Eşikteki 3 bela ve sözde barış süreci!

Tayyip Erdoğan, Kürt sorunu bitti deyip şunu ilave etti: -"Ortada kurulan bir masa filan yok!" 

HDP, “Masa yok idiyse Apo ile buluşmalar ve Dolmabahçe'de kurulan neydi?” sorusunu soruyor. Durum bu noktaya varmışsa bizzat Cumhurbaşkanı ile Başbakan, içe-riğinin ne olduğunu yıllardır kimsenin öğrenemediği sözde çözüm sürecinin noktalandığını resmen ilan etmek zorundadır. Öyle ya ortada bir sorun ve masa yok ise süreç ne adınadır? 

Bırakın bir devleti, bir şirket bile hem nalına hem mıhına diye yönetilemez! 

Tamam Tayyip Erdoğan'daki bu mevsimsel savrulma seçim öncesi milliyetçi seçmeni etkilemek adına lâkin bilmem farkında mıdır yarattığı beklentilerle birlikte yaşama olgusu sabote edilmiş oluyor. 

PKK olayında gelinen nokta, eşikteki belanın en büyüğüdür ve 2015'in ikinci yarısında ciddi sonuçları olacaktır. 

İkinci husus, ekonomik kriz hadisesidir ki FED'in Eylül'de faiz artırımı ile buhran derinleşecektir. İlginçlik AKP'nin bu konuda peşinen teslim bayrağını çekmiş olmasıdır. 

Üçüncü bela ise Suriyeli sığınmacıların durumudur ve AKP gitmeden bu sorunun aşılması mümkün görünmüyor... 

VATAN PARTİSİ MECLİS'TE OLMALI 

Türkiye bugün adeta Osmanlı'nın son dönemini yaşıyor. 

TBMM'deki partiler ise Duyun-u Umumiye Teşkilatı misyonunda. 

Düşünün Milli-Üniter Cumhuriyetten rövanş almak isteyen AKP ile HDP ve onların işbirlikçileri Dersimli Kemal'in Y-CHP'si ile Müdür Bahçeli'nin MHP'si Meclis'te olacak ama Atatürk ve Milli Devlet diyen Vatan Partisi orada olmayacak. 

Hayır böyle bir kompozisyon adeta işgal kuvvetlerinin Meclisi olacaktır. 

Hiç abartısız Vatan Partisi hareketi günümüzün Kuvayı Milliye dalgasıdır. 

Kim bu dalgaya karşı durursa ayrılıkçılarla ümmetçilerin safında demektir. 

CİNDORUK NEREDESİN? 

Hüsamettin Cindoruk'la ilk röportajımı 1986'da Nişantaşı'ndaki evinde yapmıştım ki, aradan geçti 29 yıl. O gün bugün ilişkimin sürdüğü Sayın Cindoruk gerçekten adam gibi adamdır ama asla öngörülü bir politikacı değildir zira mesela aday olmayarak Tansu Çiller'i Başbakanlığa taşımıştır. 

Keza şemsiye partisi teşebbüsü faciaydı. 

Derken son iki tavrı tartışma yaratmıştır. 

Birincisi Ekmeleddin İhsanoğlu'nun ardına takılması, ikincisi ise bu dönem köşeye çekilip sevenlerine bekleyin demesi... Yahu Hüsamettin Bey, Allah uzun ömür versin ama yaşın gelmiş 80'e, daha neyi bekliyorsun? 

Ülke yıkıma doludizgin giderken Vatan Partisi’ne omuz vereceğine fırsat beklemek, senin gibi gerçek bir vatansevere yakışıyor mu? 

TUĞRUL TÜRKEŞ'İN KORAY HAKLILIĞI! 

MHP Kurultayı’nın arifesiydi. 

Tuğrul Türkeş, ülkücü işadamı Sinan Ocak'ı ziyarete gittiğinde şunları söylemişti: 

-"Koray Aydın, Bahçeli'nin rakibi değil, gizli adamıdır. Onu aday yapıp parti içindeki muhaliflerini tasfiye ediyor." 

Tuğrul Bey'in o ifadelerini kurultay öncesinde yazmıştım ki, isteyen arşivime bakabilir. 

Zaman Tuğrul Türkeş'i haklı çıkardı! 

Nasıl mı? Koray Aydın'ın seyri ile... 

Düşünün MHP'de Bahçeli yönetimi Koray Aydın'a oy veren bütün il ve ilçe örgütlerini feshederken Koray Aydın'ın ili Trabzon'a hiç dokunmadı... Dahası Koray Aydın iki dönemdir Trabzon'da liste başı... Cevap ver Koray Bey, bunlar tesadüf mü yoksa görevli misin? 

İKTİDAR KİME NE İFADE EDİYOR? 

- Tayyip Erdoğan: Olmak ya da olmamak. 

- Fethullah Gülen: Tayyip ve Ulusalcılardan intikam! 

- Ahmet Davutoğlu: Yeni Osmanlı hayallerini sürdürmek. 

- Kemal Kılıçdaroğlu: Kurucusu olduğu Sorosçu TESEV'in amaçlarına hizmet etmek. 

- Devlet Bahçeli: Büyük angarya. 

- Selahattin Demirtaş: Kürdistan. 

- Doğu Perinçek: Atatürk'ün kurduğu milli-üniter Cumhuriyeti yaşatmak ve bağımsız bir duruşla barış içinde bütün ülke birlikte yaşamak.