Gübretaş işçisi üretime devam etmek istiyor: Masadan kaçmak Türk tarımını baltalamaktır

Kocaeli’de 76 yıllık geçmişe sahip Gübretaş fabrikasında yaklaşık üç aydır süren grev hem üretimi hem de tarımı olumsuz etkiliyor. Petrol-İş Sendikası, işçilerin yüzde 95’lik zam talebine karşı işverenin yüzde 33’te ısrar etmesi üzerine üretimin durduğunu açıkladı. Sendika temsilcileri, “Bizim derdimiz fabrikayı kapatmak, Türk tarımına zarar vermek değil, üretimi sürdürmek.” derken, Vatan Partisi de işverenin toplu sözleşme masasından kaçmasının Türk tarımını baltaladığını söyledi. Petrol-İş Sendikası, Temel Conta ve TPI iş yerlerinde de önemli grevlerin sürdüğünü bildirdi.

‘BİR AN ÖNCE SÖZLEŞME MASASI KURULMALI’

Petrol-iş Genel Başkanı Süleyman Akyüz şu ifadeleri kullandı:

“Grev hiçbir zaman amaç değil, araçtır. Savaş halindeki ülkelerin bile enflasyonu bu seviyede değilken burada yanlış giden bir şey olduğu açık. Yaşam şartlarının ne kadar zorlaştığını hepimiz yaşıyoruz. Eskiden bir kişi 4-5 kişilik aileye bakabiliyorken, bugün ailede herkes çalışıyor ama yine de geçinemiyoruz. Hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon birbirini tutmuyor. Pandemiden, savaşlardan ve büyük depremden etkilendik ama buna rağmen birçok şeyin doğru yönetilmediği ortada.

“Yaklaşık 240 arkadaşımız var. ‘Gübretaş vatandır, vatan satılmaz’ sloganımız boşuna değil. Türkiye’deki gübre fabrikalarının yarısından fazlası bize bağlı. Gübretaş işçileri bu kurumu Türkiye’nin en büyük işletmelerinden biri haline getirdi. Daha da büyümesi gereken bir işletmenin bu kadar uzun süre durması, işçilerin göz ardı edilmesi, ne yiyip içtiklerinin bile sorulmaması sosyal devlet anlayışına aykırıdır. En çok ihtiyaç duyulan dönemde dışarıdan ithalat yapanlar kazanıyor. Biz ise tamamı kayıt altında, örgütlü ve emeğiyle geçinen işçileriz.

“Enflasyon yüzde 44 iken bize yüzde 33 zam önerildi. Bakanlıkla temaslar kuruldu ama yalnızca bir kez masa toplandı. Dalga geçer gibi yüzde 33 teklif edildi. Oysa 21 aydır aynı ücretle çalışıyoruz. Dünyanın neresinde böyle bir şey var? Bu sektörün piyasası ortadayken bir an önce masa tekrar kurulmalı. Arkadaşlarımızın greve kadar birikmiş hakları ve alacakları var. 40 yıla yakındır bu işlerin içindeyim. Özelleştirmelere karşı hep mücadele ettik. Cumhuriyet tarihindeki yatırımların büyük bölümü 1980’lerden sonra özelleştirmelerle eridi. Henüz Gübretaş için böyle bir durum yok ama olursa yine ezilen halkımız ve çiftçimiz olur. Çünkü Gübretaş, devlet ağırlığı sayesinde piyasayı dengeleyen bir kurum. Kamu bu yüzden önemli. Son zamanlarda sergilenen bu vurdumduymaz tutumun nereye götüreceği endişe verici.”

