20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Şehit olmaya hazırız

TPAO’nun küçültülmek istenmesiyle ilgili Aydınlık’a konuşan Petrol-İş Sendikası üyesi işçiler, ‘TPAO bizim için vatandır. Nasıl ‘Vatan bölünmez’ diyorsak TPAO’yu da böldürtmeyeceğiz, sattırmayacağız’ sözleriyle kararlılıklarını ilan etti

Şehit olmaya hazırız
A+ A-

Ekrem Demir / Adıyaman

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Adıyaman, Batman ve Trakya Bölge Müdürlükleri bünyesindeki sahalarda sürdürülen kuyu tamamlama ve sondaj faaliyetleri ile Ankara Genel Müdürlük’te yürütülen sismik faaliyetler ve workover işleri TPIC’e devredilmek isteniyor. Petrol-İş Sendikası mart ayından bu yana iş bırakma eylemleriyle bu özelleştirme girişimlerine karşı mücadele ediyor. Müzakere yöntemiyle de çözüm yolları arayan sendika yöneticileri, Enerji Bakanlığı yetkilileriyle yaptığı görüşmede bir sonuca ulaşamadı.

Peki aylardır eylem yapan kurumun işçileri ne düşünüyor?

ÖZEL SEKTÖR HİZMET GÖTÜREYİM DEMEZ’

İşyeri temsilcilerinden İlhan Tünay, TPAO’yu küçültmenin işçileri perişan edeceğine dikkat çekti. “Bu sektörde 15-20 senedir çalışan işçinin piyasada yapacağı bir iş olmaz. Esnaflığı, ticareti bilmez. Başka bir kuruma da gidemez” diyen Tünay özelleştirmenin zararlarını da şu örnekle anlattı: “TEDAŞ özelleştirildikten sonra halkın telefonlarına doğru düzgün cevap verilmiyor. ‘Biz çağrı merkezi kuruyoruz’ falan deniliyor ama boş. Sokaktaki ampulün parasını bile vatandaştan alıyorlar. Diyor ki: ‘Ampulü getir takayım.’ Özelleştirilmeden önce böyle miydi? Hayır. Devlet ‘Vatandaşıma bu hizmeti götürmeliyim, sorunu gidermeliyim’ diyordu. Ama şimdi özel sektör öyle demiyor. Kimi kime şikâyet edeceksin onu da bilmiyorsun. Şikayet ediyorsun dilekçeye yanıt verilmiyor.”

EKONOMİYE KATKI SAĞLIYOR’

62 yıllık bir şirket olan TPAO’nun tarihinde birçok kez vergi rekortmeni olduğunu belirten Tünay, “Yıllardır devlet ekonomisine katkısı bulunan böyle bir kurumu, Ortadoğu’daki olaylardan dolayı petrol fiyatlarının gerilemesiyle birlikte gözden çıkarıyorsun. Bu devlet politikasına yakışmaz, enerji politikasına da uymaz. Örneğin Akdeniz’de İsrail ortaklığı doğalgaz taraması yaptı. Bu doğalgaz aramasına misilleme olarak TPAO’ya direkt talimat verildi: ‘Gidin orada çalışmanızı yapın, kara sondajı ve sismik yapın.’ Peki TPAO’yu özelleştirdiğinizde herhangi bir özel şirkete bunu diyebilir misiniz? Özelleştirdiğinizde elinizde böyle bir şirketiniz de kalmayacak” diye konuştu. TPAO’nun daha önce bütünleşmiş yapıya sahip olduğunu hatırlatan Tünay, şöyle devam etti: “Bir sürü kolu vardı: BOTAŞ, TÜPRAŞ, PETKİM. Petrol Ofisi. Bunların hepsi kazanımdı. Üniteleri de kazanan birimleriydi. Kazanan birimlerin tamamını özelleştirdiler. TPAO’yu kolsuz kanatsız bıraktılar. TPAO’nun kolsuz kanatsız hali bile bütün insanlığa hizmet etti.”

