17 Nisan 2024 Çarşamba
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FETÖ’yle beraber SOROS da soruşturulsun!

Ufuk Söylemez

Ufuk Söylemez

Eski Yazar

A+ A-

Cemaat görünümlü, ABD bağlantılı, gayrı milli FETÖ’nün halk düşmanı kanlı darbe teşebbüsü bertaraf edilerek bozguna uğratıldı. Geniş toplum kesimleri, bu cemaat maskeli, ABD maşası, karanlık ve tehlikeli örgütün ardındaki “üst akıl” olarak adlandırılan ABD’nin niyet ve politikalarını çok daha iyi gördü ve anladı.
Şimdi FETÖ ile olan mücadele, aksatılmadan-gecikilmeden ve kararlı bir biçimde sürdürülürken, ABD’nin “laik-liberal-özgürlükçü-demokrat” maskeli etki ajanı unsurlarının faaliyetleri ve organizasyonları da göz ardı edilmemeli ve topyekün bir mücadele konsepti hayata geçirilmelidir.
Türkiye, -Ukrayna, Gürcistan gibi ülkeleri karıştıran sözde renkli devrimlerin arkasındaki isim olan- G. Soros isimli, uluslararası para tacirinin Türkiye’deki faaliyetlerine Soros’un ABD ve CIA-NED ile olan resmi ve gayrı resmi ilişkilerini göz önüne alarak artık mercek altına almalı ve milli güvenliğini korumalıdır.
Türkiye’de Soros vakıflarından çeşitli mali yardımlar ve finansman imkânları sağlayarak faaliyet gösteren vakıf-dernek ve sair oluşumlar hakkında geniş bir soruşturma başlatılmalıdır.
Soros’tan para alarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın başlangıcında yer alan milli devlet, laik cumhuriyet, üniter yapı ve cumhuriyetin koruyucularına karşı başta TSK olmak üzere -FETÖ ile eş zamanlı olarak- yoğun ve sistematik bir faaliyet gösteren Soros’cu kişi ve kuruluşların faaliyetleri mutlaka denetlenmelidir.
Bir manada da “sivil casusluk” faaliyeti olarak da adlandırılan “etki ajanlığı” Türkiye’de serbest ve pervasızca at koşturmamalıdır.
Hiçbir ciddi devlet, kendi kurucu değerlerine, felsefesine ve milli birliğine yönelik, faaliyet ve oluşumlara “sivil ve demokratik” görünümlü de olsalar izin ve fırsat vermez.
Hiçbir demokrasi kendi ayağına ateş ederek bu tür faaliyetlere göz yumamaz.
ABD’nin nasıl çifte standartlı ve güvenilmez bir “sözde” müttefik olduğu ve nasıl kirli ve entrikalı ilişkileri olduğu yakın geçmişte WikiLeaks sayesinde ortaya çıkmıştı.
PYD’ye açık destek veren ve FETÖ ile inkâr edilemez aleni bağlantısı bugün deşifre olan ABD’nin “müttefiklik ya da stratejik ortaklık” tanımlarıyla hiçbir şekilde bağdaşmayan, tutum-politika ve faaliyetleri hoş görülemez ve böylece sürdürülmesine göz yumulamaz.
Bu tarihi bir fırsattır. İktidar, MGK, TSK, C. Başsavcılığı ve tüm anayasal kurumlar, Soros’çu faaliyetleri de detaylarıyla soruşturmakla mükelleftirler.
Aksi, “etki ajanlığının” fiilen ve hukuken serbest olması anlamına gelir ki bunun hesabını kimse veremez.
Eğer yasalarda bu konuda bir boşluk var ise, derhal gereken yasal düzenlemeler de yapılmalıdır.
Soros fonları ile kaynağı ve sahibi meçhul sermaye hareketlerinin, ekonomik güvenliğimizi tehdit eder ve rehin alır hale gelmesine seyirci kalınmamalıdır.
Soros fonlarından beslenen kişi ve kuruluşlar hakkında geniş ve ayrıntılı bir soruşturma derhal başlatılmalı, sonucundan da kamuoyu gecikmeksizin haberdar edilmelidir.