CHP, 255. sayfada yazılı

CHP’nin hafta sonunda yeni bir kurultayı var. Parti, çok önemli bir dönemeçte... Ya Cumhuriyet Türkiyesi’ni kuran parti olarak yoluna devam edecek; ya da Amerika tarafından güdülen bir örgüte dönüşecek. Cumhuriyet gazetesinin başına gelen CHP’nin de başına gelecek; millet ister istemez onu da terk edecek...Partinin ne olacağına Kurultay Delegeleri karar verecek...***CHP’ye emek vermiş bu arkadaşlara anımsatayım: Sizler kenarda tutulur iken, CHP’ye küfretmiş tiplerin getirilip Genel Başkan kontenjanından milletvekili yapılmasının bir sebebi olmalı değil mi? CHP değerlerine hatta Mustafa Kemal’e hakaret edenlerin inatla parti yönetiminde tutulmasını nasıl karşılıyorsunuz? Parti yönetiminde ve milletvekili listelerinde IMF tahsildarı Kemal Derviş’e bağlı isimlerin birinci sırada olmaları tesadüf müdür? Bir de Sorosçu vakıf TESEV’in üyelerine bakın. Oradaki isimlerden bir çoğunun milletvekili yapıldığını göreceksiniz. Siz bunu rastlantı mı sanıyorsunuz? Ya Baykal zamanında yüzde 5 olan Güneydoğu oyunun bu dönemde yüzde 1’e düşmesine karşın; CHP kurmaylarının inatla HDP ile aynı ağzı kullanması? Demek ki CHP’yi özel yetiştirilmiş bir kadro yönetiyor...
O SAYFADA YAZILANSevgili CHP’liler! Bilen iyi bilir. En az yirmi yıldır hem çalıştığım gazetelerde hem de televizyon programlarında kararlı biçimde CHP’yi savundum. Bu yüzden bedeller ödedim. Şimdi de Atatürk CHP’sinin değerlerini savunmaya devam ediyorum. Lakin bu parti, 2010 yılında kurulan kaset komplosu ile sahiplerinden alınmış ve Amerikan yandaşı bir kadroya teslim edilmiştir. ABD; bunu Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası olarak planlamış ve yapmıştır. Bunun bilgisi de Amerikan kaynaklarında bulunmaktadır. Şimdi size geliştirilmiş Amerikan planı BOP’ta yer alan bir maddeyi, Muaviye’den Erdoğan’a DİN VE SİYASET adlı kitabımızın 255. Sayfasından aynen yazıyorum:“İkinci Irak Savaşı öncesi, TBMM’de yaşanan ‘Tezkere Reddi’ gibi hadiselerin yaşanmaması için, ‘köklü ve güçlü partilerin’, Ilımlı İslam ile kucaklaşmasanı sağlayacak çabalar yoğunlaştırılacaktır.” Burada, Deniz Baykal liderliğindeki CHP’nin 1 Mart 2003’te Irak Tezkeresi’ne direnmesi dile getiriliyor ve böyle engellerin yok edileceği söyleniyor. Ve bu partinin Ilımlı İslam’ı destekleyecek hale getirilmesi gerektiği yazılıyor. Açık açık...Ve plan gereği, Deniz Baykal’a ceza kesilip yerine Ilımlı İslam’ı destekleyecek bir isim getiriliyor: Kemal Kılıçdaroğlu...Bu isim Alevi bir aileden seçiliyor ki durum anlaşılmasın...Bu süreç, laik cumhuriyete kurulan Ergenekon-Balyoz gibi kumpaslarla paralel yürütülen bir süreçtir.Sevgili CHP’liler!Bu raporda, Ilımlı İslam Ülkesi olarak Türkiye; Ilımlı İslam Lideri olarak Tayyip Erdoğan, Ilımlı İslam Cemaat Lideri olarak Fethullah Gülen anılıyor...Ve “Köklü ve güçlü parti” CHP, Erdoğan ile Gülen’i destekleyecek hale getiriliyor.İşin garibi, bu yaşananlar ortada iken Deniz Baykal’ın sesini kısıp susmaya devam etmesidir. Acaba neyin karşılığı, diye sormadan edemiyoruz...