‘3 İŞ YERİNDE ÖNEMLİ GREVLERİMİZ VAR’

“145 gündür TPI’de 2 bin 300 çalışanımızla grevdeyiz. Türkiye’de örgütlenmek zor; yetki alana kadar dava açılırsa yıllar sürüyor. TPI uluslararası bir Amerikan şirketi. Belirli rakamlara gelindi, işçiler ‘greve devam’ dedi. Bakanlık ve müdürlükler düzeyinde görüşmeler yapıyoruz. Şirket Amerika’da iflas veriyor, burayla ilgilenmeyeceğini söylüyor. Dubai’de XTC adıyla paravan bir firma kuruldu, ortakları Türk. Böylece hiçbir ödeme sorumluluğu olmayan paravan bir yapı oluşturuldu. Haftaya Bakanlık ve Genel Müdürlük düzeyinde görüşmelerimiz olacak, Enerji Bakanı’yla görüşmeye çalışıyoruz. Grev sürerken işçiler kıdem haklarını alamıyor. Grev bitince işsizlik sigortasına başvuracaklar ama haklarını verecek bir kurum yok. Bu yüzden hukuksal, siyasal, sosyal boyutuyla mücadele ediyoruz. Hükümete sesleniyoruz: Türkiye’de paravan şirketlerle işçilerin haklarını gasp eden anlayışın önüne geçilmeli.

“Temel Conta’da ise 299 gündür grev sürüyor. Dünyada bu kadar uzun grev neredeyse yok. Biz sendika olarak bütün imkânlarımızı seferber ettik. Mahkemelerin tamamını kazandık, yetkimiz kesinleşti. Tam toplu sözleşmeye oturduk, işveren masaya gelmedi. Süre dolunca greve çıktık. Defalarca görüşme talebimiz oldu ama reddedildi. Üretim yapılmıyor, makineler kaçırılmaya çalışılıyor. Üstelik daha hiçbir ücret teklifimiz olmadı. İşverenin tek amacı sendikayı istememek. Orası kadın yoğunluklu, bu da aynı zamanda bir kadın mücadelesi. Bugün 3 işyerimizde grev sürüyor.”

‘AMACIMIZ GREV DEĞİL, ÜRETMEK’

Petrol-İş Kocaeli şube Başkanı Nesimi Yetişoğlu şöyle konuştu:

“İşverenin katı bir tutumuyla yüzde 30 teklifinden sonra masa yürümedi. Bizim de yüzde 95’lik bir teklifimiz vardı. Gübretaş işçisi emeğinin karşılığını istemişti. ‘Yüzde 30’un üstüne çıkamayız.’ denilince greve çıkmak zorunda kaldık. Biz her söylemimizde ‘Gelin bu sözleşmeyi masada bitirelim, Gübretaş’ta bacalar tütsün, üretim yapmaya devam edelim’ dedik. Buna rağmen tekliflerini sadece yüzde 33’e çıkardılar. Zaten 30-35 bin olan maaşlarımız 40 bine çıkartılmış oluyor. Buradan hem Tarım Kredi Genel Müdürlüğü’ne hem de Gübretaş Genel Müdürlüğü’ne sesleniyorum; Kocaeli pahalı bir memleket. Türkiye tarımının, çiftçisinin geleceğine yön veren Gübretaş’ta bu maaşlarda çalışmak zor. Bizim derdimiz grev yapalım, fabrikamızı durduralım değil. Biz bu fabrikayı çalıştırıp Türkiye’nin tarımını, çiftçisini geleceğe taşımak istiyoruz.

“Pandemide bile 24 saat çalışarak katkı sunduk. Bugün en çok ihtiyaç olunan bir zamanda, Türkiye’de yaklaşık 3 milyon ton dışarıdan gübre ithal ediliyorken bizim bu üç ayda üreteceğimiz 250 bin ton idi. 6,2 milyar TL’lik bir kayıp var. Gübretaş işçisi de zorda. ‘Gübretaş vatandır’ sloganımız, Türkiye’nin tarımını, çiftçisini geleceğe taşımak demek. Eğer gübre yoksa gıda yok, üzerimize giydiğimiz elbise yok, Türkiye yok. Vatanı için çalışan Gübretaş işçisi gülsün, Gübretaş gülsün, Türkiye gülsün.”