19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Esad cumhurbaşkanı idi ‘lider’ oldu

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Suriye’nin öğrettiği: En berbat diktatörlük, devletsizlikmiş!

Başkent Şam, 5 Haziran’a sakin başladı. Hele geceki silahlı kutlama selinden sonra.

Arada, uzaktan havan sesleri geliyor. Suriye normali: Kimse umursamıyor. Çocuklar bile.

Durup arada kulak kesilen bizleriz. İlk gün sayıyordum. Sonra bıraktım.

Bir not: Seçim günü Şam’a 32 havan fırlatılmış. El yapımı olduğundan etkisi az dediler.

***

Suriye geceyi ayakta geçirdi. Esad kazandı diye mi?

İki rakip adayı yendi diye mi?

Hayır.

Esad’ın kazanacağından şüphe yoktu. Batıdaki öngörü de böyleydi zaten.

Farkındaydılar: Terör, Esad’a desteği artırmıştı. Bizim Dışişleri’nin strateji kuruluşları da bunu tespit ediyordu. Orsam’ın Suriye raporlarında görürsünüz.

Burada görüştüğümüz herkesin ortak görüşü:

“Liderimiz etrafında birlik olduğumuzu gösterdik.”

***

Suriyeli aydınların tespiti:

“Esad, krizde önce sadece cumhurbaşkanı idi.”

Şimdi: “Lider oldu.”

Terörün arkasındaki Batılılar da görüyor.

Boşuna değil: G 7 ve AB’nin “seçimler düzmece” açıklamaları. Halk desteği tescilli bir Esad’la mücadele edecekler artık.

***

Karşı cepheden itirazlar çok.

3 milyon mülteci. 6 milyon Suriye içinde yer değiştirdi.

Bazı bölgelerde seçim yapılamadı. İç savaş ortamı...

Hepsi doğru.

***

Eksilere devam edelim.

Kuvvetle muhtemeldir ki:

Bir: Usulsüzlükler yapılmıştır. İki: Esad lehine kayırmalar olmuştur. Üç: Seçim standartarı düşük kalmıştır.

Bunlara da itiraz etmem.

***

Bir de şöyle düşünün.

Milyonlarca Suriyeli evinden barkından oldu. Yüzbinler yakınlarını kaybetti. Ülkesi yakıldı, yıkıldı. Dediler: “Suriye’ye demokrasi getireceğiz.”

Ne geldi?

Kafa kesen, kendisinden başka herkesi “kafir” sayan El Kaideciler. “Kafir” ilan edilmek şaka değil: Malın, canın ve kadının ona helaldir!

Bunların yolunu kim açtı?

Irak’ta, Afganistan’da, Libya’da milyonların kanına girenler. ABD’si, Fransa’sı, İngiltere’si..

***

Burada konuştuğumuz Suriyeliler soruyor:

“Batılılar bizi aptal mı sanıyor? Bunları göremeyecek kadar kör müyüz?”

***

Haber için gittiğim ülkeleri övmeyi sevmem. Hele yöneticilerini. Ama gerçeği teslim etmek gerekiyor.

Suriyelinin gözünde Esad artık bir sembol. Canının, malının, özgürlüğünün sembolü.

Seçim en yüksek standartta yapılsaydı? İnanın sonuçlar fazla değişmezdi.

Silahlı kutlama gecesinde bu açıkça görüldü. Herkesin dilinde üç kelime: “Allah, vatan, Esad!”

Halkın göğe sıktığı kurşunlar Batıya bu mesajları gönderiyordu adeta.

***

Kutlamaları Alevilerle sınırlı sananlar olabilir. Özellikle baktım. Arabaların üstünde çok sayıda tesettürlü kadın vardı.

***

Şam’a en son iki yıl önce gelmiştim. İnsanlar o zaman kaygılıydı. Endişeliydi.

Şimdi: Özgüven patlaması yaşıyorlar.

Özeti: “Kazandık!”

***

Suriyeli Hıristiyanlar?

Batılı ülkelerin safında yer almaları beklenirdi değil mi?

Sahadaki gerçek şu:

Başta İhvan siyasi İslamclılar: Batıyla birlikte kendi ülkelerine yakıyorlar.

Hıristiyanlar: Batıya karşı kendi ülkelerini savunuyor.

Bizim İslamcıları duyururum. (Bu konuyu genişçe yazacağım.)

***

Şam’da bir kez daha öğrendim. Demokrasi: Önce yaşama özgürlüğü demekmiş.

En berbat diktatörlük: Devletsizlikmiş.

(Suriye’de El Kaide bölgelerinde yaşayanlar bunu iyi biliyor).

Ülke yoksa: Sen de yoksun.