29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Efsanemiz ve şiirimiz toprak oluyor

Doğu Perinçek

Doğu Perinçek

Gazete Yazarı

Milletlerin de duyguları vardır. Milletimizin yüreği, ciğeri, canı, dili, elidir Fikret Otyam ağabeyimiz. Hiç kimse, Anadolu insanının aşkını, meşkini, sevinçlerini, gülüşlerini, gözyaşlarını, şakasını, cilvesini, öfkesini, isyanını onun kadar yürekten yaşamamıştır.Sevgisi de sövgüsü de Anadolu toprağı kokar.Bakışı, duruşu, seslenişi, yürüyüşü, o kadar bizdendir ki... O kadar candan ve o kadar içtendir ki...Her mahalle ve köy kahvesinde, siz görmeseniz bile o vardır, çınarın altında bağdaş kurmuş size hikâyesini anlatmaktadır.
MASALDIR VE DESTANDIRFikret Otyam, binlerce yıllık bir tarihin içinde birikmiştir. Asya bozkırlarından çizmesinde tozuyla, sırtında sazıyla gelen Dede Korkutlar, Hacı Bektaşlar, Yunus Emreler, Kazak Abdallar, Evliya Çelebiler, Aşık Veyseller, Yemen ellerinde kalan şehit, İzmir’e giren süvari, Nâzım Hikmet, Orhan Kemal, Rasin, Abidin Dino, Madımak’ta yakılan gelin, Arslanlı Yol’da yürüyen devrimci; hepsi ama hepsi Fikret Otyam’ın bilincinde dernek olmuştur.Çok görmüş, nice maceralardan geçmiş, acılarla pişmiş, yedi ateşten geçmiş, vurulmuş ve kırılmış, ama boyun eğmemiş bir halkın tarihin içinden ve dışından getirdiği her şey, onun varlığında toplanmıştır. Masaldır, efsanedir, destandır, Bekri Mustafa’nın hicvidir, Nasrettin Hoca şakasıdır, bilmecedir ve şiirdir bütün hayatı.
AĞABEYİMİZDİR VE KİRVEMİZDİRHepimizin ailesindedir, babamızdır, anamızdır, dayımızdır, ağabeyimizdir ve kirvemizdir.Onun kadar sohbeti tatlı bir Adem oğluna kimse rastlamamıştır.Doğaldır ve hâlâ doğanın içindeki insandır.Bir ayağı Fırat suyunda serinlenir, öbür ayağı Ergene ırmağında.Bir kucağında Urfa’nın ceylanları, öbür kucağında Ankara’nın keçileri.Sofrasında ve yüreğinde herkese ama herkese, erdemlisine ve günahkârına, ayakta kalana ve düşküne, diriye ve yaralıya, herkese ve herkese yer vardır.Başı pare pare dumanlıdır, bakışları Anadolu güneşi gibi sıcak. Beyni ve elleri, doğurgan ve yaratıcı.
BESMELEMİZDİRYazdıkları, boyadıkları, söyledikleri, geçtiği ırmak, çıktığı yokuş, koskoca bir insanlığa mirastır.Ocağın adamıdır, örgütlüdür, partilidir, kırk yıllık Aydınlıkçıdır. Dergâha kırk yıl ateş taşımış, odunun bile eğrisini sokmamıştır.Başına çöken Azrail, ondaki çalışma ateşini söndürememiştir. Yaşamak, iş yapmaktır Fikret Ağabey için.Biraz önce Filiz’le konuştum, diyaliz makinesine bağlanmış o ermiş, daha dün “Aydınlık’a yazmaya başlıyorum” diyormuş.Her başlangıcı besmeledir. Hatırasıyla her işimizi âsan eder. Bize o besmelesini bırakmıştır.
NEFESİMİZDİR VE YÜREK ATIŞLARIMIZDIRSon sergisine, “Ankara’ya Elvedâ” adını vermişti. Olmaz dedim, “Ankara’ya Merhaba” olsun.O buluşmamızda dayanamadım, gözyaşlarımı sakladım.En son Antalya’da artık vedâ görüşmemizdi. Gülüyoruz ama ikimiz de farkındayız, belli etmiyoruz, edep ve erkân öyle çünkü. Doya doya sarılamadım ağabeyime, “nereye gidiyorsun” diye soramadım kirveme.Toprak kokan o efsane, şimdi toprağa dönüyor, Anadolu’nun bağrına...Hangi bilinç, hangi yürek, Fikret ağabeye elvedâ diyebilir...Hangi ciğer, onsuzluğa dayanabilir.Binyılların erenlerinden kalan nefestir.Nefesimizde ve yürek atışlarımızda o vardır.