20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Avrupa mahkemelerinin gözüyle öteki Perinçek

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Belli olmuştur.                                 

Bir kavram: Soykırım.                   

Bir isim: Doğu Perinçek.

Zıt kutuptalar. Fakat hayat hükmünü icra etti. Birbirlerine yapıştılar.

Türkiye “soykırım”ı ve Perinçek’i artık birlikte konuşacak.

Zıtların birliği. Diyalektik bir bütünlük yani.

Sonuç: Birine karşı çıkan, diğerinin yanında saf tutacak.

***

Çoğu liberal bunun farkında.

“Soykırım” pazarlıyorlar. “Irkçı Perinçek” sloganı eşliğinde.

Rehberleri Batılı hakim çevreler.

Avrupa Birliği kaç defa karar aldı: Şu Talat Paşa Komitesi’ni kapatın diye.

Gerekçe: Irkçı.

Haberlerinde Perinçek adına şu sıfat eşlik eder: “Aşırı milliyetçi.”

***

Bunu daha ne kadar sürdürebilecekler?

Zor görünüyor.

Daha şimdiden yalan örtüsü yırtılmaya başladı.

Uzağa gitmeyelim.

İsviçre’nin ilk derece mahkemesinin kararında bile bu görülüyor.

Hem de Perinçek’i “ırkçı” diye mahkum ettikleri davada.

***

Lozan Bidayet Mahkemesi’nin kararına bakalım. Karar tarihi: 9 Mart 2007.

(Bak: Perinçek-İsviçre Davası, Kaynak Yayınları, Mart 2012.)

***

Önce nötr bir tespit yapıyor: “Bir Türk siyaset adamı.”

Ardından Perinçek’i tarif ediyor.

“Akıcı biçimde Almanca konuşmaktadır.”

“Kültürlü ve tarihi çok iyi bilen biri olarak tasvir edilebilir.” (sayfa 85).

“Aklı başında ve kültürlü biri olarak görülmüştür” (s. 92).

Bir de rahatsız olmuşlar. “Ezik” değil de “kibirli” diye.

“Genelde İsviçre kanunları, özelde ise mahkeme karşısında sergilediği mutlak kibir kanıtlanmıştır” (92-93)

***

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İkinci Dairesi de benzer görüşte.

“Hukuk doktoru ve bilgili bir siyasi şahsiyet...” (s.45).

(Bak: AİHM 2. Daire Perinçek-İsviçre Davası-Karar 17 Aralık 2013, Kaynak Yayınları Nisan 2014).

***

Perinçek’in siyasi yelpazedeki yeri ne?

“Irkçı” demişlerdi ya. “Sağcı”, hatta “faşist” olması lazım değil mi? İsviçre ilk derece mahkemesinin bu konuda da görüşü var.

Önce bazı olgulara gönderme yapıyor:

“Aşırı sol bir derginin kurucusudur.”

“1969 yılında İhtilalci İşçi Köylü Partisi’ni kurmuştur” (85).

İsviçre mahkemesi Perinçek tarifini kendine göre tamamlıyor.

“Lenin veya Mao’yu öven bir aşırı solcu olarak tanımlayabiliriz”(85).

Hani “ırkçı”ydı?

***

İsviçre’ye göre Perinçek, Ermeni meselesine nasıl bakıyor?

Daha doğrusu nasıl “ırçılık” yapıyor?

“Toplu kıyımlar yaşandığını kabul etmekte, ancak bunları savaş hukuku adına haklı göstermekte...” (86).

“...(Tehciri) kabul etmekte, fakat bu sürgünlerin soykırımcı karakterine kesin olarak karşı çıkmaktadır” (87).

“Soykırımın uluslararası bir mahkeme tarafından kabul edilmediği gerçeğinde ısrar etmiştir” (87).

Perinçek niye böyle tutum alıyor?

“Türkiye’nin bütünlüğüne zarar vermek için emperyalistler tarafından hazırlanan komplodan bahsetmektedir” (92).

Ve mahkeme hükmünü veriyor:

“Şüphe yok ki, Doğu Perinçek tarafından takip edilen saikler ırkçı ve milliyetçi saiklere çok benzemektedir” (92).

***

AİHM 2. Daire 17 Aralık 2013’te bir karar verdi.

“Irkçı” ve “soykırım inkarcısı” diye mahkum edilen Perinçek’i akladı.

Bir: “İşbu dava, Holokost suçlarının inkarına ilişki davalardan açıkça ayrılmaktadır” (58). Yani ortada soykırım yok.

İki: “Mahkeme (AİHM), 1915 olaylarının hukuki bağlamda ‘soykırım’ olarak nitelendirilmesine karşı çıkılmasının kendi başına Ermeni halkına karşı kinin teşvik edilmesi anlamına gelmediğini değerlendirmektedir.” (30/41). Yani inkarcılık yok.

“(Perinçek’in) ...sözü edilen olayların mağdurlarını (Ermenileri) hor görücü ifadeler kullandığı da belirlenmemiştir” (30/41) Yani ırkçılık yok.

Bizim liberal koroya duyurulur.