29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Esrar serbest bırakılamaz

Defne Tamar Gürol

Defne Tamar Gürol

Eski Yazar

Geçen hafta yayınlanan “Esrar serbest bırakılabilir mi?” yazısı okurların yoğun etkileşimi ile karşılaştı. Yazının yayınlandığı gün yurt içi ve yurt dışından birçok destek mesajı geldi. Bu destek mesajlarının önemli bir kısmı geçmişte aktif madde bağımlılığı olup bırakmış kişilerden ve onların ailelerinden geldi. Esrarın serbest bırakılmasına en şiddetle karşı çıkan kesimin tedavi olmuş bağımlılar ve onların aileleri olduğu inkâr edilemez bir olgu olarak karşımıza çıktı. Madde kullanımının hangi aşamalardan geçerek bağımlılık düzeyine geldiğini, nasıl yıkıcı bir hastalık olduğunu onlardan daha “gerçek” şekilde bilen, yaşayan başka bir grup olabilir mi? Genç yaşlarında başlayan madde kullanımı daha ağır maddelerle devam etmiş hem kendileri hem de aileleri için son derecede yıkıcı sonuçlar ortaya çıkarmıştı. Esrarın “serbest bırakılması” fikrine dahi tahammülleri yoktu. Esrarın serbest bırakılmasını savunan, “yasak olmazsa cazibesini yitirir” şeklindeki “romantik” fikirlere şiddetle karşı çıktıklarını bir kez daha gözlemlemiş oldum.
KANADA’DAN GELEN MEKTUP
Esrarın serbest bırakılmasına ilişkin en çarpıcı okur mektuplarından biri Kanada’dan geldi. Okurumuz Kanada’da esrarın serbestleşmesinin olumsuz sonuçlarına vurgu yapmış. Acil servislerde esrarla ilişkili vakaların yoğunluğu nedeniyle, diğer acil vakalara bakamamaktan yakınan doktorların, esrar kullanımı sonucu oluşan ölümlerden üzüntü duyan polis şeflerinin radyo ve televizyon programlarını anlatmış.
Buradan akla esrarın öldürücü etkisi var mı diye bir soru gelebilir. Esrarın doğrudan öldürücü bir etkisi yoktur. Ancak Amerika Birleşik Devletleri’nde alkol ve esrar etkisinde oluşan trafik kazalarında ölüm, genç ölümlerinin en üst sıralarında yer almaktadır. Esrar kişinin muhakemesini bozarak, riskli davranışlara yönelmesine yol açabilir. Burada pek çok riskli davranış sayılabilir. Ancak esrar etkisinde araç kullanma, esrarın reaksiyon zamanını uzatma, mesafe algısını bozma, direksiyon başında yine muhakemenin bozulması ile ilişkili olarak riskli hamleler yapılmasına yol açma gibi etkilerle ölümlü kaza olasılığını artırmaktadır.
ESRAR BAĞIMLILIK YAPAR
On beş yaşından beri esrar kullanan 40 yaşında bir okur, kendi deneyiminden yola çıkarak esrarın bir zararının olmadığını, hatta saymakla bitmeyecek “faydalarını” ayrıntılı bir şekilde sıralamış. Esrarın “bağımlılık yapmadığına” vurgu yapmış. Doğrudan bu okurumuza cevap vermek niyetinde değilim. Ancak esrara ilişkin çok ciddi yanlış “fikirler” içeren bu metni, “bilgi” ile düzeltmek zorundayım. Birincisi esrar bağımlılık yapan bir maddedir ve bu bilimsel bir gerçekliktir. Bağımlılık yaptığı biyolojik düzeyde gösterilmiştir. “Bence bağımlılık yapmıyor” cümlesinin hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Çeşitli “fikirleri” geçerli, kanıtlanmış bilgiler gibi sunmak, toplumda “esrar zararsızdır” algısı oluşturmaya çalışmak ile ilişkilidir. Bıkmadan usanmadan ESRAR BAĞIMLILIK YAPAN BİR MADDEDİR bilgisini vermeye devam edeceğimi ilan ediyorum. Esrar bağımlılık yapar, insanı uyuşturur, tembelleştirir, işlev kaybına yol açar, IQ’da 6-8 puanlık düşüşe yol açtığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Toplumu esrar kullanımının serbestleşmesini kabul eder hale getirmek için uygulanan yöntemlerden biri sıklıkla duyduğumuz “sigara esrardan daha zararlı” cümlesidir. Bu cümle neredeyse 7’den 70’e herkesin ağzında, gerekli, gereksiz kullanılır hale gelmiştir. Böyle bir karşılaştırma uygunsuz bir karşılaştırmadır. Sigaranın zararlı olması nasıl tartışılmaz bir gerçeklikse, esrarın zararlı olması da aynı derecede tartışılmaz bir gerçekliktir. Bu üslup pek çok tartışmada kullanılmaktadır. Bir şeyin yanlış olduğunu kanıtlarıyla gösterdiğinizde, bu yanlışı düşünmek yerine, başka bir yanlış gündeme getirilerek ortam bulandırılmaktadır.
Bu konuda daha cevaplanması gereken pek çok soru var. Bu soruları yanıtlamaya devam edeceğim. Kanada’dan yazan okurumuz “burada sizin gibi insanlar popülist politikalar ve medyatik linç kampanyaları ile susturuldu” demiş. Bizim Aydınlık gibi bir gazetemiz olduğu sürece susturulmamızın mümkün olmadığını, esrarın serbestleşmesine karşı kamuoyu oluşturma mücadelesinden vazgeçemeyeceğimizin garantisini verebilirim.

Not: Alkol, madde, kumar ve ekran bağımlılığı ile madde kullanımı hakkındaki her türlü sorunuzu mecburdegilsin@aydinlik.com.tr adresine bekliyoruz.