Bu AKP başka AKP mi?

7 Haziran yaklaştıkça AKP’de panik büyüyor. Panik büyüdükçe de saldırganlaşıyor. Bu Tayyip Erdoğan için de Ahmet Davutoğlu için de geçerli. Zaten ortalıkta dolaşan başka AKP’li de kalmadı. 

İşler kötüye gittikçe Kur’an’a, dine sarıldılar. Erdoğan ve Davutoğlu farklı şehirlerde aynı konuşmaları yapıyorlar. “İmam Hatipler, Kur’an, Diyanet, camiler...” Bir de klasik şunu yaptık, bunu yaptık sözleri. Başka konu yok. 

GÖZ BOYAMA 

Bazen öyle şeyler söylüyorlar ki insan, “Acaba bu AKP başka bir AKP mi?” demekten kendini alamıyor. Birdenbire PKK/HDP düşmanı kesildiler. Sanki düne kadar aynı masada oturmadılar. Sanki ABD koordinatörlüğünde yürütülen “açılım”ın aktörleri başkaları. Sanki Dolmabahçe’de kameraların karşısına geçip 10 maddelik anlaşma metnini açıklayan onlar değil... 

ERDOĞAN SAVUNMADA 

Erdoğan son günlerde savunmada. Toplantılarına ilginin azalması gerilim yaratmış görünüyor. Devlet zoruyla bile meydanlar, salonlar dolmuyor. Esnaflar, gurbetçiler, İzmirliler... soğuk. Önceki gün Rize’deydi. Moral buldu.  

Konuşması dikkat çekti. Çocuklarını savundu. Çocuklarının “devletle iş yapmadıklarını” söyledi. Küçük dilimi yutacaktım. TÜRGEV neyin nesiydi? Şu anda sahibi olduğu onca kupon arazi ve bina kimin malıydı? 

Erdoğan’ı, Davutoğlu’nu dinleyince insan ister istemez tuhaflaşıyor. İnsan zekasıyla alay eden bir davranış içindeler.  

Aynı şey PKK/HDP için de geçerli. Demirtaş, sütten çıkmış ak kaşık. Yüksekova’da çarşıya alışveriş yapmaya gelen askerleri arkadan vuranlardan hiç söz etmiyor. Diyarbakır’da hamile eşi aş erdiği için manava alışverişe gelen astsubayın eşinin gözleri önünde kurşunlanmasını ağzına almıyor. Barış havarisi..! 

HİTLER TAKTİĞİ 

AKP de PKK/HDP de Hitler taktiği izliyorlar. Hitler’in Propaganda Bakanı Goebbels, “Bir yalanı yeterli sıklıkla tekrarlarsan halk eninde sonunda inanır” demişti. Goebbels’i rehber alıyorlar. Halk daha kolay inansın diye yalanların çapı da giderek büyüyor. 

SANDIK TELAŞI 

Daha önce AKP’li seçmenin sandığa soğuk olduğunu vurgulamıştık. AKP yöneticilerinin de bu tespiti yaptığını belirtmiştik. Anketler “kırmızı” işaret verince Erdoğan devreye girdi. Yaptığı her toplantıda sandık çağrısı yapmaya başladı. Yurt dışı toplantılarında, Rize’de gündeminde hep sandık çağrısı vardı. 

“Sandıkları patlatın” sloganı ile daha önce AKP’ye oy vermiş seçmenlere mesaj verdi. Ama gelen bilgiler AKP açısından iç açıcı görünmüyor. Daha önce AKP’ye oy vermiş seçmen, AKP’ye soğuk! 

‘ESKİSİ GİBİ RAHAT DEĞİLİZ’ 

Bu arada AKP’de iç gerilim hat safhada. “İktidar gidici” fikri iyice yerleşiyor. Erdoğan’ın ve Davutoğlu’nun mitingleri ve tavırları da bu fikrin yaygınlaşmasına destek oluyor. Erdoğan’ın ve Davutoğlu’nun sözleri de inandırıcı bulunmuyor. 

Özellikle de PKK ile ilgili açıklamaları! 

Umutları TBMM’de temsil edilen muhalefet. Onlara duacılar. “Muhalefet ‘Siz düne kadar PKK ile aynı masada değil miydiniz? Öcalan’la kol kola girmediniz mi? Açılım süreci PKK ile yürütülmüyor mu?’ diye ortalığı ayağa kaldırsalar ne yapacaktık” diye kaygılanıyorlar. Kılıçdaroğlu’nun bu konuyu hiç ağzına almamasından çok memnunlar. 

Buna rağmen moraller bozuk. Geçtiğimiz günlerde TBMM Başkanvekili bir AKP’linin sohbetine kulak misafiri oldum. Karşısındaki seçimleri sordu. Suratı asıktı. Durumu, “Eskisi gibi rahat değiliz” diye özetledi. Sonra da sözünü, “Her şey olabilir” diyerek bitirdi. 

ALIŞIYORUZ! 

Birçok AKP’li aynı kanıda. Yeni adaylar panikte. 3. Dönem Kuralına takılan ve yeniden aday yapılmayan milletvekilleri ise sakin. İkili sohbetlerde eskisine göre çok rahatlar. İşlerin iyi gitmediğini daha açık ifade ediyorlar. Hatta bu durumdan memnun olanlar bile var. “Biz olmazsak böyle olur” havasındalar.