Ey iş dünyası korkma!

Reel sektörü izlediğimizde iş dünyasının iktidardan ve kamu gücünden tir tir titrediğine üzülerek tanık oluyoruz.

Gazete için söyleşiye veya televizyonda ekonomiyi ve iş yaşamını konuşmak üzere iş dünyasından birilerini davet ettiğimiz zaman ciddi biçimde bir kaygı duyulduğunu görüyoruz. Neden bu mecrada yer almaktan, bu mecraya reklam ve ilan vermekten korkuyorsunuz, diye sorduğumuzda “biliyorsunuz işte, siz çok ulusalcısınız, ayrı bir dünyasınız” şeklinde yanıt veriyorlar. Allah Allah! ulusalcılar uzaydan mı geldi, ne? Aşırı ulusalcılık da ne demek?

İŞÇİ PARTİSİ NE KÖTÜLÜK YAPMIŞ?

Bunun üzerine,Türkiye’nin kumpaslardan kurtulması, haksız yere hapislerde yatan insanların gün ışığı görmesi, Türkiye’nin daha tehlikeli sulara yönelmesinin engellenmesinde, Atatürk’ün uygarlık projesinin ne denli önemli olduğunun tekrar hatırlanmasında İşçi Partisi’nin disiplinli mücadelesi, TGB’nin korkusuzca yaptığı ve bize moral verdiği demokratik eylemleri, Türkiye’de ne olup ne bittiğini en doğru ve gerçekçi olarak aktaran medyanın başında gelen Ulusal Kanal ve Aydınlık gazetesinin büyük katkıları rol oynamadı mı? Sizler bu vatanda iş yapıyorsunuz. Bu vatanda adalet kalmazsa, ülke bölünürse, ekonomisi üretmeden bir refah ekonomisi olursa, milli ekonomi yerine sömürge ekonomisi gelirse bundan siz de zarar görmez misiniz? Sorularını soruyoruz.

Yanıt: Haklısınız. Ama!..

Aması yok arkadaş. Korkuyorsan sebebi var...

Neden iş adamı hükümetten, savcıdan, polisten, hakimden, maliyeciden korkar? Bakın size tek tek sayalım:

KORKMA SEBEPLERİ

Vergi kaçıran maliyeciden korkar.

Ücretleri tam göstermeyen, sigortasız adam çalıştıran, işçinin hakkını tam vermeyen işadamı korkar.

Arsa rantına göz diken müteahhit korkar.

TOKİ ihalesi alan müteahhit hakedişini alamamaktan veya ihalenin iptalinden ya da iş alamamaktan korkar.

Yolsuzluk ve kaçakçılık yapan korkar.

Yurt içinde ve dışında kayıt dışı parası olan korkar.

İşçiyi köle gibi çalıştırıp kamu yararına ait işletmeleri işleten ve sahiplenenler aşırı karlardan mahrum kalacağından korkar.

Yani açığı olan iş adamı hükümetin uygulamalarını net ve keskin biçimde eleştiren mecralarda gözükmekten korkar. Rant peşinde koşan, haksız kazancın tatlı rüyasında olan elbette korkar ve veba gibi vatanseverlerden kaçar.

Çünkü onun Tanrısı para, ülkesi para imparatorluğudur, Türkiye’ye ne ihtiyacı var?

KORKARAK BİR YERE VARILAMAZ

Herkes hükümeti desteklemek zorunda mıdır? Türkiye’de 10 kişiden 6’sı hükümeti desteklememektedir. Adil olmayan seçim sistemi nedeniyle iktidara gelen AKP sanki ezici bir çoğunluğu temsil ediyormuş gibi davranmasına göz mü yumacağız? Üstelik vatanımızın geleceği konusunda ciddi tehlikeler varsa veya bizler böyle kaygılar taşıyorsak bunu açıkça ifade etmeyecek miyiz?

İş dünyası da vatanı için kaygı duymaktan öte korkulacak bir tarafı olmayan bizlere yakınlık göstermesi, korkmaması, gelecekte onları da bizim gibi düşünenlerin koruyacağını bilmesinde yarar var. Çünkü vefa nedir; biz de var. İhanet nedir; biz bilmeyiz. Önce vatan deriz. Milli ekonomi, tüm yurttaşların mutluluğu, huzuru, tam bağımsızlığı,onurlu millet olmayı, başı dik liderler tarafından yönetilmeyi, yoksulluğun kader olmaktan çıkarıldığı bir ülkeyi hayal ederiz. Bunun mücadelesini veriririz. O halde bu korku niye?

EY İŞ DÜNYASI!

Ulusalcıdan, tam bağımsızlık, üretim-milli ekonomi, onurlu millet diyenlerden korkma. Atatürk’ün uygarlık projesinden sakın ha hiç korkma...

Vatanın bölünmesinden, bizi biz olmaktan çıkarmak isteyen yabancıdan, bağımsızlığımızı kaybetmekten, onurumuzu kaybetmekten kork...

Not: Yazımızda “biz” derken hangi tarafta olursa olsun aynı ortak paydada buluşan insanları kastediyoruz.