Erdoğan 3 affı birlikte planlıyor: Ergenekon, AKP ve PKK

AKP-Cemaat kavgası.

Erdoğan, saldırı hazırlığını tamamlamak üzere.

Evet, hamle yapıyor.

Henüz gol yollarına değil.

Savunmayı tahkim için.

Orta hakemi değiştirdi ya.

Yediği golleri iptal ettirmeye başladı.

***

Eski hakim ve savcılar gönderildi.

Yeniler getirildi ya.

17 Aralık tutukluları bırakılıyor.

“Kutucu müdür” de serbest.

İçeri alınmaları yol kazasıydı.

Tahliye: AKP normali.

Nedense: 4.5 milyon doların iadesi unutulmuş.

***

Bir kıyaslama.

Mehmet Perinçek:

“Soykırım” iddiasına karşı konferans verecek.

Buşvurdu. “Yurtdışı çıkış yasağı” kaldırılmadı.

“Kutucu” müdür: Çıkış serbest.

İstediği ülkede tatil yapabilir.

Az mı? 57 gündür içerdeydi.

Stres yapmıştır.

Bu kadar fark: Olacak artık.

***

Bilal Erdoğan savcılığı teşrif etmiş.

İfade formalitesini yerine getirmiş (5 Şubat).

Kimsecikler görmemiş. 1 hafta sonra haber oldu.

Ne diyebiliriz.

Babamızın savcıları değil ya!

***

HSYK yasa teklifi raftan indirildi.

AB’nin baskısıyla askıya alınmıştı.

AKP baktı. Fayda-maliyet analizi yaptı.

Vardığı sonuç: “Yargısız operasyon olmaz.”

Teklifi Meclis’ten geçirdi (15 Şubat).

Sonuç: Cemaat yargı karargâhını kaybetmek üzere.

Bir şartla: Gül, risk sevmezliğini sürdürüp onaylarsa.

Sonra?

Büyük buluşma gerçekleşir.

Cemaat ile sanık sandalyesi arasında.

***

Diğer “cephe”de durum netleşiyor.

Ergenekon, Balyoz ve benzerlerinde.

AKP de, Cemaat de tahliye istemiyor.

Yurtseverler “uzun tutukluluk”tan başvuruyor.

Cemaatçi heyetler otomatiğe bağlamışlar.

Hepsini, ısrarla reddediyorlar.

Hükümetin dikkati de o yönde.

Meclisteki yasa teklifi “özenle” yazılmış.

“Aman tahliyelere meydan vermesin” diye.

***

Sabah’tan bir yazarla konuştum.

Aydınlık’ı eleştirdi.

“Tayyip Bey bir süredir ‘milli güçler’ vurgusu yapıyor.”

Devamı ilginçti.

“Siz de zaten milli güçler diyorsunuz. Ama hâlâ ona saldırıyorsunuz...”

Destek vermemiz gerekiyormuş.

***

Ne diyebilirdim ki?

AKP’nin yasa teklifine bakmak yeterli.

Bütün çaba:

Ergenekon davalarında tahliye olmasın.

Oysa Hakan Fidan ifade olayında:

3 günde yasa çıkarılmıştı.

Özel sohbet olduğu için.

Sabah yazarı itirazı denemedi bile.

***

Konuyu İslamcı çevrelerle de konuşuyorum.

Ortak payda: “Evet haksızlıklar oldu.”

Tahliyeler: “İşte, özel yetkili mahkemeler kaldırılıyor.”

Ama tahliye getirmiyor. “Bakmak lazım.”

***

İslamcı kıdemli bir gazeteci.

25 yıldır tanışırız. Açık sözlüdür.

Hükümet politikalarının arka planını bilir.

Ergenekon davalarını konuştuk.

Geciktirilen “tahliyeleri” de.

AKP’nin çifte standardını hatırlattım.

Hakan Fidan, Bilal Erdoğan örneklerini.

Ergenekon’da ise uzatıyor.

Cevabı: “Bu kadar oyun olacak.”

Yani: AKP, tahliyeleri yapabildiği kadar geciktirecek.

***

Tayyip Erdoğan’ın hesabı belliydi.

Yurtseverlerin Öcalan’dan önce çıkmasını istemiyordu.

Ergenekon tutsaklarına ihtiyacı vardı.

PKK’ya af çıkaracak. Ergenekon’un arkasına saklanacak.

***

Erdoğan hesabı genişletti.

Şimdi anladılar ki.

Genel affa AKP’nin de ihtiyacı büyük.

Başta Erdoğan’ın kendisi olmak üzere.

Başka türlü yolsuzluk dosyalarından kurtuluş yok.

Yine: Erdoğan kendisine af çıkaracak. Fakat Ergenekon’un arkasına saklanacak.

***

Bir hesabı da Cemaat’e operasyon:

Sıkça dillendiriyorlar.

AKP’nin acil gündemi Cemaat’i yargılamak.

Onlara göre: Genel af, yargılamanın önünü keser.

***

Öyle anlaşılıyor ki: Seçimden önce sadece Başbuğ çıkacak.