığı bazı kararlar kafaları karıştırıyor. TSK ile ilgili çıkarılan kararname tartışılıyor. 30 Ağustos kutlamaları konusunda yapılan açıklamalar daha önce yasaklanmaya çalışılan milli bayramları anımsatıyor.
Halkta, “Acaba..?” sorusuna yol açıyor.

AKP’LİLERİN DEĞERLENDİRMELERİ
15 Temmuz darbesini ve sonrasında yaşananları AKP’lilerle konuştuk. Darbeye karşı zafer havası olsa da tedirginlik sürüyor. Sıkıntıları var. Biraz da suçluluk telaşı.
Çoğunun yolu bir şekilde FETÖ ile kesişmiş. “Sıra bize de gelir mi?” endişesi hissediliyor.
AKP kurucusu, ihale işlerine uzak, özellikle 2007 yılından sonra biraz gerilerde duran, AKP’lilerin saygıda kusur etmediği bir AKP’li ile sohbet ediyorum. “Ben sevmem” diyerek ismini yazmamı istemiyor.
Değerlendirmeleri şöyle:

BİZ BÜYÜTTÜK
- FETÖ’yi biz büyüttük. Partinin üyesinden en tepesine kadar destek verdik. Ergenekon’da, Balyoz’da, ... birlikte hareket ettik. Medyamızla, partimizle, hükümetimizle bizi kullandılar. Suçlarına ortak olduk.
- FETÖ tehlikesini partide ilk Cumhurbaşkanımız Erdoğan gördü. Tavır aldı. Ama en yakınındakiler bile destek vermedi. Hatta Cumhurbaşkanının uyarıları için, “Reis bu işi saplantı haline getirdi” diyenler oldu. Yalnız kaldı.
- Darbe girişimi göz göre göre geldi. Uyarıları dinlemedik.

DARBEYİ ASKER ÖNLEDİ
- Darbenin başarısız olacağı ilk iki saatte anlaşıldı. Bizler ne olup bittiğin anlamaya çalışırken darbe önlendi. Darbeyi vatansever askerler önledi. İktidar, muhalefet, millet de destek verdi.
- Darbe sonrası Cumhurbaşkanımızın televizyonlardaki çıkışı etkili oldu. Halkı harekete geçirdi. İtiraflar da bunu doğruluyor. Elbette muhalefetin tepkisi de önemli. Ama Perinçek’in çıkışı daha da etkili oldu. O gece durumu anlamaya çalışırken kendi aramızda hep Perinçek’in çıkışını konuştuk. Yönlendirici oldu.

İSTİHBARAT
- İstihbaratta sorun büyük. Uyudu mu, bilerek mi sustu? Bu mutlaka sorgulanmalı. Bana göre bildiği halde sustu. Sonucu bekledi. 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinden başlatılarak konu araştırılmalı.

SİYASİ AYAK
- Darbe sonrasında kimin vali, kimin belediye başkanı olacağı belli. Ya hükümet? Hükümet listesi nerede? Hükümetsiz darbe olur mu? O listede kimler var? Bu sorunun yanıtı bulunursa olay aydınlanır.
- Bu listenin içinde AKP’den kimler yer alıyor? Külliyede çalışan kadroların televizyona çıkıp konuşan bazı AKP’lilere küfürler sallandığı konuşuluyor. Belli ki bazı bilgiler var.

MEYDANLAR
- Meydanlarda kalabalık ilk başlarda zayıftı. Sonra arttı.
- Ama yine de uyarıcı. Otobüsler bedava, metro bedava. Çay, kahve, su, çorba, yemek ücretsiz. Buna rağmen istenilen büyüklüğe ulaşamadı. Gezi eylemlerinde polis copuna, gaza, kurşuna rağmen toplanan kalabalıkların çok gerisinde kaldı.
- Bunun nedeni araştırılmalı. İnsanlar darbeye karşı. Ama meydanda AKP ile birlikte gözükmek istemiyor. Darbeye karşı çıkan eğitimli kesim, tepkisini bizimle birlikte göstermeye yanaşmıyor.
- Hain ilan ettiğimiz medya darbenin önlenmesinde kritik rol üstlendi. AKP izlediği politikaları gözden geçirmeli.

AKP’DE DE FETÖ TEMİZLİĞİ
- Erdoğan yakın çevresini gözden geçirmeli.
- TSK’da, emniyette, yargıda, bürokraside, ... yapılan temizlik AKP’de de yapılmalı.
TSK KARARNAMESİ
- TSK kararnamesi tam bir felaket. Bu kararnameden sonra “AKP aynı AKP” sesleri duyuluyor. “Darbe AKP’nin bilgisi dahilinde, AKP gizli gündemini gerçekleştiriyor” suçlamaları yapılıyor. Yüzde yüz yanlış olsa da inananlar çıkıyor. Kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz.