23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Ey halkım ne bekliyorsun?

Metin Tükenmez

Metin Tükenmez

Eski Yazar

A+ A-

Bugün yine yazı günüm ve Aydınlık’ın spor sayfasına bir spor yazısı yazmam gerekiyor, ama nasıl? Kalbimize bombalı saldırı yapılıp birçok vatandaşımızın katledildiği bir günün sonrasında Fenerbahçe’nin liderliği, Avrupa kupasında edindiği avantajı ya da Beşiktaş’ın Mersin İdman Yurdunu nasıl yendiğini, Galatasaray’ın ligde geriye düşüşünü mü yazmalı? Böylesine acı bir günde bunları kim okur? Ben okumam hatta hiçbir spor sayfasına da bakmam! Ancak sabahlara değin zırvalamaktan öte bir şey yapmayan spor adı altındaki futbol izlencelerine tutulmuş bir halkınız varsa bu bombalar daha çok patlar!
Akıtılan bu kanın bir özgürlük savaşı, bir vatan kurma ya da kurtarma girişimi olmadığı, uluslararası güçlerin Türkiye’deki işbirlikçileri aracılığı ile çıkar sağlama çabası olduğu çok açıkken kaynana muhabbetleri, evlendirme ve futbol izlenceleri ile uyutulan halkımız bir türlü bunun ayırtına varamayıp, başını kaldıramıyor.
Tamam, 1950’li yıllardan bu yana uygulanan yanlış ulusal ve uluslararası politikalar bu halkın başına türlü oyunlar oynayıp açlık sınırına getirdiler. Kutsal inançları ile uyuttular. Ancak bu kadar da derin uyunmaz ki ey halkım! Bak, Aziz Nesin ne dedi senin için: “Bir gün bu memleketin yanağına öpücük, başucuna da bir not bırakıp gideceğim; Not’ta şunlar yazılı olacak: Öyle güzel uyuyordun ki uyandırmaya kıyamadım!”.
Aziz Nesin seni uyandırmak için onlarca kitap binlerce makale yazdı, olmadı. Son çare olarak “Türklerin yüzde 60’ı aptaldır” dedi, gene de üzerine alınmayıp kendini yüzde 40’ın içine sokmaya çalıştın. Yüzde 60’ı aptal olan bir toplumda geriye kalan akıllılar nasıl akla dayalı bir yaşam kurabilirler, hiç düşündün mü?
Hiçbir şey bilmiyorsan içinden çıkan eşsiz evrensel liderin Atatürk’üne bak. “Yurtta barış, cihanda barış” diyerek, en zor koşullarda yoktan bir Cumhuriyet kurdu. Senin bu Cumhuriyet’i korumak ve kollamak için çok daha fazla birikimin var. Daha ne bekliyorsun, bu denli acıya nasıl dayanıyorsun?