Antalya'da 62 yaşındaki emekli Necdet Tilif, eşi tarafından hakkında alınan uzaklaştırma kararı nedeniyle 4 aydır hurdaya dönmüş aracında yaşam mücadelesi veriyor. Döşemealtı ilçesi Çıplaklı Mahallesi'nde aracında kalan Tilif, komşularının yardımıyla ayakta durmaya çalışıyor. Geçirdiği trafik kazası sonucu aracı kullanılamaz hale gelince geçim kaynağını da kaybetti.
Tilif, 4 yıl önce sosyal medyada tanıştığı Z.T. ile evlendikten sonra eşinin baskısıyla evini onun üzerine devrettiğini, ardından aldatıldığını iddia etti.
10 Ağustos 2024’te yaşanan tartışma sonrası uzaklaştırma kararı alındığını belirten Tilif, bu süreçte hiçbir yasal koruma görmediğini savunuyor. Eşinin KADES uygulamasını suistimal ettiğini iddia eden Tilif, sürekli yeni uzaklaştırma kararlarıyla mağdur edildiğini ileri sürdü.
Ayrıca, eşi tarafından Cumhuriyet Savcılığı’na şikayet edildiğini ve kendisine iftira atıldığını iddia eden Tilif, el yazısı analizi için adli inceleme talep etti.
Son olarak, komşularının destek olmaya çalıştığını ancak sokakta yaşamanın zorlaştığını dile getirdi. Eşi Z.T. ise konu hakkında açıklama yapmak istemedi.
'HAYATIMI ZEHİR ETTİ'
İşte Tilif'in yürek burkan açıklamaları:
Eşimle, sosyal medya üzerinden Facebook'tan tanışarak evlenmiştim. Dört yıldır evliyiz. Evliliğin 10. günde evin satışını kendisine vermemi istedi. Tartıştık, daha önce böyle bir konu gündemimizde yoktu. Sözlü tartıştık, ben yattım. Uçakla Ankara'ya gidiyor. Orada mizansen yapıyor, darp izleri yapıyor kendine.
Darp raporu alarak şikayetçi oluyor, 3 ay kasten yaralamadan ceza aldırdı bana. Sicilim temiz olduğu için cezam ötelendi. Oradan da hiç kimse sormuyor ki olay nerede oldu? Ankara'da ne işi var? Darp raporu alıyorsun. Şiddetin her türlüsüne karşıyım, hümanist, duygusal bir insanım. Ama 4 yıldır eşim hayatımı zehir etti.
'BENİ KORUYACAK YASA YOK MU?'
Bahçeyaka'daki evimi borçlarım nedeniyle satıp, TOKİ evlerinden 1+1 daire aldım. "Tapuyu bana yap, tapuyu bana yap" diye tutturdu. Ben de ortak mülkiyet, yani müşterek tapu yaptım. Dedim ki bu müşterek tapuda taraflardan birinin onayı olmadan asla satılamaz. Bu da onu tatmin etmedi. Bir ay sonra tekrar evden kaçtı. "Evin tamamını vermezsen gelmem" dedi.
Yaş kemale ermiş, yuvayı kurtarabilir miyim diye evin tamamını verdim. Ödül olarak da kendi cep telefonunun fotoğraflar bölümünün çöp kutusundan iki yıldır beni aldattığı adamı yakaladım. Adamla çok samimi fotoğraflarını yakaladım. 10 Ağustos 2024 tarihinden itibaren sokaklardayım. Beni koruyacak bir yasa yok mu bu ülkede?
'MİZANSEN YAPTI'
Bir ay önce evi kızının üzerine devrettiğini öğrendim. Beni aldattığı şahısla fotoğraflarını yakaladıktan sonra kabusum başladı. Sürekli KADES'e basarak, koruma yasasından yararlanıyor. Cilt hastalığı var kendisinin dokunsan morarıyor. Kendini morartıyor, hemen bir darp raporu alıyor. Yasalar hep ondan yana. Benim yağmur, kar, fırtına üzerimden geçiyor. Ben hayatımın en rezil günlerini yaşıyorum. Ağustos'ta 40 gün sokakta kaldım. Eve gitmiyorum. Koruma yasasını 3 kez ihlal ettiğinde 3 ay caydırma hapsi var. Bu da onu delirtiyor. Sokakta da rahat vermiyor bana. Geçtiğimiz Perşembe günü gerçekleşen ilginç bir olayı anlatayım, üç buçuğa kadar arabamın yanındaydım. Dört buçuğa kadar da burada bir fırın var. Oradaydım. Bu saat dörtte kapıma geldi demiş. Nihayet bir yanlış hata yaptı. Tanıklarım var. Artık umarım rüzgar benden yanar eser. Dörtte benim kapısına gidip zorladığımı, kendisini öldüreceğimi söylüyor. Polisler geldi, üç buçuğa kadar buradaydım, komşular şahidim dedim. Dört buçuk, beşe kadar da fırındaydım dedim. Gittiler oradan, çocukların ifadelerini aldılar. Çocuklar benim ifademi doğruladı. O zaman bu resmen suistimal ediyor yasayı dediler. Nihayet Ağustostan beri ilk kez benim hakkımı teslim ettiler. Uzaklaştırma vermediler. Bir de şöyle bir şey yapıyor. Uzaklaştırma süresinin bitmesine yakın yeniden bir mizansen yapıyor, yeniden şikayet ediyor, yeniden uzatma kararı alıyor
'GECELERİ ÇÖPLERİ DOLAŞIYORUM'
Bu arabayla geceleri çöpleri dolaşıyor, kutu topluyor, giysi satıyordum. Günde 200-300 lira kazanıyordum. Şimdi arabam yok, işim yok
KOMŞUSU KONUŞTU: ÇOK ÜŞÜYOR
Tilif'in yaşadığı dram, komşularının da yüreğini sızlattı. Selahattin Aksu adlı komşusu, "Hocamı bir hafta on gündür tanıyorum. Arabasına dikkat ettik. Sonra yardım etmeye başladık. Arka binada oturuyorum. Binamızdaki komşularımızın tamamı amcaya yardım ediyor. Çayında, yemeğinde, şekerinde, battaniyesinde hep yardım ettik. Elimizden geldiği kadar yardım edeceğiz. Buradan da kurtulmasını istiyoruz. Havalar çok soğuk. Kendi çabamızla burada akşam saatlerinde teneke yakıyoruz.
Ben yukarıdan görüyorum. Çok üşüyor. Ben de geliyorum, onunla beraber oturuyorum. Ben de ısınıyorum.
Onunla beraber aynı şeyi çekeyim diyorum. Ateş yakıyoruz burada, oturuyoruz. Bir zararı yok kimseye. Bir an evvel de buradan kurtulmasını isteriz" şeklinde konuştu.
SOSYAL MEDYADAN EVLİLİK YAYGINLAŞIYOR MU?
Özellikle gündüz kuşağı televizyon programlarında boşanma aşamasına gelen çiftlerin çoğunluğunun sosyal medya uygulamaları aracılığıyla tanışması yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Sosyal medya yoluyla tanışıp evlenen çiftlerin sağlıklı bir birliktelik sürdürememelerinin sebebi noktasında psikolog ve avukatların görüşleri önemli. Nitekim sosyal medyadan tanışan çiftler mutlaka bir uzmandan destek alarak gelecekte yaşanacak daha derin problemlerin önüne geçebilir.