24 Nisan 2024 Çarşamba
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ergenekon’da nereden nereye?

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Washington, Beyaz Saray’da bir Oval Ofis var. Çok ünlü. ABD başkanlarının özel ofisi. O ofis nelere nelere şahit olmadı ki! Ülkesini satanlar, kendi halkına kumpas kuranlar, emrinize hazırım diye hazırola geçenler... Kimler, kimler!.. 

Dili olsa da konuşsa. Ne sırlar ortaya çıkar. 

Ergenekon tertibinin düğmesine de orada basıldı. Bilgiyi veren de Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Fehmi Koru. Koru, 1 Şubat 2008 tarihli Yeni Şafak’ta “Ergenekon operasyonunun düğmesine 5 Kasım 2007 günü Oval Ofis’te ABD Başkanı Bush bastı” diye yazdı. 

Bush düğmeye basarken yanındaki kişi de Tayyip Erdoğan’dı. 

TERTİPLER PEŞ PEŞE GELDİ 

Tertipler peş peşe geldi. F tipi polislerin, F tipi yargıçların kestiği kestik, astığı astıktı. Burunlarından kıl aldırmıyorlardı. Ülkenin başbakanı davanın savcılığını üstlenmişti. Tertibin baş aktörlerinden Zekeriya Öz’e makam aracını göndermekte hiçbir sakınca görmedi. Hatta bunu kamuoyuna duyurarak gövde gösterisi yaptı. 

Danıştay saldırısı nedeniyle müebbet hapse mahkum edilen Osman Yıldırım, davaya bakan özel görevli hakim ve savcıların “Osmanım”ı oldu. Duruşmaların başlaması ile birlikte rüzgar tersten esmeye başladı. Mahkemelerdeki savunmalar bugünlerin habercisi gibiydi. 

İÇERİDE DIŞARIDA MÜCADELE! 

Tutsaklar içeride mücadele ederken dışarıda da hareketlilik arttı. İki taraf da birbirini tetikledi. Yaratılan korku imparatorluğu kırılmaya başladı. Halk sahneye çıktı. Silivri’yi kuşattı.  

2012 19 Mayıs’ında gençler ayağa kalktı. 230 bin kişi İstiklal Caddesi’ni inletti. Aynı yıl Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Ankara Ulus’ta yüzbinler barikatları yıktı. Arkasından 10 Kasım’da bir milyon 89 bin kişi Aslanlı Yol’dan Ata’sının huzuruna çıktı. 

13 Aralık’ta yüz bin yurtsever Silivri önünde barikatları aşıp mahkeme kapısına dayandı. Dışarıdaki hava duvarları aştı. Bir general durumu, “Hepimiz sevinçten ve gururdan ağladık” diye özetledi. 

AKP-PKK ORTAKLIĞI 

Derken “Haziran Direnişi” geldi. Türkiye’nin her meydanında, her mahallesinde, her sokağında milyonlar harekete geçti. Herkesin elinde Türk bayrağı ve Atatürk posteri vardı. Erdoğan günlerce Ankara Kızılay’daki makamına gelemedi.  

Halkın mücadelesi yükselince AKP-F tipi örgüt koalisyonu dağıldı. Atatürk ve bayrağı gören AKP ile PKK ise birbirine sarıldı. HDP’li Selahattin Demirtaş, AKP’ye sahip çıkarak halkı darbecilikle suçladı. AKP’yi koruma altına almak gerektiğini söyledi. 

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI 

Her şey adım adım değişmeye başladı. Rüzgar artık tersten eser oldu. Halkın ayağa kalkışı Anayasa Mahkemesi’ni de etkiledi. Mahkeme’nin verdiği kararla Silivri boşaldı. Yurtseverler dışarı çıktı. 

TERTİPÇİLER SİLİVRİ’DE 

Tertipçiler birbirine düştü. Tertibi yapan polis şefleri bir bir kulaklarından tutulup Silivri’ye gönderildi. Kumpaslarla yurtseverleri hapse tıkanlar, şimdi Silivri’de onların koğuşunda günlerini dolduruyorlar.  

Son yapılan HSYK seçimlerinde yargıda F tipi örgütün etkisi kırıldı. Sıra tertipçilerin yargı ayağına geldi. Yarbay Ali Tatar’ı ölüme götüren yargıç şimdi hesap veriyor. O da Silivri’de gününü bekliyor. Sırada diğerleri var. 

YARGITAY C. BAŞSAVCISI 

Ergenekon dosyasına gelince. Dosya Yargıtay’da. Ama içinden çıkılır gibi değil. 

İlk haber Hürriyet gazetesinin deneyimli muhabirlerinden Oya Armutçu ve Nurettin Kurt’tan geldi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ergenekon Davası’nın esastan bozulmasını istedi. İlk saatlerde biraz tartışılsa da haberin gerçek olduğu anlaşıldı.  

Kumpas zaten çökmüştü. Şimdi sıra bu çöküşün mahkeme kararı ile tescillenmesinde.  

FİLMİ ÇEKİLMELİ 

Bütün bunları niye anlattım. Washington’da Oval Ofis’te başlayan macerada sona gelindi. Dünya çapında bir olay. Sürecin mutlaka filmi yapılmalı. Gelecek kuşaklar da öğrenmeli. Ne dersiniz?