İstanbul'u sarsan 6.2'lik deprem AFAD'ı da harekete geçirdi.
'Türkiye Deprem Tehlike Haritası' çok sayda uzman ve yer bilimcinin katksıyla hazırlandı.
Uzmanlar, Türkiye'de deprem bölgesi kavramının ortadan kalktığını ve her an her yerde şiddetli depremler meydana gelebileceğini kaydetti.
AFAD’ın verdiği bilgiye göre, Türkiye Deprem Tehlike Haritası’na göre ülkede toplam 485 diri fay segmenti bulunuyor.
Haritada açık sarıdan koyu kırmızıya uzanan renk skalası, bir bölgedeki depremin zeminde yaratabileceği en büyük yer ivmesi değerlerini yansıtıyor. Bu ivme değeri, basitçe ifade etmek gerekirse, bir depremin yeryüzünde oluşturabileceği sarsıntının şiddetini gösteriyor.
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, haritanın güncellenebilir bir yapıda olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Türkiye Deprem Tehlike Haritası 2019’da yürürlüğe girdi. Haritanın temelini, MTA tarafından hazırlanan Türkiye Diri Fay Haritası oluşturuyor.
Ayrıca tarihsel ve aletsel dönem deprem katalogları da dikkate alındı. Deprem verileri arttıkça bu harita da güncelleniyor.”
'DEPREM BÖLGESİ KAVRAMI ARTIK YOK'
Deprem Dairesi Başkanı Aykut Akgün, Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nın bir “risk haritası” değil, bir yerin deprem tehlikesini bilimsel parametrelerle gösteren bir harita olduğunu vurguladı.
Akgün, 1996-2019 arasında kullanılan eski haritada yerler 1’den 5’e kadar sınıflandırılan deprem bölgelerine ayrılırken, yeni haritada bu yaklaşımın terk edildiğini söyledi.
Yeni sistemde, her nokta için en büyük yer ivmesi değeri verilerek çok daha hassas ve detaylı bir analiz sunuluyor.
DEPREM HARİTASINA E-DEVLET'TEN ERİŞİLEBİLİYOR
Deprem Mühendisliği Grup Başkanı Teoman Selçuk Köksal, vatandaşların Türkiye Deprem Tehlike Haritasına e-Devlet üzerinden, https://tdth.afad.gov.tr/ adresi aracılığıyla ulaşabileceğini aktardı. Ancak Köksal, haritada yerel zemin koşullarının hesaba katılmadığını, dolayısıyla ivme değerlerinin bu etkilerden bağımsız olduğunu belirtti.
İnşaat mühendisi Zehra Özçelik ise haritanın renklendirme sistemiyle ilgili bilgi vererek, sarıdan kırmızıya doğru değişen tonların, ivme değerinin düşükten yükseğe doğru arttığını gösterdiğini ifade etti.