24 Nisan 2024 Çarşamba
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Astsubaylarımızı anlamaya çalışalım!

Soner Polat

Soner Polat

Eski Yazar

A+ A-

Bir ordunun gücünün çağdaş silah ve sistemlerden kaynaklandığına inanılır... Bu bir ölçüde doğrudur ama eksiktir! Asıl güç kaynağı, çelik yığınlarına ruh ve anlam kazandıran her rütbedeki askerdir. Bu ruhu ise ancak dayanışma duygusu yüksek ve birbiri ile kenetlenmiş bir ordu kazandırabilir! Böyle bir orduda kutsal silah arkadaşlığı en büyük değerdir... Hiyerarşi, otorite ve disiplin baskı ve zorlama ile değil, kendiliğinden işler. Çünkü amir-mahiyet, ast-üst ilişkilerinin kökeninde sevgi, saygı ve gönül beraberliği yatar... Astsubaylar muvazzafı ile emeklisi ile bugünlerde devletten bir müjde bekliyor...

BİR ADIM ATILDI AMA...
Daha rahat ve huzurlu görevlerde çalışan Meslek Yüksek Okulu (MYO) 9/2 lisans mezunu devlet memurları var. Bunlar 8’inci derecenin birinci kademesinden göreve başlıyorlar... Yanlış anlaşılmasın! Onların kazanılmış haklarını kalben destekliyorum. Ama en ağır ve zorlu görevlerde çalışan astsubaylar bu haktan mahrum bırakılıyorlar...
Hükümet bir adım attı ve intibak yasası çıkardı. Ancak konuya sistem bütünlüğü açısından yaklaşılmadığından, bazı noktalar eksik bırakıldı ve sorun tam olarak çözülemedi! Yüksekokul mezunu astsubaylarımızın durumu bütünüyle göz ardı edildi. Böylece bazı astsubayların sorunları kısmen çözülürken, büyük bir kesim mağdur edildi. Böylece iyi niyetle çıkarılan intibak yasası, maalesef yeni bölünmelere, yeni çatlaklara neden oldu...
Ayrıca astsubaylar yüksek rütbelerdeki subaylara ödenen temsil tazminatından da mahrum bırakılıyor... Astsubay Kıdemli Başçavuş rütbesinden sonra onlara da böyle bir hakkın tanınması bu kesimin aidiyet duygusunu güçlendirecektir...

ASTSUBAYLAR NE YAPIYOR?
Astsubaylar lisans düzeyindeki Meslek Yüksek Okulu (MYO) mezunudur... Emir verildiğinde hizmet bitene kadar görev yaparlar! Nöbet, tatbikat, gece eğitimi ve özel görevler nedeniyle ayda ortalama 4-6 gün 24 saat esasına göre hizmet verirler. Tüm bu faaliyetleri için tek bir kuruş bile fazla mesai ücreti almazlar. Ayrıca, sefere/tatbikata çıktıklarında evlerinden uzun süre ayrı kalırlar... Teröre karşı mücadele nedeniyle yaz-kış dağda yatanları düşünürseniz, bütün bunlar çok büyük bir sosyal fedakârlık değil midir?
Göreve özlük hakları açısından haksız bir başlangıç, emeklilik dönemini de etkileyen ciddi ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Ama daha da önemlisi, bu yurtsever kitle kendisini devletin şefkatli kollarından mahrum hissetmektedir.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM
Hiç kuşkusuz önümüzdeki dönemde Türkiye’nin en önemli ve öncelikli meselesi güvenliktir. Ateş çemberi ile kuşatılmış ülkemize yönelik risk ve tehditler her geçen gün daha da kritik bir boyut kazanmaktadır! Sırtını emperyalist merkezlere dayayan kanlı terör örgütü PKK ile mücadele bütün hızı ile devam etmektedir. Bu çerçevede TSK’nın her açıdan desteklenmesi hem milli bir görev hem de yaşamsal bir zorunluluktur...
TSK içindeki dayanışma duygularını güçlendirmek üzere astsubayların temel sorunlarına ivedi çözümler bulmak hayati bir önem arz etmektedir. Bu kapsamda atılacak ilk adım, astsubayların göreve başlangıç derece ve kademesini hakkaniyetle yeniden düzenlemektir. Ayrıca tazminatlar konusunda da beklenen adımlar atılmalıdır. Devlet bütün şefkatiyle muvazzaf ve emekli astsubaylarımızı kucaklamalı ve onları mutlu etmelidir... Astsubaylarımızın gelecek kaygıları bütünüyle giderilmelidir! Böyle bir durum TSK içinde dayanışma bağlarını güçlendirecek, moral ve motivasyonu yükseltecek ve sonuçta harekât etkinliğini artıracaktır...
Türk Devletine, Türk Milletine ve TSK’ya da yakışan budur!