16 Nisan 2024 Salı
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Gölge muktedir ve İsrail-Suudi evliliği

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Michael Rubens Bloomberg 36,5 milyar dolar serveti ile dünyanın en zenginleri sıralamasında şimdilik 13. sırada. ABD’nin ahtapot kuruluşlarından biri olan Bloomberg Medya’nın kurucusu ve sahibidir. Ayrıca dünya ölçeğinde etkili olan The Global Financial Data şirketine haizdir. Rusya’dan ABD’ye göç eden Yahudi bir ailenin çocuğudur. Kendisini, paraya ehemmiyet vermeyen, liberal ve ilerici “Reformist Yahudi(!)” olarak tanımlıyor. “Herkes istediğini özgürce yapabilir, ben de size istediğimi özgürce yaparım” deyimine uygun yaşıyor. Eşcinsel evlilikleri destekliyor. İçeride “özgürlükçü” ve “ilerici” olduğunu söyleyen Bloomberg, Irak işgali için yoğun lobi çalışmaları yürüttü. İsrail ve güvenliği hususu her daim olmazsa olmazlarından oldu. 1 Ocak 2002-31 Aralık 2013 tarihleri arasında New York Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Bush oğlu Bush’un, ilahi emir üzerine başlattığı, yeni ABD Siyonist yıldızı seferlerine uygun pozisyon aldı.  

Bloomberg ailesi, Rockefeller, Elison, Adison, Soros gibi milyarlarca dolar servetleri ile dünyanın en muktedirleri arasında yer alan global Siyonist sermaye temsilcilerinin sahnedeki gölge hükümet rolünü icra eden kuruluş ABD merkezli Dış İlişkiler Meclisi’dir (CFR). 4 Haziran 2015’te Dış İlişkiler Meclisi’nin özel bir misafiri vardı; Emekli Suudi General Enver Macit Aşki. Bu şahıs sıradan biri değil. Suudi Genel İstihbarat eski başkanı, Bush oğlu Bush’un aile dostu ve uzun yıllar Suudi hanedanlığın ABD Büyükelçisi görevini yürüten Bandar Bin Sultan’ın istihbarat müsteşarı idi. Bandar, Sultan Bin Abdülaziz’in sarayında hizmetçi olarak çalıştırdığı Yemenli bir cariye ile yaşadığı ilişkiden doğdu. Suudi familyası içinde hep “cariyenin oğlu” olarak horlandı. Amcası Kral onu bu ortamdan uzaklaştırmak için genç yaşta İngiltere’ye göndermiştir. Kendisini ispatlamak, Suudi hanedanlığı içinde etkin ve nüfuzlu olmak ve her daim gündemde kalmak için muktedirlerin gölgesinde yaşamayı onlarla işbirliği yapmayı temel edinmiştir.  

2012’de Genel İstihbarat Başkanlığı göre-vine Suriye ve İran’a karşı başlatılacak operasyon ve psikolojik harp savaşı için özel olarak atandı. Ürdün üzerinden Suriye içinde yapılacak operasyonlardan bizzat sorumlu oldu. Bu görevi Suriyeli terör gruplarıyla koordine etmesi için üvey kardeşi ve yardımcısı Salman Bin Sultan’ı görevlendirdi. Rusya’ya Suriye ve İran’a verdiği desteği kesmesi için milyarlarca dolar rüşvet teklifinde bulundu. Suriye’deki kirli savaşı koordine etmek için İsrail İstihbaratı ve ordu komutanlarıyla görüşmeler yaptığını gururla itiraf etti. Cüretkârlığın bu kadarını rahmetli Kral Abdullah bile kaldıramazdı. En nihayet Müslümanların Kâbe’si ve iki kutsal kentin hamisi sıfatını taşıyan Kralın, Müslümanların en azılı düşmanı olarak telakki edilen Siyonist İsrail ile bu denli açık bir işbirliği içinde olması zarar verebilirdi.  

Kral Abdullah’ın kendisinden ve Suriye-İran politikalarından rahatsız olduğunu öğrenen Bandar’ın Krala karşı bir darbe hazırlığı yaptığı iddia edildi ve 2014’te görevinden alındı. Uzun bir zaman piyasada görülmedi. Hasta olduğu ve hatta Kral tarafından hapishaneye konulduğu haberleri dolaştı. Kral görevini ifa edecek takatten düşünce zuhur etti. Kısa bir müddet sonra Kral Abdullah öldü. Yerine Yemen savaşını başlatan, Suriye ve İran’a karşı krizi tırmandıran, Türkiye, Ürdün ve İsrail ile ABD içindeki itirazlara rağmen, bölgesel savaşın ateşini yükselten ve bu sebeple hanedanlık içinde bile istifalara sebep olan, Y-Kral Salman ve şahin grubu iktidar oldu.  

Bu yeni iktidar Bandar ve grubunun tekrar nüfuz sahibi olmalarını ve bölgesel savaş tamtamlarının daha gür çalmalarının önünü açacaktır. Suudili İstihbarat Generali Enver’in İsrail Dış İşleri Bakanlığı Genel Müdürü Dora Gold ile Washington’da bir araya gelmeleri Suudi yeni saltanat sahiplerinin İsrail ile gizli ve yarı-açık sürdürdüğü flörtün Suriye ve İran konusunda resmi bir evliliğe dönüştüğüne işarettir. Bugünkü seçimin galibi “Her Şey Vatan İçin” diyenler olmazsa, yarın hem Türkiye hem de bölge için sıcaklık artmaya devam edecek. Yarından itibaren, Türkiye’nin, “yetmez ama evet” liboşları, fotoşop solcuları ama özellikle dini-dar münafık süslümanların efendisi “Her Şey İsrail İçin” diyen Bloomberg ve gölge hükümet CFR’ı yakın takibe alın.