19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Erdoğan ne demek istedi!

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Tayyip Erdoğan seçim mitinglerine devam ediyor. İsim vermeden AKP’ye oy istemeye devam ediyor. “Elbette gönlümde bir aslan var” ifadesini kullanıyor. Öyle görünüyor ki önümüzdeki günlerde perdeyi tamamen indirecek. Doğrudan AKP’ye oy isteyecek. 

Erdoğan önceki gün Van’daydı. Kritik bir cümle kullandı. “7 Haziran kırılma noktası” dedi. Şu günlerde Ankara kulislerinde Erdoğan’ın bu cümlesi tartışılıyor. “Erdoğan ne demek istedi?” sorusuna yanıt aranıyor. 

YENİLGİNİN İTİRAFI 

Önce bu sözlerin camda yazılı olup olmadığı araştırıldı. Kesin bir bilgi edinilemedi. “AKP’nin seçimleri kaybedeceğinin itirafı” diyen de var, “Erdoğan’ın sözlerine farklı bir anlam yüklemeyin” diyen de. 

Hedefin HDP olduğunu iddia edenler olsa da pek inandırıcı bulunmuyor. “Erdoğan-PKK/HDP atışması göz boyama. 7 Haziran akşamı oy verme işlemleri sona erince bitecek. Kırılma olmaz” görüşü öne çıktı. 

KUMAR! 

Erdoğan’ın önümüzdeki günlerde seçim sonuçlarını da etkileyecek riskler alabileceğine vurgu yapılıyor. Kulislerde, “Erdoğan yenilgiyi hazmedemez. Kabul etmez. Bu nedenle akla hayale gelmeyecek işlerin altına imza atabilir” sözleri duyuluyor. 

Erdoğan’ın alacağı riskin sonuçları konuşuluyor. Alacağı riskin AKP’ye yarayıp yaramayacağı tartışmalı. AKP’liler tedirgin. “Türkiye eski Türkiye değil, dikkatli olmak gerek” deniyor. Erdoğan’ın alacağı risklerin ters tepeceğini düşünenler çoğunlukta.  

Mevcut durumun bile AKP’nin aleyhine olduğunu düşünenler var. “Kumar olur” yorumu yapılıyor. 

AYN EL ARAP (KOBANİ) 

Erdoğan Van’da, Ayn El Arap (Kobani) ile ilgili de açıklamalar yaptı. Eskiden “Kobani” diyenlere kızar, Ayn El Arap derdi. Şimdi bu hassasiyetini de bırakmış görünüyor. Kobani’yi kendilerinin kurtardığını ifade etti. 

AKP-ABD-PYD-Peşmerge-ÖSO işbirliğini işaret etti. 

BENİ YARGILAYAMAZSINIZ 

Gündemindeki bir başka konu da AKP adına meydanlara çıkmasıydı. Daha önce “Ben meydana çıkmayayım da meydan onlara kalsın, istedikleri gibi at oynatsınlar” diyerek seçime giren diğer partilere saldırmıştı. 

Van’da kendisinin meydanlara çıkışı ile ilgili yargıya başvuranlara, “Beni vatana ihanet dışında yargılayamazsınız” mesajı verdi. Bu bir ilkti. Bugüne kadar hiçbir cumhurbaşkanı böyle bir savunma yapmadı. 

ÇOCUKLARLA MİTİNG 

Erdoğan’ın da Davutoğlu’nun da mitingleri zayıf. Hele Erdoğan’ın mitinglerinin ana gövdesini öğrenciler oluşturuyor. Bu da onları çıldırtıyor. Erdoğan’ın miting için gittiği yerlerde günah keçisi valiler oluyor. Mitinglerin zayıflığından onlar sorumlu tutuluyor. 

İçişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili valilerin içinde bulunduğu durumu, “vahim” olarak niteledi. Erdoğan illerine gelmesin diye dua edenler olduğunu bildirdi. Arkasından da şunları söyledi: 

“Valiler ne yapsın. Sayın Erdoğan memnun olmayınca acısını onlardan çıkarıyor. Demediğini bırakmıyor. Valiler korkudan kalabalık toplamak için akla gelebilecek her şeyi yapıyorlar. Tabi ilk akla gelen okullar oluyor. Mitinglerdeki çocuk ağırlığı bundan. Vatandaş eskisi gibi değil, artık meydana gelmiyor. Vali vatandaşı zorla meydana getiremez ki!” 

SÜRPRİZ  

Seçime çok az bir süre kaldı. Ama kafalar hâlâ karışık. Öyle görünüyor ki son güne kadar, hatta sandık başına gidene kadar bu karışıklık devam edecek. Toplumun nabzını en iyi hisseden mahalle bakkalları, taksiciler, büfeciler, kahveciler de aynı görüşte.  

Ankaralı bir mahalle bakkalı ile sohbet ediyorum. Gözlemlerini, “Bu seçim bir garip. Herkes birbirine ‘kime oy verelim’ diye soruyor. Bana öyle geliyor ki bu seçimin sonucu sürpriz olacak” diye anlattı. Arkasından da “Vatan Partisi ne yapar?” diye sordu. 

Neden sorduğunu merak ettim. “Herkes bana bu soruyu yöneltiyor. Onlara doğru bir cevap vermek istiyorum” diye karşılık verdi. 

Vatandaşın TBMM’de temsil edilen partilere güveni kalmamış. Kendisini TBMM’de temsil edecek parti peşinde!