29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 21°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ankara bakın Mursi’ye ne demiş?

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

Bilmem biliyor musunuz, Mısır’daki malum isyan günlerinde Mursi’ye, “Diren ve meydan oku” telkini Ankara’dan gitmiş. 

2002’de iktidara gelmelerini kıyamet alameti sayıp, asr-ı saadet’in son temsilcisi olduklarını zannedenler Mursi’yi bu şekilde gazlayıp darağacına postaladılar... 

Hasan El Benna, Seyid Kutup ve Mursi!.. 

İhvan-ül Müslim ya da kanlı siyasal islamın suikast ve darağacıyla yüzleşen üç önderi. 

Ne hazindir ki bu üç isim aslında tıpkı bugün Türkiye’yi yönetenler gibi sünniciliği ideolojiye dönüştüren emperyallarin truva atlarıydı. 

Güncel soru şudur: 

Ankara ya da AKP iktidarı Mursi’den ne ummuş ya da ne amaçlanmıştır? 

Aynı şekilde Beşar Esad niye hedef alınmış ve islam ülkesi Suriye neden Kerbela’ya çevrilmiştir? 

Yoksa birileri Mehdi Aleyhisselam psikozuna girmiş de aleme nizam mı verecekti?  

Evet yukarıda sorduğumuz sorunun cevabı Türkiye’deki siyasal islam ya da ihvancı zihniyetin deşifresi olacak! 

DEMİREL-AKİT VE SIĞ YORUMLAR! 

Demirel’in vefatı sonrasında Akit Gazetesi benzeri müptezellerle aynı safta duran bazı yorumculara mini hatırlatma ve itirazım var: 

1980 öncesi öğrenci olaylarının faturasını ve Türkiye’nin yeşil kuşağa savrulmasını Demirel’e mal etmek en hafif tabirle emperyalizmi bilmemek yani mahalle muhtarı birikimiyle analiz yapmaktır. 

11 Eylül günü akan kan 12 Eylül günü durdu ise bunun perde gerisine yani Amerikan oğlanlarına bakmak gerekiyor zira Demirel 10 yılda iki kere alaşağı edilmiştir. 

Kuşkusuz Demirel Başbakan olarak sorumlulukta hissedardır lâkin soğuk savaş yıllarında Türkiye’de Başbakanlık Makamı Genel Müdürlüktür ve Yönetim Kurulu Başkanı NATO Gladyosudur. 

Devlet ve siyasette geçen 50 yılda eleştirilecek çok şey elbete bulunur ancak büyük resme bakıldığında görülecek olan Demirel’in Cumhuriyet aydınlanmasının fenerlerinden biri olduğudur. 

PKK VE FETÖ’NÜN HEDEFİ SEDAT PEKER! 

Benim gibi Rizeli olan Sedat Peker’i tanımam, karşılaşmışlığımız bile yoktur. 

Ancak dürüst olacağım ona sempatim var zira Ergenekondan yargılandı. 

Mafya yani suç örgütü lideri değil, eski jargonla gerçek bir delikanlıdır. 

Uyuşturucu ve kadın satmaz, satanlara haddini bildirir. 

Peker hiçbir zaman yüz kızartacak bir konudan haber olmadı. İlginçtir Sedat Peker bugünlerde hem Fethullah Gülen Terör Örgütü, hem de PKK’nın hedefi. 

Birkaç gündür FETÖ’nün itleri Peker’e hücum ederken, bölücü eşkıyanın Kandil komutanı Murat Karayılan da ismini terennüm etti. 

Valla sadece bu iki fotoğraf bile Sedat Peker’e sempatiye yetiyor! 

ÖNCE HAREKAT SONRA SEÇİM! 

Genel seçim öncesi yapılır mı yapılmaz mı denen sınır harekatı şimdi gerçekten gündemde! PKK ve IŞİD bahane edilip Suriye’ye girilecek ve güvenlik kuşağı oluşturulacak. ABD ve dünyayı ikna için mültecilere kamplar kuracağız denilecek! Keza TSK’ya da Kürdistan’ı engellemek vatan borcudur mesajı iletilecek. Önceki akşam Kaç-Ak Saray’da yapılan toplantıda bu konunun masaya yatırıldığı fısıltıları var. 

Amaç erken seçim öncesi bir kahramanlık hikayesi devşirmek ve MHP’den 3-4 puan koparmak. 

Olmaz demeyin, Tayyip’in yönettiği bir ülkede olmaz olmaz! 

ERGENEKON BALONLARI! 

Ergenekon’da yargılayanları da ikiye ayırmak gerekiyor. Birinciler inandıkları mücadeleyi hâlâ sürdürenler ki işte Vatan Partisi kadroları bunlardan oluşuyor.  

İkinciler ise teslim olanlar ya da fikren savrulanlar. 

Haberal Hoca teslim bayrağını çekenlere, Albay Dursun Çiçek ise zihnen savrulanlara örnektir. Kurmay bir subay PKK ile hükümet kurmaktan söz ediyor ve CHP-MHP-HDP diyor. 

Allah korusun böyle bir hükümetle ülkeyi Kandil ile FETÖ yönetecek farkında değil. Çiçek Albay, Tayyip’e karşı çıkalım derken iki yılanla gerdeğe girmeyi teklif ediyor... Yazık!