Bahçeli, Akşener’i niye sahiplenmiyor?

Meral Akşener hakkındaki kaset iddialarının üstünden günler geçti. 

Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP’li sözcüler kıyameti kopardı. 

Ahmet Davutoğlu ile Selahattin Demirtaş bile tepki koydu. 

Bugün 5. gün; bu satırlar kaleme alındığı saate kadar Devlet Bahçeli bu konuda suskun. 

Benzer iddia eğer bir AKP’li kadın milletvekili için dillendirilseydi AKP örgütü o yayını yapan televizyon kanalının önüne binlerce insanı yığar ve bu olayı oya tahvil etmeye çalışırdı. 

İlginçtir MHP böyle bir şey yapmadığı gibi Bahçeli kendi Meclis Başkan Vekilini sahiplenmiyor. 

Yoksa Bahçeli’nin bildiği ya da korktuğu şeyler mi var? 

Çirkin iddianın kimlerden emir aldığı bilinen o malum kanalda yayınlanmasının tesadüf ya da dil sürçmesi değil de operasyon olduğunu mu düşünüyor? 

Kulaklarımıza acaip mi acaip şeyler fısıldanıyor! 

Bahçeli susarak bu konuyu kapatamaz! 

Ya Akşener’i sahiplenmeli ya da operasyondan şayet eminse gereğini yapmalıdır. 

BİN SUBAYA İHRAÇ! 

Milli Savunuma Bakanı İsmet Yılmaz’a göre 1000 subay hakkında FETÖ mensubu diye ihbar var. 

Belli ki bu ihbarlar MİT’de uzun süredir değerlendiriliyor. 

Beklenti Ağustos başındaki YAŞ’ta FETÖ’cülerin TSK’dan tasfiyesidir. 

Biz bazılarının aksine böyle bir temizliği Türk Silahlı Kuvvetleri ve hatta Türkiye Cumhuriyeti Devletinin geleceği adına olmak ya da olmamak şeklinde görüyoruz. 

Savunma Bakanı Yılmaz bu konuda haklıdır. 

Cemaat şeyhinden emir alan bir yapıya Ordu değil çete denir! 

Bizzat Savunma Bakanı kendinden emin olarak FETÖ sızması var diyor ise ayıklama için Yüksek Askeri Şur’a bile beklenmemelidir. 

AKP’nin bu kararı TSK içindeki FETÖ’cüler darbe yapar endişesindendir ama gerekçeleri ne olursa olsun ülke yararı için biz de bu tasfiyeyi olmazsa olmaz görüyoruz. 

YARGIMIZ İÇİN ÖLÜM İLANI  

Duydunuz mu Deniz Feneri sanıkları beraat etmiş! 

Aslında kararın öyle olacağı davaya bakan ilk savcıların kovulması ile belli idi ama göstermelik de olsa illa bir ceza verirler diye düşünmüştüm. 

Öyle çünkü tarafsızlığı tescilli Alman yargısının verdiği hüküm ortadaydı. 

Deniz Feneri kararı Türkiye’deki yargının ölüm ilanıdır. 

Hükmü verenler FETÖ mensuplarına istismar alanları açmıştır. 

Gelinen nokta faciadır ve Türkiye’de yargının iflasını haykırıyor. 

Türkiye artık değil hukuk, kanun devleti bile değildir. 

Öyle ise yakındır devlet vasfımız bile sorgulanacaktır. 

BU FENER ŞAMPİYON OLMASIN! 

İyi bir Fenebahçeli olan ben, takımımın şampiyonluğu asla hak etmediğini düşünüyorum. 

Ligden düşen ya da potada olan 4 takıma yani Eskişehir, Balıkesir, Sivas ve Kayseri Erciyes’e karşı oynanan futbolu gördükten sonra şampiyonluk talep etmek benim futbol ahlakıma uymuyor. 

Aziz Yıldırım, şike sürecindeki muhteşem duruşunu Ersun Yanal’ı kovup, Arap İsmail’i tercih ederek gölgelemiştir. 

Kuşkusuz Fener’deki sorun sadece İsmail’de değil, takımdaki ruhsuzluk ve yorgunluktur. 

Hayır Aziz Bey takımdan elbette gitmemeli ama yeni bir ruh ve takım yaratılmalıdır. 

En çok canımı sıkan Aziz Bey’i kongrede yıkamayan malum çevrelerin bu tablo karşısında ellerini oğuşturmasıdır... 

CAMİLER BÖYLE ÖRGÜT EVİ! 

AKP ile bunu da gördük... 

Fethiye Ortaköy Camii imamı Turgut Mut camiden şu anonsu yapmış: 

-“Yarın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun Muğla mitingi için Ortaköy’den ücretsiz otobüs kaldırılacak.” 

Sanki orası camii yani Allah’ın evi değil de AKP örgütü. 

Görüyorsunuz ülkedeki çöküş her yeri sarmış durumda. 

İbadet merkezlerinin parti örgütüne dönüşmesi bizatihi inanca ihanettir zira bu tavır insanları camilere bile hasım yapar.