İdlib’de Türk ve Suriye Kızılayı’ndan ortak yardım eli! Suriye Kızılayı Tartus’a gidecek
Türk Kızılayı ve Suriye Kızılayı, İdlib’de ihtiyaç sahiplerine destek oldu. Suriye Kızılay Genel Sekreteri Ramadan, artık Suriye’nin tüm bölgelerine ulaşabildiklerini belirterek yakın zamanda Tartus’a gideceklerini söyledi.

Suriye’nin İdlib kentinde, Türk Kızılayı ve Suriye Kızılayı işbirliğiyle insani yardım faaliyetleri yürütüldü. Bu kapsamda Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz ve Suriye Kızılay Genel Sekreteri Raya Ramadan’ın katılımıyla Al Şami Engelli Kampı’na ve İdlib Lojistik Merkezi’ne ziyaretler yapıldı. Ziyaretlerin ardından ihtiyaç sahibi Suriyeliler ile iftar yapıldı.
Aydınlık Gazetesi olarak İdlib’den takip ettiğimiz etkinlikler çerçevesinde Suriye Kızılay Genel Sekreteri Raya Ramadan ile röportaj yaptık. Ramadan, Suriye’de yeni bir hükümetin kurulmasının ardından Suriye Kızılay’ın nasıl bir yol izleyeceğine dair sorumuza yanıt vererek, önceliklerinin en temel insani yardım ihtiyaçlarını gidermek ve buna göre adımlar atmak olduğunu ifade etti. Yeni süreçte de ihtiyaç duyulan bölgelere destek vermeye devam edeceklerini belirten Ramadan, “Önceliklerimiz değişmedi. Su, elektrik gibi altyapı hizmetlerinin yeniden inşası ve insani yardımların ulaştırılması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
Türk Kızılayı’nın önceki yıllarda sağladığı yardımları ve halen devam eden desteklerini hatırlatan Ramadan, “Bu süreçte verdikleri büyük destek ve gösterdikleri çabalardan dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı. İki kurumun Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu’na bağlı ulusal dernekler olduğunu belirten Ramadan, ortak işbirliğini güçlendirmek ve sürekli yeni projeler geliştirmek için çalıştıklarını vurguladı.
‘TARTUS’TA DAĞITIM PLANLIYORUZ’
Ramadan sözlerine şöyle devam etti:
“Türk Kızılayı ile ortak projelerimiz kapsamında, bu ziyaretten önce Şam’da çalışmalarımıza başladık ve önemli deneyimler edindik. Başarılı projelerden çıkardığımız dersleri sahaya yansıtarak Halep’te ortak faaliyetler yürüttük, aynı pazarları kullandık. Şam’da çalışmalarımızı sürdürdük ve Humus gibi bazı bölgelerde insani yardımlar ulaştırdık. Şimdi ise bir sonraki aşama olarak Tartus’ta dağıtımlar yapmayı planlıyoruz.
“İhtiyaçlar son derece büyük ve insani yardım faaliyetlerimizi aralıksız sürdürüyoruz. Tüm çabalarımızı koordineli bir şekilde birleştirerek, yardımları ihtiyaç sahiplerine en etkili şekilde ulaştırmamız gerekiyor. Suriye’deki durum hala zorlu ve ciddi boşluklar mevcut. Bu noktada bizim rolümüz, ulusal öncelikler doğrultusunda yerel yönetimleri desteklemek. Genellikle bu önceliklere göre hareket ediyor ve çalışmalarımızı buna göre şekillendiriyoruz. Tüm sektörlerin desteğe ihtiyacı var. Erken toparlanma sürecine geçebilmek için sadece su ve elektrik gibi temel altyapı hizmetleri değil, diğer tüm alanlarda da yeniden yapılanmaya katkı sunmamız gerekiyor. Bazı bölgelerde yeniden inşa çalışmaları büyük önem taşıyor ve bu süreç ciddi bir çaba gerektiriyor.