FETHULLAH SEVGİSİKılıçdaroğlu ‘nun partideki ulusalcıları ve özellikle de laikleri ezmesinin temel sebebi kendisine ABD tarafından verilen görevin sonucudur.Onun, Hasan Karakaya gibi CHP’ye demediğini bırakmayan bir yobaz için, iftiracı-küfürcü Akit Gazetesi’ne taziye yollarken cumhuriyet yandaşlarını adam yerine koymadığını görmüyor musunuz?Hükümet, Cuma namazını devlet dairelerine sokmak için anayasayı açıkça çiğneyen bir genelge yayımlıyor da CHP Lideri gözünü/kulağını kapatıyorsa bir sebebi olmalı değil midir? Hüseyin Aygün, “Kılıçdaroğlu beni Fethullahçıları eleştirmemem için uyardı!” diyorsa sebebi nedir? Ya Kılıçdaroğlu’nun gericiliğin yaygınlaştırma aracı olan türbana AKP’lilerden daha iştahla sahip çıkması?Ya bu zatın imam hatip okullarına arka çıkıp “Daha da geliştireceğiz!” demesi?Ya “Laiklik karın doyurmuyor!” çıkışı... Ya “1930’ların CHP’si değiliz!” diyerek şanlı devrim yıllarını kötülemesi. Partinin kuruluş ilkesi olan 6 OK’u çizip atması... Erdoğan; İsmet Paşa’ya hatta Atatürk’e saldırırken susup kalması... Dersimcilik oynaması...Sevgili Kurultay Delegeleri...Hayatını CHP’yi savunmaya adamış; bu tutumu nedeniyle AKP tarafından işinden edilmiş bir yazarın içten hatırlatmalarıdır bunlar.Artık bu genel başkandan bu partiye bir fayda gelmez. Lütfen, bu Kılıçdaroğlu’nu o koltuktan indirin. Çünkü o, Atatürk’ü hançerlemiştir. Siz, o hançeri tutan el olmayın...
YAŞAYIN TGB’LİLERBu kötü manzaraya karşın; iyi gelişmeler de oluyor. Türkiye Gençlik Birliği’nden (TGB) gençlerin Suriye ve Ürdün’de “Antiemperyalist Gençlik Toplantısı”na katıldıklarını öğrenince çok mutlu oldum. Bu örgütün genel sekreteri Vatan Partisi’nden milletvekili adayı olan Elif İlhamoğlu... Elif öyle güzel işler yapıyor ki... Onu CHP’den milletvekili yapsa idik kötü mü olurdu? Ama antiemperyalist gençleri gören bu Kılıçdaroğlu’nu sıtma tutuyor... Ona Kobani’ye gidecek genç lazım.Geçen hafta TGB İstanbul İl Başkanı Okan Özkan ile İl Saymanı Eser Keskin ziyaretime geldi. Bana TGB’nin masa takvimini ve “Kırmızı beyaz” isimli kendi çıkardıkları dergilerini hediye ettiler.Bu gençler; okul harçlıklarından kestikleri ile bürolar tutuyorlar, oraları boyayıp donatıyor ve çalışılacak hale getiriyorlar. Bu zinde ve bilinçli gençliği kuvvetle desteklemeliyiz. Ben de her ay kendilerine maaşımdan bir yardım yapıyorum. Lütfen sizler de TGB yöneticilerinden Eser Keskin ile bağlantıya geçin. Telefonu şu: 0534 526 4181 Not: Çağdaş insanlar da yobaz ve bölücü kesimi kadar fedakârlık yapmazsa Türkiye Cumhuriyeti’ni bunlardan kurtarmak mümkün olmayacaktır.