Borsa niçin düşmüyor?

Türkiye’de yer yerinden oynamış durumda... Ama İstanbul Borsası (BİST) sanki hiçbir şey yokmuş gibi hareket ediyor. Bombalar patlıyor; suikastlar almış başını gitmiş...İktidar geçici bir iktidar ama iki ayrı devletin topraklarında terörist kamplarını bombalıyor...Borsa İstanbul bunları duymamış gibi, eski havasında...Hükümet kurulamıyor, kurulsa da geleceği konusunda kimse iyimser değil...Ama bizim borsanın burnu yukarıda...***Diyeceksiniz ki: Kötü mü? Eleştireceğine sevinsene...Elbette sevinenler var...Daha doğrusu direnenler...Kim direniyor?Uluslararası tefeci sermaye direniyor...Uluslararası tefeci sermaye nedir?Gelişmekte olan ülkelere girerek burada paradan para kazanan sermayedir.Yani yatırım yapmaz, iş kapısı açmaz...Ama fabrika sahiplerinden daha fazlasını kazanır.Nasıl mı?Borsaya girer; buradaki şirket kâğıtlarını alır; onlarla oynayarak para kazanır.Türk borsasının yüzde 65’ten fazlası bu tefeci/vurkaççı sermayenin elinde...Sanırsınız ki bizim şirketler çok kârlıdır... Dünya onlara yönelmiştir...Ne gezer?..Türkiye, dışarı sattığından çok daha fazlasını satın alır. Yani kazandığından fazlasını harcar. Bütçesi hep açık verir. Çok başarılıymış havaları veren AKP iktidarları döneminde borcumuz olağanüstü ölçüde artmıştır.***Yine de vurkaç sermayesi, bu borsaya yatırım yaptı.Yaptı, çünkü; bunlar tek merkezden yönetiliyorlar. Borsayı istedikleri zaman yükseltiyorlar. Bunların peşine takılan küçük yatırımcıları yukarı çekip orada avlıyorlar.İşin içine dolar ve Euro ile yaptıkları oyunları da katın...Buna, bir de faizden elde ettiklerini ekleyin... Türkiye; uluslararası tefeci sermaye (emperyalizm) için bulunmaz bir cennet... Her sene faize 50 milyar dolardan fazla paramızın gittiğini düşünün... Sadece bu kanaldan nasıl sömürüldüğümüzü anlayın...

SİYASETİ YÖNLENDİRİRUluslararası tefeci sermayenin merkezi ABD’dir ama Avrupa, Kanada, Japonya gibi sermaye grupları da buna eklemlenmiştir. Gelirler; borsayla, faizle, dövizle oynar; ülkeyi soyar giderler...Japon emeklileri bile bizim hükümete borç vererek kendi ülkelerinde 50 yılda kazanamayacakları parayı bizde 1 senede kazanırlar.Üstüne üstlük vergi bile vermezler...İşte Amerikan ordusu, bu tefeci sermayeyi korumak üzere dünya çapında görev yapar...***İş parasal sömürü ile kalsa iyidir...Bu sermaye; siyaseti de yönlendirir ve iktidara ancak kendi işine gelecek partiyi çıkartır. Bunu sağlamak için medyayı ve önemli sivil toplum kuruluşlarını da uzaktan kontrol eder. Toplum; bu emperyalist sermaye olmazsa ayakta duramayacağına inandırılır. Sömürünün adını da serbest piyasa koymuşlardır. Kanunsuz, kuralsız biçimde işletilen bu piyasaya bizde “liberal ekonomi” adı verilerek daha bir kutsanmıştır. Peki; Türkiye’de büyüme yerlerde sürünürken...Şirketlerin karlılığı çok azalmışken...ABD Merkez Bankası yakında doların faizini yükseltme işareti vermişken... Bundan etkilenen dünya borsaları gerilemişken...Bizim borsa niye düşmüyor?***Şu anki siyasi koşullarda bilerek düşürmüyorlar...Çünkü; borsayı yöneten emperyalist sermaye, Tayyip Erdoğan’ın Müslüman Kardeşler çizgisine kayan politikasından memnun değil. Onu, 10 yıldan fazla kullandılar, eskittiler, şimdi de kurtulmaya çalışıyorlar.Eğer borsa ciddi anlamda düşerse...Döviz yükselirse ve faizler artarsa...Erdoğan ortaya çıkacak, “Gördünüz mü, ben iktidardan gidince bunlar oldu!” diyecek.Ve erken seçime gidip halktan oy isteyecek...Belki de AKP tek başına iktidara gelecek. Bundan hız alan Erdoğan çıtayı yükseltip işi başkanlık yarışına götürecek...Erdoğan’ın bu sivil diktatörlük sayılacak projesinin önlenmesi kötü mü?Kötü değil elbette...Ama bunu yapan milli irade değil, uluslararası korsan sermaye...Arkasında kim var?Amerika...Kurtuluş elbette ki AKP değil.Lakin, Amerika da değil...***Çözüm nerede peki?Şu anki koşullarda çıkış kapımız Vatan Partisi gibi gözüküyor.Başka türlü siyaset yapanı Atatürk çarpıyor...Tayyip Erdoğan’ı çarptığı gibi...Sıra, Amerikancılıkta Erdoğan’ı taklide çalışan Kılıçdaroğlu’na da gelecek...Bu dediğimi yazın bir yere...Atatürk onu da çarpacak...