Aziz Yıldırım’ın 20’nci özelliği!

Geçen Pazar günü Sn. Ahmet Hakan’ın Hürriyet gazetesindeki köşesinde “Bilin bakalım, şu 19 özelliğiyle Aziz Yıldırım kime benziyor” başlıklı bir yazısı yayınlandı. Söz konusu yazıda, Aziz Yıldırım’ın (isim verilmemekle birlikte) T. Erdoğan’a benzediği ima edilen tavır ve söylemleri 19 madde halinde sıralanmıştı. Sonuç olarak esprili bir yazıydı. Ama bu 19 benzeyen özellik Aziz Yıldırım’ın 20’nci ve fakat yazılmamış olan ve/veya yazılamayan son özelliği ile tamamıyla farklı ve zıt. Bu durumda 20’nci özellik yazıda sözü edilen toplam 19 özelliğin üzerine çıkıyor ve açık fark yaratarak farklılaştırıyor Aziz Yıldırım’ı...

Sn. Aziz Yıldırım’ın, 20’nci özelliği, laik Atatürk Cumhuriyetinin yıkılmaz-sarsılmaz ve ele geçirilemez efsane bir kulübü olan Fenerbahçe Başkanına yakışan bir biçimde, Atatürkçü, Laik ve Cumhuriyetçi kimliğiyle FETÖ kumpasına milyonlarca FB taraftarı ile birlikte, yürekli ve kararlı biçimde ilk günden beri dik durarak mücadele etmesidir.

İşte bu 20’nci özelliği, Sn. Ahmet Hakan’ın yazısındaki benzerliği ima edilen diğer 19 özelliğin tamamıyla dışında ve üstünde, en belirleyici özelliğidir bence Sn. Yıldırım’ın.

O nedenle Fenerbahçe’nin bugünlerde futbolda aldığı beklenmeyen olumsuz neticeler bahane edilmek suretiyle Aziz Yıldırım’a yapılan istifa çağrıları yersiz ve haksızdır bana göre.

Henüz Yargıtay süreci sonuçlanmadan, günlük heyecanla ve skorları bahane ederek Aziz Yıldırım’a karşı-yandaş tetikçilerin başlattığı -medyadaki kampanya ve psikolojik harekata- bilerek veya bilmeyerek- katılmayı, ne Fenerbahçeliliğe, ne de Cumhuriyetçiliğe, yakışan bir tavır olarak görmüyorum şahsen.

Zaten Sn. Aziz Yıldırım, 2015 yılında yaptığı basın toplantısında, önümüzdeki süreçte mahkemenin Yargıtay’da sonuçlanacağını ve kumpasın da böylece tescilleneceğini umduğunu açıklamış, mahkeme kararının ardından derhal Olağanüstü Kongreyi toplayacağını beyan etmiş ve mahkemenin, çok düşük bir ihtimalle de olsa, aleyhine karar vermesi halinde ise, Fenerbahçe Kulübü’ne zarar verecek böyle bir kararın öznesi ve müsebbibi olmamak için Fenerbahçe Kulübü üyeliğinden bile istifa edeceğini söyleyerek, Fenerbahçe’nin Laik Atatürk Cumhuriyetinin yıkılmaz - sarsılmaz ve ele geçirilemez bir kurumu olduğunu bir kez daha ilan etmişti.

Bu açıklamalar, onurlu, ciddi ve Fenerbahçe Başkanına yakışan açıklamalardı bana göre. Bu nedenle, Sn. Aziz Yıldırım’ı desteklemenin halen hem vicdani, hem de akılcı bir görev olduğunu düşünüyorum.

Balyoz - Ergenekon gibi tertipler ve iftiraların, spordaki cephesi ise Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi saygın kulüplerimize yapılan FETÖ operasyonlardır. 3 Temmuz sürecinin hesaplaşması yargıda sonuçlanana kadar, Fenerbahçeli bütün bilinçli - sağduyulu - vatansever ve Cumhuriyetçi Kongre üyesi dostlarımızı, bugüne kadar olduğu gibi, Sn. Aziz Yıldırım’ı desteklemeye ve oy vermeye tekrar davet ediyorum.