Bu köşede ırkçılık mı yapılıyor?

İşçi Partisi Genel Merkez çalışanlarından Yusuf Tuncer arkadaşımız bu köşede Türk tarihi ve Türk dili üzerine yazılanları eleştiren bir mektup yolladı. Kendisine teşekkür ediyorum. Yazdığı eleştirilerin, hem Sol çevrelerde, hem de İşçi Partisi üyeleri arasında seyrek olmadığını tahmin edebiliyorum. İlerde bu konuya döneceğiz. Mektubu aynen yayımlıyoruz. Ara başlıkları biz koyduk.

Gen testinin uyandırdığı çağrışımlar

Bazı yazılarınızda bana tuhaf gelen birkaç şeyi bilgilerinize sunmak istiyorum.

1. Aydınlık gazetesindeki köşenizde 8 Aralık tarihli "Odin'in bizim aşiretten çıktığını artık Amerikalılar da biliyor" başlıklı yazınızda küçük oğlunuz Can'ın gen testi yaptırdığından ve gen grubunuzun "R1a1 (R-SRY1532.2) hablo grubu" olduğundan bahisle Tanrı Odin ve oğlu şimşek Tanrısı Thor'la aynı aşiretten olduğunuzdan bahsediyorsunuz.

Birincisi gen testi yaptırmaktan bahsetmeniz, benim gibi milliyetçi-muhafazakâr bir ailede yetişmiş bir İşçi Partili için bile aşırı gelmiştir. Maksadınızın bu olmadığını biliyorum ama gen testi deyince arı ırk, kafatası, Türk kanı gibi çağrışımlar uyandırmaktadır.

İkincisi ve daha önemlisi sizin atalarınızın Odin ile aynı soydan olduğunu kanıtlamaya yönelik yazınızın gündemle alakası olmamakla beraber, yalnız bize düşmanlık edenlerde değil, dost diye bildiklerimizde de alay konusu olmuştur.

Soner Yalçın'ın başında olduğu ve Türkiye'nin en çok okunan sitelerinden Oda TV, bu yazınızı takım elbiseli bir fotoğrafınızda başınıza Viking başlığı geçirecek kadar alaycı bir üslupla okuyucusuna duyurmuştur.

Aile fertlerinin eksiklerini kapatma

2. Birçok yazınızda sıklıkla aile bireylerinize göndermelerde bulunuyorsunuz.

En yakın örnek; 8 Aralık tarihli "Odin'in bizim aşiretten çıktığını artık Amerikalılar da biliyor" başlıklı yazınızda küçük oğlunuz Can'dan ve yaptırdığı gen testinden bahsetmeniz.

Sonra 1 Aralık 2013 günlü "İpek Yolu tarihçisi olma" başlıklı yazınızda kızınız Kiraz'ın kısa özgeçmişini de paylaştığınız yazınız. Yazıda Kiraz arkadaşın ve eşinin birlikte çektirdiği fotoğrafı koymuşsunuz.

Sonra "şu sıra Çin'in Şanghay kentinde Türk tarihi üzerine konferanslarda konuşuyor" olduğunu vurguladığınız 24 Kasım tarihli ve "Asena Türkçe mi?" başlıklı yazınız.

Başka bir örnek de 9 Mart 2013 tarihli yazınızın Güzel Türkçemiz başlıklı bölümünde Yol Arkadaşı terimi için "Rusçasını Mehmet Perinçek, Fransızcasını ve Çincesini Kiraz Perinçek Karavit yazarsa burada belirtiriz" diyorsunuz. Partimizin içinde Rusça, Fransızca ve Çince bilen başka arkadaşlar da vardır eminim.

Daha buna benzer pek çok örnek verebilirim.

Aile fertlerinizden yazılarınızda bu kadar bahsetmeniz, sanki onların bir eksiği varmış da siz o eksikleri kapatmaya çalışıyor-muşsunuz gibi bir duygu uyandırıyor. Oysa hepsi yaptığı işlerde oldukça başarılılar.

Ali Sabri Öz'ün eleştirisi

Başka okurlarımız ise, Aydınlık'ta "Irk nedir Türk nedir" başlığıyla tartışma açılmasını hatalı buluyorlar. Sayın Ali Sabri Öz'ün mektubu şöyle:

Bugün (11 Aralık 2013) Sayın Perinçek'in yazısının zamanlaması, bana 27 Nisan bildirisinin AKP'ye seçim kazandırmasını hatırlattı! Kafam karıştı! Tabii ki Sayın Perinçek bu amaçla yazmamıştır ama göreceksiniz AKP buna nasıl sarılacak! Şimdi Tayyip dese ki işte ben de size sentezden bahsediyordum! Türk diye bir şey yok, bakın Perinçek bile kabul etti, o yüzden milletin adını koymuyorum, ne diyeceğiz?

Hiç ırkı olmayanın milleti olur mu? Türk ırkı yok ama Türk Milleti var! Olmaz öyle şey, bu ifadeler ancak Atlantik cephesine yarar!

Çünkü amaçları zaten Türkü Anadolu'dan kazımak Anadolu'yu ele geçirmek ama tabii başaramayacaklar. Bakın bu DNA araştırmalarının sonuçlarına nasıl atlıyorlar, internette görüyoruz.

Çok üzüldüm bugünkü yazıya bence hiç gerek yoktu, bu açıklamalar kime ne fayda sağlayacak göreceğiz. Özellikle zamanlaması.

Oda Tv'nin yayını üzerine

Hiçbir yazımda Vikinglerin Türk olduğunu ileri sürmedim. Türkler de Viking değil elbette. Bu köşede, Türkçeye sevgi ve merak uyandırmaya çalışıyoruz. İkincisi, dünya halkları arasında dağlar ve duvarlar olmadığını bilimsel verilerle anlatıyoruz. Bir de Pazar günleri eğleniyoruz, şakalaşıyoruz.