Erdoğan’ın bir telefonluk işi var!

Ö nce, bazı açıklamalar.

İlki Genelkurmay Başkanlığı’ndan.

“Bölücü terör örgütü PYD” (8 Ekim 2014 tarihli gazeteler).

***

Malum: PYD, PKK’nın Suriye kolu.

Aynelarap’ta (Kobani) IŞİD karşısında direnemedi.

Şehir tam düşecekken, ABD yardımına koştu.

***

İkinci açıklama Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan.

Afganistan dönüşü uçakta konuştu.

Biraz uzun. Fakat nüansları önemli. Olduğu gibi aktarıyorum.

“Son günlerde bir şeyler dolaşmaya başladı. Nedir o?

PYD’ye silah desteği vermek ve PYD’ye verilecek silah desteğiyle IŞİD’e karşı burada bir cephe oluşturmak. Tamam da PYD şu anda bizim için PKK ile eştir, o da bir terör örgütüdür. Bir terör örgütüne kalkıp da bize dost olan NATO’da beraber olduğumuz Amerika’nın böyle bir desteği, açıktan açığa söyleyerek bizden ‘evet’ ifadesini, yaklaşımını beklemesi çok çok yanlış olur, böyle bir şeyi bizden beklemesi mümkün değil, böyle bir şeye de biz ‘evet’ diyemeyiz.” (19 Ekim 2014, Hürriyet ve ajanslar).

***

Bir haber:

Obama, Erdoğan’la telefonda görüştü (20 Ekim 2014).

“Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada özellikle Kobani’deki durumun ele alındığı ve iki liderin IŞİD’e karşı işbirliğini güçlendirmek için birlikte çalışmayı sürdürme sözü verdikleri belirtildi.” (Amerika’nın Sesi Radyosu, 21 Ekim 2014).

***

Bir haber daha:

“Amerikan uçakları Kobani’deki PYD’ye havadan silah yardımına başladı.” (20 Ekim 2014, ajanslar).

***

Amerika’dan açıklama:

“ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, PYD’yi terörist örgüt olarak görmediklerini söyledi.” (20 Ekim 2014, ajanslar)

***

Son açıklama Türkiye’den.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan.

“Biz bölgenin tüm tehditlerden arınmasını istiyoruz. Bugün ABD’nin Kobani’ye savunan tüm güçlerine havadan atarak ulaştırdığı ya da Iraklı Kürt kardeşlerimiz tarafından sağlanan askeri ve tıbbî yardımı bu çerçevede değerlendiriyoruz... Esasen biz Peşmerge güçlerinin destek için Kobani’ye geçmeleri için yardımcı oluyoruz.”

(20/21 Ekim 2014, ajanslar/gazeteler).

***

Sonuç:

Bir: AKP iktidar, Erdoğan da cumhurbaşkanı değildir.

Güçleri ancak “hırsızlığı” örtmeye yetiyor.

Konumları göstermeliktir.

***

İki: Erdoğan/Davutoğlu, ABD karşısında “hiç”tir.

Bir telefon... 24 saat geçmeden kendi sözlerini çiğnediler.

Türkiye’yi savunmalarından vazgeçtik.

Kişisel siyasi çıkarlarını bile savunamıyorlar.

Belli ki: Mecburlar. Mahkûmlar.

***

Üç: Erdoğan/Davutoğlu, tarihte bir ilktir.

Kendi teröristine silah yardımı yapıyorlar.

Hem de: Yarın kendilerine çevirileceğini bilerek.

Bu, nasıl bir acziyettir!

***

Dört: ABD, Akdeniz’e “Kürt koridoru” için abanmıştır.

Kendisi karaya inemiyor.

Üç işbirlikçisi var: AKP, Barzani ve PKK.

Güçleri yetmez. Geleceğin değil, geçmişin kuvvetleri bunlar.

Barzani ve PKK, IŞİD’e bile direnemedi.

AKP de “koridorculuk”ta ısrar ederse çatlar.

***

Beş: Kaydetmeden geçemeyeceğim.

Kılıçdaroğlu cephesi: İtiraz yok!

***

Altı: İki formül veriyorum.

Yıkılırsın: Bölgeyle (Şam-Bağdat-Tahran) düşmanlık.

İktidar olursun: Bölgeyle dostluk.

***

Özet: İktidar alanı boştur.

Doldur(a)mazsanız, doldururlar.