Bilim insanları araştırdı: 2040 yılında dünyanın sonu geliyor olabilir!
1972 yılında Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (MIT) yer alan bilim insanları, korkutucu bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırma, 2040 yılında dünyanın yok olacağını tespit etti. Peki bu iddia gerçekleşecek mi?
Çisem Arslan
Editor
1970'lerde Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki (MIT) bilim insanları, dünyanın sonunun ne zaman geleceğini belirlemek için bir yöntem geliştirdi. Çalışmaya göre, dünyanın sonu 17 yıl içinde gerçekleşecek.
ARAŞTIRMA 1972 YILINDA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Yapay zekanın (AI) her geçen gün daha da gelişmesiyle, bilim insanları teknolojiyi insanların ve Dünya gezegeninin geleceği hakkında daha fazla şey anlamak için kullanıyor.
Ancak daha 1972 yılında Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki (MIT) bir grup bilim insanı, nüfus, doğal kaynaklar ve enerji kullanımına ilişkin çeşitli veri modellerini değerlendiren bilgisayar modellemesi kullandı. Araştırmalarını gerçekleştirdikten sonra, çalışma Roma Kulübü tarafından yayınlandı ve insan toplumunun nihai çöküşüne neden olacak şeyin yaklaşmakta olan 'büyümenin sınırları' olduğu vurgulandı.
PEKİ DÜNYANIN SONU NE ZAMAN GELECEK?
Bu araştırma sayesinde ekip, dünyanın sonunun ve toplumun çöküşünün 21. yüzyılın ortalarına doğru, tahmini olarak 2040 yılında gerçekleşeceğini tespit etti. Buna göre, bilim insanlarının araştırması 17 yıl içinde dünyanın yok olacağını öngörüyor.
'HALA BİR SEÇENEĞİMİZ VAR'
Guardian'ın haberine göre, o dönemde rapor çok ciddiye alınmadı ve alay konusu oldu. Ancak, 2009 yılında farklı bir araştırmacı ekibi de benzer sonuçlar veren benzer bir çalışma yaptı. Buna ek olarak, 2021 yılında Hollandalı sürdürülebilirlik araştırmacısı Gaya Herrington da çalışmada yapılan tahminleri doğruladı. Ancak Harrington, diğer bilim insanlarına kıyasla, duruma daha iyimser bakıyor. The Guardian'a "Çalışmanın en önemli bulgusu, çöküşle sonuçlanmayacak bir senaryoya uyum sağlamak için hala bir seçeneğimiz olduğudur." diyen Harrington, sözlerini şöyle bitirdi:
"İş dünyasındaki yenilikler, hükümetler ve sivil toplumdaki yeni gelişmelerle birlikte, modeli güncellemeye devam etmek, daha sürdürülebilir bir dünya yaratmak için sahip olduğumuz zorluklara ve fırsatlara başka bir bakış açısı sağlıyor."