İNANIRSAK ENGELLERİZ’

İşyeri temsilcilerinden İsmail Üzümcü de herkes gibi özelleştirmeye karşı. TPAO’nun zarar eden bir kurum olarak gösterildiğini savunan Üzümcü, “Memleketimizde ne kadar arama yapıldığına baktığımız zaman dünya ortalamalarının çok altındayız. ‘Petrol yok’ diyoruz ama ne kadar aramışız? Mesela Adıyaman, Batman, Lüleburgaz gibi petrol bölgelerinde dahi bazı sahalar boş çıkabiliyorken Türkiye Petrolleri daha az saha aradığı için daha az petrol buluyor. Bunları geliştirmekten ziyade ‘Sürekli küçülelim, bölünelim. Bölünürsek daha iyi yönetiliriz’ gibi yorumlarla yola çıkılıyor. Türkiye Petrolleri’nin yönetimsel bir hatasından dolayı şu anda içinde bulunduğumuz duruma geldik. Bunun da yöneticilerimizden çok bize zararı olacak. Küçülürse işçiyi belirsizlik bekliyor” ifadelerini kullandı. Özelleştirme çabalarını boşa çıkarabileceklerine inandıklarını söyleyen Üzümcü, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Şöyle bir şey var: ‘Ne kadar direnirseniz direnin, siyasi konjonktür bildiğini yapar.’ Ben buna inanmıyorum. Daha önce de darbeler yapılıyordu, çokta iyi yapıyorlardı. Ama 15 Temmuz’da bir darbe yapılmak istendi ve yapılamadı. Bu demek oluyor ki insanlar isterse özelleştirmeleri de yaptırmaz. Biz bu konuda sonuna kadar elimizden geleni yapacağız.”

SENDİKALAR BİRLİK OLMALI’

İşyeri temsilcilerinden Hanifi Dayar da, daha önceden yapılan özelleştirmelerin Adıyaman’a zarar verdiğini hatırlattı. Dayar, “TEKEL, TEDAŞ, Gübre Fabrikası, Yem Fabrikası, Sümerbank, Et Balık hepsi özelleştirildi. Bu kurumlarda çalışanların çoğu perişan oldu, aile birliği ve dirliği bozuldu. Şimdi TEKEL’in yerine okul, Sümerbank’ın yerine bina, Yem Fabrikası’nın yerine inşaat, Et Balık Kurumu’nun yerine hastane yaptılar. Buralar Adıyaman nüfusunu besleyen yerlerdi” dedi.

TÜPRAŞ’ın özelleştirilmesine karşı direndiklerini ancak engel olamadıklarını belirten Dayar, “O zaman konfederasyonlar ve sendikalar arasında birlik ve dayanışma olmadı. Sadece canı yanan bağırdı. Konfederasyonlar ve sendikalar destek olmadıkları için canının yandığıyla kalıyorsun. Şu anda da bizim canımız yanıyor” sözleriyle çözümsüzlüğün kaynağına işaret etti. Dayar, konfederasyonların özelleştirmeye karşı birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı.

TPAO VATANDIR’

Dayar TPAO’nun küçültülmesine karşı kararlılıklarını şu sözlerle ifade etti: “Cumhurbaşkanımız diyor ki: ‘Bir toprak parçasının vatan olabilmesi için şehit olması lazım.’ Evet bizim için de şehit olmayan, kanla sulanmayan bir toprak parçası vatan olamaz. TPAO’da iş kazasında onlarca insanımız yanımızda ölmüş. Bu uğurda şehitler vermişiz. Onun için ‘TPAO da bizim için vatandır’ diyoruz. ‘Vatan bölünmez’ diyorsak biz de ‘TPAO’yu böldürtmeyeceğiz, sattırmayacağız’ diyoruz. Ve bunun için gereken her şeyi de yapacağız. Şehitlikse şehit olacağız. Gazilikse gazi kalacağız.”

ADIYAMAN HALKINA ÇAĞRI

İşçiler olarak umutlarını hiçbir zaman yitirmediklerini söyleyen İlhan Tünay, yaptıkları işe inandıklarını, TPAO’nun küçültülmesini engelleyeceklerini ifade etti. Tünay, Adıyaman halkına da şu çağrıda bulundu: “Adıyaman için TPAO çok önemli. Çünkü TPAO’nun Adıyaman ekonomisine senede yaklaşık 20 trilyon girdisi var. Adıyaman sanayi esnafı, organize sanayi sitesi, çarşı esnafı, eşraftan dediğimiz kesim dahil hepsi buradan kazanıyor. Ekmeğimize sahip çıkmalıyız.” Tünay, Türk-İş’e ve sendikalara mücadele çağrısında bulunarak, “Siz üyelerinizle, çalışanlarla ayaktasınız. Emekçilerin varlığıyla siz oradasınız, onlara sahip çıkmanız gerekiyor. Eğer bugün bize sahip çıkmazsanız yarın zaten o koltuklara oturacak üye de bulamayacaksınız” dedi.

Son Dakika Haberleri