28 Mart 2024 Perşembe
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Doughnut (Simit?) ekonomisi

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

Kate Raworth kendisini 21. yüzyılın toplumsal ve ekolojik güçlüklerine değinen ekonomi düşüncesinin izini sürmeye adamış bir iktisatçıdır. 2017 yılında yayınladığı ‘21.Yüzyıl İktisatçısı Gibi Düşünmenin Yedi Yolu Doughnut Ekonomisi’ adlı kitap kısa sürede 15 dile çevrildi. Nihayet dilimize de ‘Simit Ekonomisi’ başlığıyla çevrildi. Doughnut adı verilen tatlı çöreği simit diye çevirmek esprisini bir yana bırakıp esasa geçelim.
Raworth bu yapıtını ana akım iktisat kuramının gerçek yaşamda pek de rastlanmayan ussal insan, serbest piyasa, marjlarda alınan kararlar gibi yaklaşımlarından rahatsız olan herkes için yazmış. Yalnızca eleştirmekle kalmayan yazar eleştirdiği bu modelin yerine ne konulması gerektiği konusunda simit ekonomisi modelini önermekte.

SİMİT NEDİR?
Raworth’a göre, simit, özü itibarıyla şöyledir: Kimsenin altına inmemesi gereken bir toplumsal tavanla kimsenin ötesine geçmemesi gereken küresel baskıların yarattığı ekolojik tavan. Herkesin güvenli ve denkser bir biçimde yaşayacağı alan bu ikisi arasında kalmaktadır. Simidin iç halkası (eşdeyişle toplumsal tabanı) kimsede eksik bırakılmaması gereken on iki temel gereksinimle sınırlanır. Bu on iki temel gereksinim şunlardır: Yeterli nicelikte gıda; temiz su ve düzgün bir sağlıksal temizlik; enerjiye ve temiz yemek pişirme olanaklarına erişim; eğitime ve sağlığa erişim; düzgün barınma koşulları; asgari bir gelir ve düzgün bir iş; son olarak bilgi ve toplumsal destek ağlarına erişim.
Yazara göre, 21. yüzyılda herkes bu simidin içine girmeli. Bunun için Raworth 21. yüzyıl iktisatçısı gibi düşünerek oluşturduğu Simit Ekonomisi yaklaşımında yeni bir ekonomik zihniyet yaratmak için yedi yolunu ortaya koyuyor.

Doughnut (Simit?) ekonomisi - Resim : 1

SİMİT EKONOMİSİNDE YEDİ YOL
Bu yedi yolun ilki amacı değiştirmektir. Amaç, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’daki (GSYH) artış olarak hesaplanan büyüme olmaktan çıkarılmalı, dengeli bir biçimde gelişerek yaşayan herkesin insan haklarını, yaşam veren gezegenimizin olanakları içinde karşılamak olmalıdır.
İkinci olarak büyük resim görülmelidir. Ana akım iktisatın kısıtlı dairesel akış grafiğine dayalı yeni-liberal anlatıyı bir yana koyup, ekonomiyi toplum ve doğanın içine konumlayarak ekonomiyi baştan çizmek gerekir.
Üçüncü olarak yapılması gereken iş insan doğasının geliştirilmesidir. Ana akım iktisatın esas dayanağı olan ussal insan, kendi çıkarlarını düşünen, birbirinden yalıtılmış, sürekli hesaplar yapan, beğenileri sabit ve doğa üzerinde egemen kişidir. Ancak insan doğası bundan daha varsıldır, toplumsal ve de canlılar dünyasına bağımlı bir varlıktır. İnsan doğasını besleyerek, simidin güvenli ve denkser alanına ulaşma şansı arttırılabilir.
Dördüncü olarak dizgeleri kavramak gerekir. İktisadi sisteme mekanik eğrilerle yaklaşmak yerine dinamik ve karmaşık bir sistem olarak bakmak gerekir.
Beşinci olarak bölüştürmek için tasarım yapılmalıdır. Eşitsizliğin iktisadî bir zorunluluk olmadığı düşüncesiyle sadece geliri değil bilgi gibi maddi olmayan varlıkların da bölüştürülmesi gerekir.
Altıncı olarak yenilemek için yaratmak gereklidir. Çizgisel olmayan, döngüsel bir ekonomi yaratmak ve insanları dünyanın döngüsel yaşam süreçlerine yeniden dahil etmek için yenileyici bir ekonomi düşüncesine gereksinim vardır. Temiz çevreyi yalnızca varsılların erişebileceği bir lüks olmaktan çıkarmak gerekir.
Yedinci olarak büyümeye karşı kuşkucu olmak gerekir. İktisadî başarımı ölçmek için GSYH ölçüsünden vazgeçsek de büyüme bağımlılığımızdan da kurtulmak gerekir. Sınırsız iktisadî büyüme doğal varlıkların kapasite sınırları nedeniyle olanaksızdır.

Doughnut (Simit?) ekonomisi - Resim : 2

SONUÇ
Bu yedi yol ile sınırları keskin siyasal reçeteler veya kurumsal düzenlemeler önerilmiyor. Bu yeni düşünme biçimiyle yeni ilke ve modeller geliştirilmeli diyor Raworth.
Simit ekonomisi insanlığın ortak geleceğiyle ilgili iyimser bir imgelem ortaya koyuyor. Bölüşümcü ve yenileyici bir tasarım ile başarılı bir denge yaratan bir küresel ekonomi inşa edilmeli.
Zihinlerin dansında ekonominin, sahnenin orta yerinde tek başına şarkı söylemeyi bırakıp koroya katılması zamanı gelmedi mi?