29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 21°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Çin Sosyalizminin adalet atağı

Adnan Akfırat

Adnan Akfırat

Gazete Yazarı

İnsanlık, adalet arayışıyla uygarlaştı. Doğada ve toplumda eşitsizliğin mutlak anlamda ortadan kaldırılması mümkün değil. Toplumsal düzenler, adaleti kurumlaştırabildikleri oranda insanlığın geliştirilmesine hizmet ediyor.

Sosyalist sistemin kapitalizmden birinci üstünlüğü de çoğunluğun hakkını toplumsal yasalar temelinde koruyarak adaletli olmasında. Çünkü sosyalist sistemde kamunun, yani halka ait olanın yasal üstünlüğü var.

SOSYALİZMİN İLK AŞAMASINDAYIZ

Sosyalizmin inşasının bir çırpıda olmayacağını, yüz yılları kapsayacağını Çin devriminin büyük önderi Mao Zedung’tan öğrendik. Sosyalizmin inşasının tarihi bir asrı ancak geçti. Sosyalist sistemde hukukun üstünlüğünün sağlanması başından beri canlı bir mücadele konusu. “Devrimin kanunu, bütün kanunlardan üstündür” ilkesi, aşırılıkların oluşmasına imkan veren bir zorunluluk. Sovyetler Birliği’nde sosyalizmin çözülüp, zıddına dönüşmesi, çok öğretici bir tecrübe.

Kamunun çıkarları öncelikli olurken, bireylerin hukukunun korunmasında ise belirleyici olan, bütün devlet kurumlarının hukukun üstünlüğüne göre hareket etmesinin sağlanması.

İşte bugün, Çin Halk Cumhuriyeti’nde Xi Jinping önderliğinde bu zorlu mücadele yürütülüyor.

Hukukun üstünlüğü konusunda, Magna Carta’dan başlayan bir literatür var. Ancak, 2004’te BM Genel Sekreteri Kofi Annan’nın Güvenlik Konseyi’ne sunduğu raporda “Hukukun üstünlüğü” şöyle tanımlandı:

"Hukuk önünde eşitlik, hukuka karşı hesap verebilirlik, hukukun uygulanmasında adalet, kuvvetler ayrılığı, karar alma süreçlerine katılım, hukuki kesinlik ve keyfilikten kaçınma, hukuk usulünde ve yargılamada şeffaflık." (1)

ÇİN’İN TECRÜBESİ

ÇHC'nin 1982 Anayasası’na, "hiçbir kuruluş veya birey, Anayasa ve hukukun üstünde olma ayrıcalığına sahip olamaz," ilkesi konuldu. (2) 1997'de ÇKP On Beşinci Genel Kurultayı’nda Çin’in “temel stratejisinin” “ülkeyi hukuka göre yönetmek ve onu sosyalist bir hukuk devleti ülkesi yapmak” olduğunu açıkladı. (3) Ve Xi Jinping, 2013’te Parti Genel Sekreterliğine seçilmesinden bu yana hukukun üstünlüğünü, “Çin’e özgü sosyalizmin yeni çağının” merkezi haline getirdi.

2014'te On sekizinci ÇKP Merkez Komitesinin Dördüncü Genel Oturumu bu açıdan tarihe geçti. ÇKP Merkez Komitesi genel oturumunun tek gündem maddesi hukukun üstünlüğü olarak belirlendiği ilk oturumdu. Genel hedef şöyle belirlendi. "Çin’e özgü sosyalizmde hukukun üstünlüğüne" hizmet eden bir sistem oluşturmak ve "sosyalist hukukun üstünlüğü" altında bir ülke inşa etmektir. (4)

BU HAFTA PEKİN’DE

Xi, bu haftanın başında 16 -17 Kasım'da Pekin'de “Yasaya Dayalı Yönetim Çalışmaları için Merkezi Konferansı’nı topladı ve belirleyici bir konuşma yaptı. (5)

Toplantıda, hukukun üstünlüğüne dair Marksist teorileri Çin bağlamına uyarlamadaki başarı vurgulandı ve Çin'de hukuka dayalı yönetişim için temel kılavuz belirlendi.

Toplantıya Çin Başbakanı Li Keqiang başkanlık etti. Siyasi Büro Daimi Komitesi’nin bütün üyeleri katıldı

ÇKP 18. Genel Kurultayı’ndan bu yana yasaya dayalı yönetişimin geliştirilmesindeki büyük başarılara dikkat çeken Xi, mevcut ve gelecekteki çalışmalar için gereklilikleri sıraladı.

