28 Mart 2024 Perşembe
İstanbul 21°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Çanakkale’nin valisi var mı?

Metin Tükenmez

Metin Tükenmez

Eski Yazar

Çok büyük çoğunluk Şeker Bayramı nedeniyle hükümetin iç turizmi harekete geçirmek için verdiği 10 günlük dinlence için batıya hareket ederken biz normal tatilimiz için yola koyulmuştuk. 25 yıl önce başladığımız Geyikli’ye bağımlı dinlencemiz bu yıl bayram öncesine denk düştü. Dolayısıyla bu 25 yıl içinde Çanakkale Boğazı’nı karşıya geçmek için birçok sıkıntıyla karşılaştık ama bu kez yaşadıklarımız tam bir eziyet hatta rezaletti. Gelibolu, Eceabat ve Kilirbahir’deki otomobil kuyrukları üç ile beş kilometre arasında değişiyordu. Üç geçiş bölgesinde de karşılıklı olarak birer gemi kalkıyor, o gemiler yeni bir sefer için gelinceye değin otomobil kuyrukları inanılmaz boyutlara ulaşıyordu. Böylesi durumlarda insan ister istemez kendine soruyor; bu kentin yani Çanakkale’nin bir yöneticisi, valisi var mı?
İnsanlar 7-11 saat aralıklarda vapur kuyruğu bekledi. Hava sıcaklığı ortalama 35 derece. Çanakkale’nin o insanın içini serinleten esintisi bile otomobiller içerisindeki bunalımı gidermeye yetmiyor. Kadını, çocuğu, yaşlısı yollarda en temel gereksinimlerini gidermek için çare arıyorlar ama bulamıyorlar. Benim 80 yaşındaki annem otomobil içerisinde bir saatten fazla oturamıyor. Diz ağrıları nedeniyle yürümesi gerekiyor. Ama Kilitbahir’de yedi saat vapur kuyruğu beklediği için ayakları şişti, ayakkabılar ayağına olmuyor, sıcak asfaltta yalın ayak yürüyemiyor. Yedi saat kuyruk bekledikten sonra karşıya geçtik. Canımız yandığı için Çanakkale halkına sorduk; Çanakkale’nın vaklisi var mı? “Yok” dediler.
Ali, Veli ve evrilip bugüne gelen “Vali” Oğuz Kağan’dan bu yana Türklerin ilbaşıdır. Yani bugünün valisi. Valiler illerin en üst düzey yöneticisidirler. Özellikle kentlerdeki olağanüstü durumlarda önlem alırlar. Ancak Çanakkale valisi Hamza Erkal kulağının üstüne yatmış, halkın çektiği eziyet ve işkence karşısında kılını kımıldatmıyor. Zaten söylendiğine göre halka tepeden bakan, vatandaşını sevmeyen tamamen hükümetin temsilcisi biri. Devletin değil, hükümetin valisi. Dayanamadım bir daha sordum; Valinizi nasıl bilirsiniz? Yanıt Şöyle: “İyi bilmeyiz”. İşte bu vali boğaz geçişlerine ek bir gemi seferi koyduramıyor. Sonunda biz “halkın gücü” ile limanda yatan gemilerden birini harekete geçirdik de biraz olsun otomobil kuyruğu erimeye başladı.
Çanakkale’nin bir önceki valisi Ahmet Çınar halk tarafından sevilen bir valiymiş. Ama her nedense doğuya gönderilmiş. Çanakkaleliler Ahmet Çınar’ı yolcu ederken üzülmüşler ama arkasından şöyle seslenmişler: “Gidişinize üzülüyoruz, gittiğiniz Bitlis halkı için seviniyoruz”.
Çanakkale Valisi Hamza Erkal, insanlar bu işkenceyi çekerken ne düşünüyor acaba? Bunu çok merak ediyorum! Bu olaya seyirci kalarak Çanakkale Boğazı’na köprü projesini hızlandırıp bu bölgeyi talen ettirmenin planlanması mıdır bu duyarsızlığın altında yatan gerçek. Birkaç yılda bir, iki bayramın uzun tatil içermesi köprü için gerekçe olamaz. Üç geçiş noktasına ikişer gemiye daha sefer yaptırırsınız otomobil kuyrukları 7-8 saatten 1-1,5 saate düşerki bu da o güzelim boğazda hava almak için fırsat olur, kimse de halinden şikayet etmez. Ancak bu uygulama için halkını seven valilere gereksinim var. “Otursunlar oturdukları yerde, niye yollara düşüyorlar ki” kafa yapısının temsilcileri ile halkın işi kolaylaşmaz, yaşam daha da zorlaşır...