19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Cemaat'in ufkunda 'Erdoğan'a suikast' gözüküyor!

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Doğrudan konuya gireyim.

İstanbul'da bir TÜSİAD toplantısındaydım.

Çok eski bir dostumla karşılaştım.

20 yılı aşkın süredir görüşmemiştik.

Zengin kartvizitine yeni sıfatlar eklemişti.

TÜSİAD'da yöneticilik falan yapmıştı.

Hâlâ etkilidir.

Ayaküstü de olsa... "Patronlar kulübü"nün nabzını almak niyetindeyim.

Muhatabım benden erken davrandı: "Nereye gidiyoruz?"

Ben de tam onu soracaktım.

Baktım, lafın gelişi sormuyordu.

Kestirme bir cevap: "Ara bir döneme girdik."

Benzer düşünüyormuş. Tamamladı: "Hem de uzun sürecek."

Devam etti.

"Herkes bir yere ateş ediyor. Kimin vurulduğunu 30 Mart'ta göreceğiz."

Yerel seçim gününü işaret ediyordu.

***

İlk izlenim.

Bir: Dokunulmaz Erdoğan dönemi kapandı.

İki: Cepheler, saflar karışık. Hemen netleşmez.

Üç: "Birinci raund"u kim kazanır? Hele bir seçimin sonucunu görelim.

***

TÜSİAD toplantısının ismi sıradandı.

"Demokrasinin işleyişi ve hukuk devleti."

Ama konuşmacılara özel önem atfedildi.

Prof. Dr. Metin Feyzioğlu: Barolar Birliği Başkanı.

James R. Silkenat: ABD Barolar Birliği Başkanı.

Hemen senaryo yazılmasın.

Feyzioğlu'nun son misyonuyla ilgisi yok.

Böylesi toplantılar ha deyince olmaz.

Asgari iki ay önceden planlanır.

***

Fakat ortam münbit. Senaryo fışkırıyor.

TÜSİAD + ABD Barosu + Feyzioğlu: Nasıl bir araya gelirmiş?

Malum. Feyzioğlu katılamadı. Çünkü acil ameliyat edildi.

"Acaba" diyenlere rastladım.

***

Mesajlara gelince.

TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz'dan tanımlar:

"Adil yargılanma tartışmasında önerileri ile öncü rol oynayan Barolar Birliği Başkanımız Feyzioğlu."

"Adil yargılanma ile ilgili uyarılarımız, bugün garip tesadüflerle ve gecikmiş olarak vicdanları yaralamaya başladı."

"(Hükümetin) kanun teklifi, bağımsızlığı zaten tartışmalı olan HSYK yapısına yeni sorunlar ilave etmektedir."

ABD Baro Başkanı'nın sebebi ziyareti anlaşılamadı.

Gündeminde tek konu vardı: ABD hükümetinin tasarruf önlemleri.

Nasıl yardımcı olabilirdik, çıkaramadık!

TÜSİAD'ın ibresi: Erdoğan'ı göstermiyor.

***

Bir başka isim. Kürt asıllı.

O da eski bir ahbap.

Eski sol, uzun süredir liberal.

Üçlü bir kavşakta duruyor: Erdoğan cenahı, Cemaat, liberal Kürt çevreleri.

Üç tarafı da içinden izliyor.

Abant toplantılarının müdavimi.

Hükümet TV'lerinden birinde yorumcu.

İbresi Erdoğan'dan yana.

***

Tespitleri.

Erdoğan-Cemat kavgası: "2,5 yıl önce başladı."

Sebep: "Erdoğan hem Çankaya, hem hükümet dedi."

Teklif: "Çankaya'ya çık, hükümeti bırak dediler."

Şimdi: "Her şey karıştı. Belirsiz."

***

Abdullah Gül'ün pozisyonunu soruyorum.

"Arafta."

İtiraz ediyorum: Cemaat'le.

Karşı çıkıyor: "Değil. Cemaat'in adamlarıyla her gün birlikteyim. Olsa söylerler."

İtirazımda ısrarlıyım.

Yaklaşıyor: "Eğilimi elbette Cemaat. Fakat açık tutum almaz."

Tamam. Açık olmamak, Gül'ün alameti farikası.

Ekliyorum: Ancak, Çankaya'yı bırakmaya niyetli değil.

"Öyle gözüküyor."

***

Biraz da "açılım".

Sürmesinden memnun.

Sadullah Ergin'in harcandığını düşünüyor.

Eski Adalet Bakanı.

"Açılımın temel direğiydi" diyor.

Yeni Adalet Bakanı da önemliymiş.

Kürt asıllı olduğunu yeni öğrendim.

***

İHH'ya operasyon nihayet başladı.

Yöneticileriyle yeni konuşmuştum.

"Akşam sabah bekliyoruz" demişlerdi.

Amaç: "AKP'yi bizim üzerimizden El Kaide'ye bağlamak istiyorlar"

Cevapları, "asılsız" olmuştu.

***

Erdoğan, Cemaat'i birilerine benzetti.

"Haşhaşiler denilen gözü dönmüş bir gizli örgüt"e.

Hasan Sabbah'ın suikastçılar örgütüne.

Bir şeyler mi ima ediyordu?

Deşifresi Star gazetesi yazarından geldi.

Ankara Temsilcisi Mustafa Kartoğlu'ndan.

Açıkça "Başbakana suikast" ihtimalinden söz etti.

(TV 24, Siyaset 24 programı, 14 Ocak 2014).

Program arkadaşları itiraz etmedi.

Öyle anlaşılıyor ki, günler gebe.

Cemaat'in ufkunda "silahlı çete" gözüküyor.

Hem de Başbakan'a "suikast" hazırlıklı.

Yurtseverlere "silahlı çete" elbisesi biçilmişti.

Ölçüler tutmadı.

Erdoğan cenahı Cemaat'e giydirmeye hazırlanıyor.

Haydi hayırlısı!