TEMEL GÜVENCE ÇKP’NİN ÖNDERLİĞİ

Xi, Parti liderliğinin, Çin'deki yönetimin yasaya dayalı olmasını sağlamanın temel güvencesi olduğunu söyleyerek ve Parti çizgisinin, ilkelerinin ve politikalarının etkili bir şekilde uygulanmasını güvencesinin de hukukun üstünlüğünün kurumlaşması olduğunu belirtti. Parti liderliğini de yasaya dayalı yönetim için ÇKP’nin öncülüğünü korumaya ve geliştirmeye çağırdı.

Xi, Anayasa'da yer alan Parti’nin öncülüğünü, halkın demokratik diktatörlüğünü ve halkın meclislerle doğrudan yönetim sistemini şaşmadan sürdürme çağrısında bulundu.

HALKÇILIĞIN BİR GEREĞİ

Xi, hukukun üstünlüğünün, halkı merkeze alan siyasal yaklaşımın tamamlayıcısı olduğunu vurguladı. Xi, yasaya dayalı yönetimi teşvik etmenin temel amacının halkın haklarını ve çıkarlarını korumak olduğunu belirtti. İnsanların mutlu yaşamının hukukun üstünlüğü tarafından güvenceye alınması gerektiğini söyledi.

Ekonomik ve sosyal kalkınmanın önündeki büyük engellerle başa çıkarken hukuka dayalı bir yaklaşım benimsemenin şart olduğunun altını çizdi. Xi, Hukukun üstünlüğünün, Parti’nin sınıfsız topluma ulaşması ve ülkenin kalkınması davası için uzun vadeli kurumsal güvenceler sağladığına dikkat çekti.

Xi, Çin’in kalkınması için ana konular olarak belirlenen, ulusal güvenliği geliştirme, bilimsel ve teknolojik yenilikçilikte sıçrama, halk sağlığını koruma, biyo-güvenliği geliştirme ve ekolojik uygarlığı inşa etmede yani kilit alanlarda yasaları aktif olarak ilerletme çağrısında bulundu.

Xİ: ADALETİ HALKA GÖSTERİN

Sağlam kanun yapma, kanunları tavizsiz uygulama, adalet yönetiminin tarafsızlığını artırma ve kanunlara herkesin uymasını sağlamak için yapılan çalışmaları aktaran Xi, başarı için halkın her yargılamada adaletin yerine getirildiğini görmesini sağlamak için çaba gösterilmesini istedi. Xi, yasal çalışmalar için hem dürüstlük hem de beceriye sahip yüksek nitelikli profesyonellerden oluşan bir ekibin teşvik edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

ADİL DÜNYA DÜZENİ İÇİN

Xi Jinping’in 24 Ağustos 2018’de söylediği şu sözler, hukukun üstünlüğünü benimsemenin dünya çapında etki açısından da gerekli olduğunu saptıyor: “Yabancı güçlere karşı mücadelede, yasalarla silahlanmalı, hukukun üstünlüğünün en üst noktasını işgal etmeli, sabotajcılara ve bozgunculara hayır demeliyiz. Uluslararası düzen kritik bir değişim dönemindedir. Uluslararası kuralların oluşturulmasına aktif olarak katılmalı ve uluslararası yönetişimin değişen sürecinde katılımcı, destekleyici ve lider olarak hareket etmeliyiz.”

HUKUK İÇİN SINIF MÜCADELESİ

Xi Jinping’in hukukun üstünlüğü için bu kadar yoğun mesai vermesinin önemli nedenlerinden biri de, bu uygulamaya direnen bir kesimin hem Parti hem de devlet içinde mevcut olması.

Şanghay’da yatırımcı olarak bulunan siyaset bilimci Eric Li’nin değerlendirmesi dikkat çekici: “Sosyalist bir ülke olarak Çin, hâlâ ne emlak vergisi ne de miras vergisi olmayan dünyadaki tek büyük ekonomidir. Siyasi liderlik herkese genel refah getirerek, ‘Xi Jinping’in yeni çağı’nı inşa etmeye çalışırken, parti içindeki elitlerden, ticari güçlerden ve üst gelir tabakalarından kesinlikle sert bir direniş olacaktır. Hukukun üstünlüğü kavramı ve yorumunun önümüzdeki büyük tartışmalarda ana tema olmasını bekleyebiliriz.” (6)

ÇİN’İN UYGULAMALARI

Çin Adalet Bakanlığı, hukuka dayalı hükümet inşası sisteminin iyileştirilmesiyle, idari gücün daha güçlü kısıtlamalar ile denetim altına alındığını ve hükümet çalışmalarının daha açık ve şeffaf hale getirdiğini söyledi. (7)

Aralık 2015'te, Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi ve Devlet Konseyi, "Yasaya Dayalı Bir Hükümet İnşa Etmenin Ana Hatlarının Uygulanması" adlı bir belge yayınladı. Belge, bilimsel işlevlere, yasaların tavizsiz uygulanmasını ve yasal hak ve sorumluluklarına sahip çıkan, şeffaf, verimli, dürüst bir hükümet oluşturmayı 2020 sonuna kadar tamamlamayı hedefliyor.

