23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

AKP’nin oy oranı

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

AKP’nin oy oranı tartışılıyor. Başbakan başka, AKP yöneticileri başka konuşuyor. Kamuoyuna başka, özel görüşmelerde başka oranlar veriliyor. Ama Başbakan Erdoğan’ın verdiği oranlar çok istikrarlı. Bazı gazetelerin tirajları gibi yıllardır değişmiyor.

Erdoğan İran gezisi dönüşünde yine açıklamış “Oyumuz bazı anketlerde yüzde 49, bazılarında yüzde 50, bazılarında yüzde 51” demiş.

Aynı gün, AKP’nin en çok konuşan ve aynı anda, aynı konuda farklı görüşleri savunabilen Genel Başkan Yardımcısı başka bir açıklama yapmış. Kendisini ziyaret eden bir yabancı gazeteciye AKP’nin oy oranının yüzde 40-42 arasında olduğunu söylemiş.

İbre aşağı doğru!

AKP’nin “aykırı” yöneticisi ise partinin bir “özel” toplantısında, “Rüşvet ve yolsuzluk” operasyonu sonrası “yüzde 36’ları gördüklerini” bildirmiş. Eğilimin aşağı doğru olduğunu ifade etmiş. Gelen genel bilgiler de bu doğrultuda.

Kamuoyuna açıklanan sonuçlarla, “gerçek sonuçlar” arasındaki farkın 10 puanın üstünde olduğu vurgulanıyor. “Güçle güç toplamak” için oy oranı yüksek gösteriliyor.

Muhalefet memnuniyeti

AKP’de sıkıntı olduğunu herkes kabul ediyor. Basına fazla yansımasa da il ve ilçelerde yaşanan “istifa depremi”nin nelere yol açacağının herkes farkında. AKP yöneticileri kendi aralarında yaptıkları değerlendirmede, “Ya muhalefet muhalefet olsaydı halimiz ne olurdu?” diye konuşmuşlar. ANAP kökenli bir AKP’li, “Şu anda Demirel muhalefette olsaydı iki ay dayanamazdık. Bize 1990 öncesinde ne çektirdi” demiş.

Şu andaki muhalefet sayesinde fazla darbe yemediklerini, ayakta kaldıklarını söylemiş.

Yorum yok. Bunlar AKP’lilerin değerlendirmesi.

***

Hepiniz oradasınız!

Hürriyet eski Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök önceki gün Hasan Cemal’in yaş gününü yazdı. Özkök yazısının başlığını “Hepiniz oradaydınız” diye koymuş. Kutlama güzel geçmiş.

Kimler yokmuş ki?

Cengiz Çandar, Mehmet Altan, Murat Belge, Can Dündar, Mirgün Cabas, Okay Gönensin, Orhan Pamuk, Eyüp Can, Soli Özel, Cengiz Aktar, Asaf Savaş Akad, Ahmet Hakan, Ferhat Boratav, Cüneyt Özdemir, ...

Öcalan’ın son dönem gözdelerinden, “Yaz oğlum Sırrı” tarzında hitap ettiği, Sırrı Süreyya Önder de eksik değilmiş. “Birbirlerinin yüzüne bakabildikleri için” mutlularmış.

Nereden nereye!

Davetlilerin isimlerini okuyunca, yine gözümün önünden basının son 20 yılı geçti. Doğum gününe katılanların günahlarını düşündüm.

“Basının bugünkü halinden kim sorumluydu? Basında sendikanın çökertilmesinde kimler rol almıştı ki? Eskinin amiral gemisi Hürriyet’te sendika çökmeseydi diğerlerinde çöker miydi? Basında sendika çökmeseydi basın böyle mi olurdu? Gazetecilikten çok Amerikancılık, AB destekçiliği, Karen Fogg arkadaşlığı yapılmasaydı basın böyle mi olurdu? Irak’ta ABD tanklarına binip gazetecilik yapılmasına niye itiraz edilmedi? Ya AKP ve Erdoğan’a verilen destek? Erdoğan’ın demokrasi kahramanı ilan edilmesi. AKP’nin kuyruğuna takılıp yazılan yazılar... ABD, AB istedi diye düzülen methiyeler...”

Ne yazık ki hepsi oradaydı!