“Elbette finansman konusunda çeşitli zorluklarla karşılaşıyoruz, ancak bunları aşabilmek ve kaynakları artırmak için ortaklarımızla işbirliğini güçlendiriyoruz. Yeni dönemde, artık tüm bölgelerde faaliyet gösterebilecek duruma geldik. Yerel makamlarla sağladığımız esneklik, işbirliği ve koordinasyon sayesinde daha önce karşılaştığımız engeller ortadan kalktı. Böylece artık tüm bölgelere rahatça ulaşabiliyoruz.”
TÜRK KIZILAY İDLİB’E UMUT SAÇIYOR
Öte yandan Türk Kızılay ekipleri, Suriye’nin İdlib kentinde engelli kamplarına yardım kolisi dağıttı, yetimhanedeki çocuklarla iftar yaptı. Türk Kızılay Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, Al-Şami Engelli Kampı'ndaki çocukları ziyaret ederek oyuncak hediye etti. Kızılay bağışçılarıyla inşa edilen 1288 briket evden oluşan Atasay Köyü’nde yardım dağıtımı sonrası açıklama yapan Yılmaz, 3 yıldır bölgede 4 milyon kişiye destek verdiklerini belirtti. Engelli köyündeki ihtiyaçların düzenli karşılandığını vurgulayan Yılmaz, Suriye Kızılayı ile işbirliğinin güçlendiğini söyledi. “Suriye’nin tekrar ayağa kalkacağına inanıyoruz.” diyen Yılmaz, ekmek fırınını ziyaret edip incelemelerde bulundu. Kızılay’ın 13 yıldır gıda ve psikososyal destek sağladığını belirten Yılmaz, “Bugün iftarımızı çocuklarla açmaktan mutluyuz.” dedi.
DEPREMDE İDLİB’DEKİ MERKEZDEN TÜRKİYE’YE EKMEK GÖNDERİLDİ
İdlib Lojistik Merkezi, 30 tır malzeme kapasitesine sahip bin metre karelik depolama alanına sahip olup, ihtiyaç sahiplerine malzemeler buradan ulaştırılıyor. Merkezdeki yedi yüz metre karelik fırında, günlük 19 bin 285 rapta ekmek üreten Türk Kızılay, Yayladağı Lojistik Merkezi fırınında ise günlük 9 bin 980 rapta üretim yapıyor. Her rapta 8 adet ekmek bulunuyor ve toplamda 800 gramlık bir ağırlığa sahip.
Türk Kızılay Suriye İnsani Yardım Ülke Alan Koordinatörü Fatih Kökcan Ulusal Kanal’a verdiği özel röportajında 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen büyük depremde “buradan Türkiye’ye çok sayıda ekmek yapıp, gönderdiklerini” söyledi.
Merkezde ayrıca büyükbaş ve küçükbaş hayvanların kesildiği ve etlerin paketlendiği bir tesis de yer almakta. İdlib’teki Sevgi Mağazası, savaş ortamından etkilenen ailelerin yaşam koşullarını iyileştirmeyi hedefliyor ve her aileye kişi başı 3 parça kıyafet veriliyor. Günlük maksimum 50 aileye hizmet veren mağaza, ihtiyaç halinde hafta sonları da açık tutuluyor.
İDLİB’DEKİ DURUM: ‘ŞARTLAR DEĞİŞMEDİ’
Suriye Cilvegözü sınır kapısından geçtiğinizde artık Suriye tarafında bir hükûmet sizi karşılıyor. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki Suriye Geçiş Hükûmeti’ne bağlı güvenlik güçleri, gümrük ve sınır kapısı denetimini yapıyor. Şehir de ciddi bir mazot problemi var. Derme çatma inşa edilen istasyonlar uzun namlulu silahlı korumalar ile korunuyor. Kentin genelinde halen endişe ve umutsuzluk hâkim. Özellikle yaptırımların kalkmamış olması yerel halkı huzursuz ediyor. Konuştuğumuz bölge insanları, “Yeni hükûmet geldiğinde insanlar çok umutluydu fakat henüz yeni bir şey olmadı. Bu durum kaygı yaratıyor ve yakın zamanda kent içinde protestolar olabilir. Çünkü insanlar artık sabredemiyor. Önceden eski hükûmet gitsin diye sabrediliyordu. Şimdi yeni bir hükûmet var fakat şartlar değişmedi.”