Devlet Konseyi, önemli idari kararların kalitesini ve etkinliğini artırmak için geçen yıl Nisan ayında bir yönetmelik yayınladı. Kamu hizmetleri, piyasa denetimi, sosyal yönetim ve çevrenin korunması gibi sektörler için önemli idari kararlar için yasal prosedürlere halkın katılımını, uzman değerlendirmesini, risk değerlendirmesini, yasallık incelemelerini ve toplu tartışmayı dahil etmeyi amaçlamaktadır.

Bakanlık, kamuoyunun hükümetten bilgi edinmesini gelen tepkiler ve önerilerle kurumlaştırdığını ve çalışmaların denetlemesinin iyileştirildiğini açıkladı.

Her düzeydeki hükümetler, idari kolluk kuvvetlerinin standartlaştırılmasını geliştirmiş, “neme lazımcılığı” ve keyfiliği önlemek ve düzeltmek için kolluk kuvvetlerinin denetimini güçlendirmiştir.

Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı bir istatistik, Çin’de hukukun üstünlüğünün benimsenmesinin sonuçlarını çarpıcı olarak ortaya koyuyor: “ Son beş yılda, trafik cezalarına ilişkin şikayetleri incelemek üzere oluşturulmuş birimler, ülke çapında 921.000 şikayeti kabul etti. Vakaların yaklaşık yüzde 70'i ya arabuluculuk sonrasında ya da organların idari hataları düzeltmesiyle sulha bağlandı.”

HAFİF VE ŞEFFAF YÖNETİM

Yeni bir girişim kurmak veya gayrimenkul kaydı yapmak için gereken işlem süresi yarıdan fazla azaldı ve merkezi ve eyalet hükümetleri tarafından talep edilen 1000'den fazla idari ücret türü iptal edildi, azaltıldı veya muafiyet kapsamına alındı.

2018'de Şangay, Huangpu ilçesinde halka tüm hükümet meselelerinin çözülebileceği tek bir platform sunmak için bir pilot program kurdu. Platform artık 187 sektörü kapsıyor ve kullanıcıların kurumsal kayıttan onay sonrasına kadar tüm süreci çevrimiçi geçmesine izin veriyor. Kişiler, bu çevrimiçi sistemi hükümet işlerinin yaklaşık yüzde 93'ünü tamamlamak için kullanabiliyor.

Bakanlık, Çin'deki piyasa varlıklarının sayısının 110 milyonu aştığını ve reformun pazarın canlılığını ve yaratıcılığını büyük ölçüde teşvik ettiğini söyledi.

SONUÇ: TOPLUMSAL GELİŞMENİN MOTORU ADALET

Adalet’in insanlığın gelişmesindeki yeri, işlevi ancak hukukun üstünlüğü kuralıyla sağlanabiliyor. O nedenle adaletin, uygarlığın kuruluşundaki rolünün kesinliğinde bütün bilgeler birleşmiştir., Sistemlerde süreç içinde ortaya çıkan geri oluşumların hukuk yerine geçmesiyle toplumsal gelişmenin önü kesiliyor, kesilmek istiyor. Sovyetler’de yaşanan bu yakıcı gerçekten dersler çıkaran Çin, önlem almakta geç kalmıyor. Başkan Xi’nin “hukukun üstünlüğü” çıkışı, içeride adaleti sağlama alırken, bu erdemli adımın Kuşak ve Yol’da da olumlu yansımaları olacaktır.

İnsanlığın hukukun üstünlüğü özlemini de yükselen Asya hayata geçiriyor. Asya’nın yükselişi, adaleti de yükseltmektedir.

1.https://www.un.org/en/ga/search/view_doc.asp?symbol=S/2004/616

2. Constitution of the People’s Republic of China (Adopted on December 4, 1982, by the Fifth National People’s Congress of the People’s Republic of China at its Fifth Session) (Beijing: Foreign Languages Press, 1983).

3. Jiang Zemin, “Report at the 15th National Congress of the Communist Party of China,” September 12, 1997.

4. Communiqué of the Fourth Plenary Session of the 18th Central Committee of the Communist Party of China, October 23, 2014.

5.http://en.qstheory.cn/2020-11/18/c_564430.htm

6.https://americanaffairsjournal.org/2019/08/china-and-the-rule-of-law/

7.http://en.qstheory.cn/2020-11/16/c_563709.htm