Fedailik nişanı göğsünün aynasındadır*

Nizamettin daha önce parti profesyoneli olarak çalışırdı, ceketi sırtındaydı. Siyasi çalışma içinde kendini geliştirdi ve adeta insan ilişkileri uzmanı oldu. Bu uzmanlık onu Kaynak Yayınları’yla buluşturan en önemli özelliklerden biridir.

2006 yılında Kaynak Yayınları’nda göreve başladı. Altı yıl birlikte görev yaptık. Göreve başladığında ilk dikkatimi çeken şey, onun oldukça kalabalık telefon rehberi ve kartvizit klasörü olmuştur. Mal, mülk, para, yerine insan biriktirmiştir.

Nizamettin, zamanla Kaynak Yayınları’nın kitaplarını satarak ustalaşmış, “Atatürk'ün Bütün Eserleri” satışıyla da ustaların ustası olmuştur. Yeri doldurulması zor kadrolardan biridir.

Parti'ye bağlılığı, devrime olan inancı onu her gün görevlere hazır tutmuştur. Büyük bir zevk ve enerjiyle işine sarılmıştır.

İŞLERİN ALTINA YÜKSÜNMEDEN GİRERDİ

Elinde çantasıyla dolaşarak Kaynak Yayınları’nın kitaplarını satar, akşam Parti'ye ve Ulusal Kanal'a koşar, yapılacak bir iş var mı diye sorardı. Varsa bir iş yüksünmez altına girerdi. Binada nöbetçi yoksa sabaha kadar nöbet tutar, ertesi gün sabah yine yayınevine işinin başına gelirdi. Bildiri ve afiş işlerine koşarak giderdi.

Kaynak Yayınları’nın kitaplarını satmak için gittiği vilayetlerde örnek ilişkiler kurar, yerel basına açıklamalarda bulunur ve yerel TV'lere çıkarak Kaynak Yayınları’nı ve kitaplarını tanıtan programlara konuk olurdu. Özgüvenli bir arkadaşımızdı. Dönüşte gelir, önce hesabını verir, TV programları ve yerel basına yaptığı açıklamaların gazete küpürlerini teslim ederdi. Bir eleştirimiz varsa kendisine söylenmesini isterdi.

Nizamettin başarılarından dolayı kibirlenmez, işten kaçmazdı. Onu yük taşırken, sırtına koli yüklenerek kamyon boşaltırken görmek sıradan işler olurdu. Kitap deposunda yapılacak iş varsa gider yardım eder; depodan gelen kitapların el arabasıyla taşınması işini üstlenirdi.

ZOR GÜNLERİN ADAMI

Nizamettin zor günlerin adamıydı. İşçi Partisi (Vatan Partisi), Ulusal Kanal ve Aydınlık'ta ne zaman bir sıkıntılı durum olsa, elinde bayrağı ve sıkılı yumruğuyla namerdin karşısına dikilirdi.

Kitap fuarları onun için bir şenlikti. Fuarlarda kitap tanıtımı ve satışı konusunda Mesut Barış ve Fethi Kişioğlu'yla aralarında tatlı bir rekabetleri olurdu. Hep onları gözlerdi. Onlardan birisi, kitap okuruna yüklü miktarda kitap sattıysa yerinde duramaz, ne yapar eder karşılığını verir, alıcıya önerdiği ve kabul ettirdiği kitapları üst üste dizerek adeta gösteri yapardı. Hep devrimci bir yarış içerisindeydi.

Vatan Partisi'nin yetiştirdiği örnek kadrolardan biriydi. Zamansız ve talihsiz bir kaza sonucu 5 Mayıs 2012 tarihinde aramızdan ayrıldı. Yaşamı ve mücadelesi Parti eğitimlerinde ders konusudur.

Nizamettin Şen, fedai geleneğimizin sıra neferlerinden biriydi. Fedakâr emekçi tavrını, çocuk kalbini ve o güzel gülüşünü hiç unutamayacağız.

Özlemle ve sevgiyle anıyorum can kardeşimi.

* Başlık değerli şairimiz Hüseyin Haydar'ın “Nizamettin Ağıdı” adlı şiirinden alınmıştır.