EURO 2020’de işler neden ters gitti

Sayın Aydınlık okurları ve sayın futbolseverler, Almanya’nın Hamburg şehrinde yaşayan H. Melen, Ankara’dan A. Mutlu ve İzmir’den Y. Barış adlı Aydınlık okurlarımız, e-posta yoluyla bana ulaşarak EURO 2020’deki üç maçımızı da kaybetmemizin nedenlerini sordular. İzin verirseniz, görüşlerimi hem kendileriyle hem de siz sayın okurlarımla bu yazım aracılığıyla paylaşmak istiyorum.

İTALYA MAÇINDAKİ HATALAR…

A Milli Takımımız, Roma’daki mükemmel açılış seremonisi sonrası seyirci avantajını da arkasına alan İtalya karşısında korkak değil ama çekingen bir tavırla sahaya çıktı. Açılış maçı öncesindeki 27 müsabakada da yenilmeyen İtalya Milli Takımı, ilk dakikadan itibaren takımımıza nefes aldırmadı, atakları ile kalemizi ablukaya aldı. Millilerin özellikle ilk 20 dakikadaki düşüncesi ise gol yememek oldu.

İlk yarı fire vermedik ancak ikinci yarının hemen başında şanssız bir pozisyon sonrası topu kendi ağlarımıza yolladık. Merih’in kendi kalesine attığı gol bizim moralimizi bozdu, rakibimize ise daha fazla güç verdi. İtalyanlar ikinci gol için bastırırken biz de karşı ataklarla dengeyi sağlamaya çalıştık ancak durumu 1-1 yapmak isterken defansımızda verdiğimiz boşluklar kalemizde iki gol daha görmemize sebep oldu. Sayın okurlarım, biz İtalya maçında yapmamamız gerekenleri yaparak maçı verdik. Defansımızı on sekiz ile santra arasına yerleştirerek hücuma çıkmayı beceremedik. Defansı sağlama alıp kazanılan ikili mücadelelerden sonra organize paslarla gol aramayı hiç düşünmedik.

GALLER MAÇI: AVA GİDERKEN AVLANDIK

İkinci maç aslında 3 puan çıkarabileceğimiz bir müsabaka olabilirdi. Prensip olarak, İtalya maçında kendi kalemize gol atan oyuncumuz Merih Demiral’ın Galler karşılaşmasına ilk 11’de başlaması gerekirdi. İtalyanlar karşısında gelen mağlubiyetten sonra panik yaparak kadro ve pozisyon değişimine gitmek sarstı milli takımımızı. İtalya maçı kadrosu ile Galler karşısına çıkmamız gerekirdi. Gol aramak için defansif önlemleri gevşettik ve kontra ataktan kalemizde iki gol gördük. Ava giderken avlandık. Bir türlü kontrollü hücum etmeyi öğrenemedik…

YANLIŞ VE KÖTÜ OYNADIK…

Maç kadromuzda bir kez daha değişiklikler yapmamız İsviçre’nin işine gelmiş olmalı ki daha hangi oyuncumuz nerede ne yapacağına hazırlanıyorken 6’ncı dakikada kalemizde ilk golü gördük. Skoru 2-1’e getirdikten sonra canlandık ancak toparlanamadık. İsviçre’nin üçüncü golü EURO 2020 maceramızı bitirdi.

Sayın sporseverler, EURO 2020’deki futbol düzeyi ile kulüplerimizin oynadığı futbol arasında dağlar kadar fark var. Biz bunun bilincinde olmadan sahaya çıkmış gibiydik. Milli maçların hedefinin ne olması gerektiğini hiç düşünmedik. Yanlış oynadık, kötü oynadık, hem teknik direktörü hem de futbolcusu ile iyi değildik…

Turnuvadaki diğer maçlara göz attığımızda, hemen hemen bütün milli takımların ülkesi ve ülkesinin gururu için ne kadar canlı, diri ve kıran kırana oynadığını görüyoruz. Belki de birçok milli futbolcumuzun transfer planları ve hayalleri EURO 2020 maçları ile çakıştı, şanssızlık(!)

Güzel Türkiyemiz ve vatanımızın gururu için nasıl mücadele edilmesi gerektiğini öğrenmemiz lazım.

İlk dersimiz bu olsun, sahaya çıkmadan önce…

Kalın sağlıcakla…