25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

F tipi deliğe böyle süpürülecek!

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-


Adalet Bakanlığında önemli bir bürokrat.

Kendisini üniversite dönemimden tanıyorum.
Dün öğle yemeğinde bana şunları söylüyor:
-”Sabahattin Bey, Adalet Bakanlığında hakim irade artık Cemaat değil, hukuk olacak... Son HSYK seçimlerinde kazanan isimler ise sunulduğu gibi AKP’li değil, milliyetçilik hassasiyeti olan kanun adamlarıdır.”
Devam ediyor Adalet Bakanlığının bürokratı:
-”Birkaç aydır MİT ile geceli gündüzlü çalışıyoruz. Yargıda bulunan bütün cemaat mensuplarını belirledik. Muhtemelen önümüzdeki MGK’da bu konu Milli Siyaset Belgesine girecek ve hemen akabinde harekete geçilip yargıda bulunan cemaat mensupları önce ihraç edilip akabinde örgüt üyeliği soruşturmaları başlatılacak. Bu konuda devletin tamamında tam bir mutabakat var. Cemaat örgütünün yargıdaki varlığı emin olun Türkiye’nin geleceği adına PKK’dan bile tehlikelidir.”
Bu beyanları işitince oh çekip muhatabıma, dilerim temennide kalmaz dedim.
İDAM CEZASI GERİ GELMELİ!
İdam cezası geri gelmeli.
Vatana ihanetten pek çok alçaklığa kadar idam cezası olmalıdır.
Ama çağdaş ülkelerde idam yok demeyin var ve ABD bunun en somut örneğidir. Ne yani ABD faşist de Türkiye mi demokrat!
Hikayeyi geçin, Türkiye aslında idam cezasını AB için değil, Apo’yu ipten kurtarma adına kaldırdı ki Bahçeli bile bu tezgaha figüran oldu.
Bakın idam cezası olsa kravatlı PKK’lılar yani HDP bu tür şımarıklıklar yapamaz!
Bir Belediye Başkanının askere “Senin devletin” demesi ya da TBMM’deki bir partinin isyan çağrısı vatana ihanettir zira sen bu devletten maaş ve ödenek alıyorsun. Dolayısı ile yasada bunun bir müeyyidesi olması gerekiyor.
FETHULLAH BENİ NE İLE SUÇLADI?
Önceki gün yine mutat olarak Ankara Adliyesinde ifade verdim. Hangi gerekçeyle mi?
Fethullah Gülen’in şikayeti üzerine!
Gülen’in avukatının verdiği dilekçede şöyle bir ifade var:
-”Sabahattin Önkibar’ın Aydınlık Gazetesinde yazdığı yazıda Sayın Fethullah Gülen’in yargı ve Emniyet’te müritleri olduğu iddiası var. Bu müvekkilime hakaret ve iftiradır çünkü böyle bir şey söz konusu değildir.”
Evet ben o iddiayı yazarak meğer Fethullah Efendi hazretlerine iftira atmışım zira Hocaefendinin Yargı ve poliste zinhar müridi yokmuş! İki gün önce yapılan HSYK seçimlerindeki rakebet yalan imiş!
Ülkenin Cumhurbaşkanı ile Başbakanı paralel devlet ve haşhaşi diyerek meğer iftira atıyorlarmış!
Keza Adalet eski Bakanı Mehmet Ali Şahin’in Yargıtay’da bir dosyanın onayı için Pensilvanya’dan haber beklendi demesi uydurma imiş!
Aynı şekilde bu aralar halen devam eden polisteki paralel soruşturma hakikat değilmiş!
Diyeceksiniz ki o şikayetten bir şey çıkmaz!
Emin olun F Tipi bir yargıca düşersek çıkar ki, önümüzdeki günlerde ayrıntılarını vereceğim Ankara Adliyesinde bunun iki örneğini yaşadım ve hapse mahkûm edildim. Son seçim sonuçları da gösterdi ki yargıda binlerce haşhaşi var.
Buradan hareketle ben de Sayın Doğu Perinçek’e katılıyor ve son HSYK seçim sonuçlarını hayırlı buluyorum zira bu haşhaşilerin temizlenmesi adına uzaylılarla bile işbirliği yaparım.
TAYYİP’İN BAŞARISI KORKU SALMASIDIR!
Korku en büyük rüşvettir...
Bu ifadeyi bir işadamından işitmiştim.
Bugünün tarihini yazacak olanlara bir dipnot bilgisi vereyim.
Tayyip Erdoğan’ın başarısında dış dinamiklerin desteği, inanç istismarı, seçmenin satın alınması ve kifayetsiz muhalefet gibi pek çok şey var lâkin en önemli olgu korkutmasıdır. Evet Erdoğan korku salarak hükümrandır.
Günümüzün Türkiye realitesi insanların sevgiye değil korkuya boyun eğdiğidir.
Ve milletçe utanılacak bir başka özelliğimiz Tayyip ile ortaya çıktı:
Türkiye bugün korkaklar ülkesidir ve tek bir adama esir düşmüştür...
FUTBOLDAKİ ÇÖKÜŞ KİMİN ESERİ?
Sakın Fatih Terim’i suçlamayın!
Futbolda yaşadığımız çöküş onun eseri değil.
On pozisyona girip birini gole çeviremezsen Terim ne yapsın?
Fatih Hoca futbolumuzdaki genel çöküşün kurbanıdır zira ligimizin kalitesi ortada. AKP iktidarı ile beraber bütün alanlarda olduğu gibi futbolumuz da siyasileştirilip kirletildi ve dibe vurdu.
Peki ne mi yapılmalı?
Avrupa Şampiyonası artık hayal. Yapılması gereken derhal radikal adımlardır ki bunun olmazsa olmazı bütün takımlara futbol okulu zorunluluğunun getirilmesi ve altyapıdan birkaç oyuncuyu oynatma mecburiyetinin konmasıdır.
Evet Terim bundan böyle antrenör değil gerçekten Türkiye’nin futbol direktörü olmalıdır.