23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FETÖ, dekontla kimi tehdit ediyor?

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-

Dün bir mektup aldım.
İstanbul’dan gönderilen mektubu yazan Yusuf Bahadır.
Özetle şöyle diyor:
“Sabahattin Bey, Ulusal Kanal’da, “Tuncay Özkan kendini hapse atan FETÖ’yü bir kere olsun niye eleştirmiyor” diye sordunuz... Bunun cevabı bende var... Ben kısa bir süre öncesine kadar İpek Grubunun finans departmanında çalıştım ve müşahhas bilgilerim var... Mesela Tuncay Özkan’ın Kanaltürk’ü İpek Grubuna hangi şartlarda sattığını yakından biliyorum. Aynı şekilde ödemelerin nerede ve nasıl yapıldığını biliyorum... Söyleyeceğim şu; Tuncay Özkan sizin gibi cemaati yerden yere vuramaz çünkü cemaatin elinde, Tuncay Özkan’a Kanaltürk’ün satışı için yurt dışında yapılan büyük ödemelerin dekontları var. Sayın Özkan cemaate savaş açarsa cemaat o dekontları servis eder.”
Mektup bu... Ben hiç yorum yapmayacağım... Birileri Tuncay Özkan’a pekala iftira atıyor da olabilir... Tuncay bu iddiaya cevap verirse sütunumu kendisine tahsis edeceğim.

Onlar gitmezse bunlar olur!
Kılıçdaroğlu ile Bahçeli partilerinin tepesinde var olmaya devam ederlerse AKP asla gitmez ve bunlar olur:
- Anayasa ve rejim değişir.
- Başkanlık sistemine geçilir.
- Kurulacak diktatörlük yasal güvenceye alınır.
- 2023’te rövanş alınır.
- Milli eğitimde kız ve erkek sınıfları ayrılıp yeni bir sisteme geçilir.
- İran’daki gibi türban devlette zorunlu olur.
- Arap harflerine geri dönülür.

Çarşı’ya karşı stad ve şampiyonluk!
Çarşı Grubu Beşiktaş’ın Kuvayı milliye ruhudur.
İşte o ruh Beşiktaş yönetimi tarafından stad ve şampiyonluğa takas edilmiştir.
Başka bir ifade ile siyasi iktidar Çarşı’dan bu iki rüşvetle kurtuluyor.
Öyle olmasa Beşiktaş camiası siyasi şovlara malzeme yapılmaz ve başkanı iktidar zirvelerine “Siz olmasaydınız, bu stad olmazdı” demezdi.
Diyeceksiniz ki stad tamam da şampiyonluk ne demek?
Bu yıl şampiyonluk aslında Beşiktaş’ın gerçekten hakkı lâkin önceki akşam oynanan Bursa maçında hakem Barış Şimşek’in verdiği penaltı adeta böyle bir kararın verildiğini teyidi gibidir.

İktidar futboldan niye korkuyor?
Tayyip Erdoğan’ın “Gezi olayı PKK’dan tehlikeli” ifadesinin yorumu şudur:
İktidarının devamı bağlamında sokaktan ödü kopuyor zira Mısır örneği ortada.
Bunun için olsa gerek kalabalıklar denetim altına alınıyor.
Mesela maç seyretmeye gidenler için passolig diye bir şey uyduruldu.
Amaç onbinlerce seyirciyi bununla denetleyip ortak protestolarına set olmak.
Polisiye tedbirin yanısıra futbol kulüpleri tıpkı bedava kömür alan halk misali nemalandırılıyor.
Bu şekilde stadyum ya da futbol arenalarında oluşacak muhtemel tepkiler önleniyor.