Yüksek Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Halk TV’de yaptığı açıklamada, 7,2 büyüklüğünde bir depremin meydana gelmesi için 6 milyar gigatonluk bir enerjinin birikmesi gerektiğini belirterek, bu enerjinin henüz birikmediği söyledi.
Ercan, yaşanan 6,2 büyüklüğündeki depremin büyük depremin öncüsü olabileceğini dile getirerek “Önümüzdeki günlerde 5.2’ye varan artçılar olabilir. Bu depremler korkutucu olabilir ama yapılar için yıkıcı değildir” dedi.
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise, İstanbul açıklarındaki Kumburgaz Fayı’na dikkat çekerek, “Marmara’da beklenen büyük deprem bu değil. Küçük depremler bu fayda stresi artırıyor ve kırılmayı tetikliyor. Asıl deprem 7’nin üzerinde olacak” değerlendirmesinde bulundu.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise, depremin hasara yol açabilecek bir büyüklükte olduğunu belirterek, özellikle kırsal kesimlerde etkisinin hissedilebileceğine dikkat çekti. Ersoy, “Bu büyüklükteki bir deprem bile zarar verebilir. Daha büyüğüne karşı hazırlıklı olmakta fayda var” uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Celal Şengör ise net bir değerlendirme yapmaktan kaçınarak, “6,2’lik bir depremin ardından artçılar olması doğaldır. Ancak bu depremin daha büyüğünün öncüsü olup olmadığını zaman gösterecek. 10 dakika sonra da olabilir, 10 yıl sonra da” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise diğer uzmanlardan ayrışarak, Marmara’daki depremlerin sona erdiğini öne sürdü. Daha önce 6,0-6,5 büyüklüğünde depremler öngördüğünü hatırlatan Üşümezsoy, “Başka deprem riski yok, Marmara’da depremler bitti” dedi.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir depremin ardından tsunami riski bulunmadığını söyledi. Fayın tamamının değil bir kısmının kırıldığını belirten Sözbilir, “Ucuz kurtulduk. Artçıların olması kötü değil, enerjinin boşalmasını sağlar” değerlendirmesinde bulundu.